Gazeteci Ahmet Kanbal’a, paylaştığı bir haber gerekçe gösterilerek ‘örgüt propagandası’ iddiasıyla dava açıldı. İddianamede, paylaşılmayan bir fotoğraf iddiaya gerekçe yapıldı
Mêrdîn’de 6 Ekim’de yapılan ev baskınlarında gözaltına alınan Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Ahmet Kanbal hakkında yürütülen soruşturma tamamlandı. Mardin 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi, “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla hazırlanan bir sayfalık iddianameyi kabul etti. İddianamede, MA’nın X (twitter) hesabında paylaşılan bir haberinin yeniden paylaşılması suçlama konusu yapıldı.
Haber paylaşımı suç sayıldı
MA’nın X hesabından 17 Mart 2023 tarihinde “QSD: Düşen helikopterde 9 savaşçımız hayatını kaybetti” başlığıyla paylaşılan haber, “örgüt propagandası yapmak” iddiasına “delil” olarak gösterildi. Söz konusu gerekçeye dair ise, “Mezopotamya Ajansı, ‘QSD: Düşen helikopterde 9 savaşçımız hayatını kaybetti’ başlıklı içeriğinde üzerlerinde askeri kamuflaj ve askeri hücum yelekleri bulunan Zagros Çekdar kod Mesut Celal Osman, Rojda Afrin kod Dilber İsa, Khalaf Abid kod Yiyad El Gamiş ve kimlikleri tespit edilemeyen başkaca PKK/KCK/YPG silahlı terör örgütü mensubu oldukları değerlendirilen şahısların bulunduğu fotoğraf içerikli haberi paylaştığı” denildi.
Bahsedilen fotoğraf paylaşılmamış
Ancak MA’nın X hesabından “QSD: Düşen helikopterde 9 savaşçımız hayatını kaybetti” başlığıyla paylaşılan haberde, savcının bahsettiği fotoğraf bulunmuyor. Savcılığın “üzerlerinde askeri kamuflaj ve hücum yelekleri bulunan…” iddiasının aksine haberin, Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) bayrağıyla paylaştığı görülüyor.
Emniyet fezlekesinde ise, bahsi geçen paylaşımın ekran fotoğrafına yer verildi. Ekran fotoğrafında da, savcının iddia ettiği gibi “üzerlerinde askeri kamuflaj ve hücum yelekleri bulunan” DSG üyelerinin fotoğrafı bulunmuyor.
Haber yapma sınırlarının aşıldığı iddiası
İddianamede, ayrıca söz konusu paylaşımla “ifade özgürlüğü ve haber yapma sınırlarının aşıldığı” iddia edildi. Devamla, “Örgütün siyasi ve sosyal etkinliğini artırmak ve aktif desteğini sağlamak, sesinin kitlelere duyurulmasını sağlamak, halkın örgüte sempatisini artırmak ve aktif desteğini sağlamak amacı taşıdığı, şüphelinin yapmış olduğu paylaşımın haber özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceği” değerlendirmesine yer verildi.
‘Olmayan delili varmış gibi göstermiş’
İddianameye ilişkin konyuşan gazeteci Kanbal, iddianamenin “içi boş” gerekçelerle hazırlandığını ifade etti. Kanbal, “Paylaşılan haberde, iddianamede bahsedildiği şekilde bir fotoğraf da kullanılmış olabilirdi. Savcılığın da bahsettiği gibi bu bir haberdir ve suçlama konusu yapılamaz. Savcı ve emniyet, belgede sahtecilik yapmış. Olmayan delili varmış gibi göstermiş. Mahkemeyi yanıltmaya dönük bir çaba içerisine girmişler. Mahkeme de bahsi geçen habere bakma gereği dahi duymadan, araştırma yapmadan böyle saçma bir iddianameyi kabul etmiş. Aslında suç işlemiştir. Bu konuda gerekli suç duyurularını yapacağız” dedi.
MÊRDÎN
