Abdullah Zeydan’a ceza verilmesinin ardından binlerce kişi Wan Büyükşehir Belediyesi önünde toplandı. Zeydan, ‘Bu kumpasçılara, gaspçılara ve hırsızlara fırsat vermeyelim’ dedi
Wan Büyükşehir Belediye Eşbaşkanı Abdullah Zeydan’ın Diyarbakır 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın karar duruşmasında 3 yıl 9 ay hapis cezası verilmesinin ardından halk belediye binası önünde toplanmaya başladı. Binlerce yurttaş, belediye binası önünde “Abdullah Zeydan onurumuzdur”, “Neslihan Şedal onurumuzdur” sloganları atıyor. Halkın belediyeye gelişi devam ediyor.
Kitle giderek artarken, belediyenin etrafı da polisler tarafından ablukaya alındı.
‘İrademize sahip çıkacağız’
Neslihan Şedal, burada yaptığı açıklamada, Abdullah Zeydan’a verilen cezanın hukuki olmadığını ve ne olursa olsun halkın yanında olacaklarını söyledi. Neslihan Şedal, “Wan halkı bunu çok iyi bilsin, sonu ne olursa olsun biz kazanacağız mutlaka kazanacağız. Bizler buradan onurlu ve her koşulda iradesine sahip çıkan Wan halkına sesleniyoruz, bugün onurumuza, şerefimize, irademize sahip çıkma günüdür. Bizler bugün kazanımlarımıza sahip çıkıyoruz. Belediyemizin önündeyiz ve burada irademize sahip çıkacağız. Wan halkını bugün belediyemizin önüne bekliyoruz” dedi.
Öte yandan kitle giderek artarken, belediyenin etrafı da polisler tarafından ablukaya alındı.
Zeydan: Halkın iradesine çökmeye çalışıyorlar
Burada konuşan Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Abdullah Zeydan, “Bu halkla baş edemeyenler yargı kumpaslarıyla bu halkın iradesine yeniden çökmeye çalışıyorlar” dedi. 31 Mart seçimlerinden sonra mazbatanın verilmek istenmemesini hatırlatan Abdullah Zeydan, “Türkiye halklarına hukukun ne kadar siyasi iktidarın emrinde olduğuna karar vermeye gerek yok. Adalet yok, hukuk ve anayasa yok. Sadece ve sadece siyasi iktidarın istekleri ve emirlerini yerine getiren yargıyla karşı karşıyayız. Bu davaların kumpas davalar olduğunu, siyasi saiklerle açıldığını AİHM de Türkiye’yi ağır bir şekilde mahkum ederek teyit etmiştir. Bugün ‘teşebbüsten’ verilen bu ceza siyasi saiklerle verilmiştir. Bilirkişi raporları, askeri tanık beyanları bu davaların kumpas olduğunu teyit etmiştir. Yeniden halkın iradesine çökmek için, buna zemin hazırlamak için siyasi iktidarın emriyle bugün yeniden hukuksuz bir ceza verilmiştir” dedi.
Abdullah Zeydan, “Bu kumpasçılara, gaspçılara ve hırsızlara fırsat vermeyelim” çağrısı yaptı.
‘Demokrasinin yanında olun’
8 yıllık kayyım yolsuzluklarını ortaya çıkardıklarına dikkati çeken Abdullah Zeydan, kayyım döneminde yapılmayan çalışmaları 10 ay içerisinde yaptıklarını vurguladı. Abdullah Zeydan, “Avuçlarını ovuşturarak yeniden bu halkın iradesine çökmeye çalışanlara buradan bir kez daha çağrı yapıyoruz; sandıkta 1 milyon 200 bin Wanlının iradesiyle baş edemeyen bu zihniyet, avucunu ovuşturarak halkın iradesine çökmeye çalışıyor. Siz eğer 1 milyon 200 bin kişinin iradesine elimizi kolumuzu sallayarak ‘gasp ederiz’ diye düşünüyorsanız yanılırsınız. Bizler ilk günden beri söyledik, herkesin iradesi onurudur ve haysiyetidir. 1 milyon 200 bin Wanlının iradesini koruyacağız ve sahip çıkacağız. Buradan vicdanlı, adalete ve hukuka inanan bütün Türkiye toplumuna seslenmek istiyoruz. Burada yapılan hukuksuzluk apaçık ortadadır, halkın iradesine, demokrasiye karşı gerçekleşen bu hukuk garabetinin hiçbir hukuki temeli yoktur. Hep söyledik, bizim başımıza gelen hukuksuzluklar, adaletsizlikler ve zülüm yarın sizin başınıza da gelecektir. Onun için herkesin bu adaletsizlikler karşısında demokrasinin ve adaletin yanında olmasını bekliyoruz” diye konuştu.
‘İrademizi korumak boynumuzun borcudur’
Abdullah Zeydan, “Bu antidemokratik uygulamalara karşı kendi irademizi, onurumuzu, haysiyetimizi korumak hepimizin boynunun borcudur. Bu belediye 1 milyon 200 bin Wanlının onurudur, haysiyetidir. Biz bu iradeye sahip çıkacağız ve herkesi de bu iradeye sahip çıkmaya çağırıyoruz” diye bitirdi.
Abdullah Zeydan, “Bu kumpasçılara, gaspçılara ve hırsızlara fırsat vermeyelim” çağrısı yaptı.
Şedal: AKP bitme noktasındadır
Wan Büyükşehir Belediyesi Eşbakanı Neslihan Şedal ise, “AKP iktidarı bugün Kürt halkının kanı üzerinden, Kürt halkının kazanımları üzerinden, Kürt halkının iradesi üzerinden nefes almaya devam etmektedir. Kendini bu kirli politikalar üzerinden yaşatmaya devam etmektedir. Dünyanın hiçbir yerinde ‘barış istiyoruz’ demek suç değildir. Hiçbir ahlakta hiçbir kitapta hiçbir inançta barış istemek suç değildir. ‘Savaş olmasın barış olsun’ demek suç değildir. Ama AKP’nin kitabında, inancında, ahlakında savaş vardır, yolsuzluk vardır, talan ve irade gasp vardır. 3 dönemdir halkların iradesini gasp ederek büyük bir hukuksuzluktan beslenen AKP bitme noktasına gelmiştir” diye konuştu.
‘Ayaktayız ve direniyoruz’
Neslihan Şedal, şöyle devam etti: “Önderlerimiz tecrit altında tutulmaya devam ediyor. Köylerimiz yakıldı, annelerimizin cenazesi haftalarca yerde bekletildi. Sürgünlere gönderildik, her gün katledildik, kentlerimiz yasaklandı. Ama ne oldu; milyonlar bu zulüm karşısında ayaklandı. Kürdistan’ın her yerinde devrim gerçekleştiriliyor, bugün de ayaktayız ve direniyoruz. Kazanımlarımız gün geçtikçe daha da çoğalıyor, moralimizi bozmuyoruz. Kaybedecek olan AKP’dir, nefessiz kalan AKP‘dir. AKP iktidarı, statü sahibi olmaya çok yakın olan Kürt halkına karşı büyük bir nefret politikası yürütmeye devam ediyor. Hala halkın iradesini gasp ediyor, Kürt’ü katlediyor. Hiçbir şey bizim irademizin güçlenmesine engel olamadı. Bugün Kürt halkının iradesini kazanımlarını yeniden gasp etmek istiyorlar ancak ant olsun ki bizler burada asla onlara geçit vermeyeceğiz. Wan halkı, Wanlı gençler ve Wanlı kadınlar bunlara geçit vermeyecektir.”
‘Kayyıma bahane etmesinler’
Öte yandan belediye önüne akın eden yurttaşlar, kayyım atanma durumuna karşı direneceklerini vurguladılar. Yurttaşlardan Timur Sayyiğit, “Türkiye’de 23 yıldır adalet, hukuk yok. Bizler halk olarak üzgünüz. Biz Kürtler her zaman ‘Direnmek yaşamaktır’ diyoruz. Sayın Abdullah Zeydan bu davanın cezasını zaten çekti. Kayyım atamak için bunu bahane etmesinler. Bir taraftan barış eli uzatıyorlar, bir taraftan da Kürtlerin iradesine kayyım atıyorlar. Savaş ve barış aynı anda yürümez. Herkes savaşabilir, ama herkes barışı sağlayamaz. Herkes barışın yükünü kaldıramaz. Bu yaşananlar adalet değil, zülümdür. Wan halkının iradesini gasp etmektir. Bütün Wan halkı iradesine sahip çıkıyor ” ifadelerini kullandı.
Ömer Cintan ise “Bu bir zulmündür ve bu zulmün bir sebebi de Kürtler arasında birliğin olmamasından kaynaklıdır. İsrail’de Filistin halkına yapılanlar bugün burada Türk devleti Kürtlere yapıyor” dedi.
Nevzat Turgut da “Bu zülüm nedendir. Başkanımıza verilen cezayı kabul etmiyoruz. Bu zulmü kabul etmiyoruz ve halkımız bu zulme karşı ayağa kalkmalıdır. Wan halkı direnecektir” diye konuştu.
‘Verilen ceza bir oyundur’
Abbas Aksak isimli yurttaş da, “Belediye eşbaşkanımıza verilen ceza bir oyundur ve bu cezayı kabul etmiyoruz. Wan halkının iradesine yapılan bir gasptır. Wan halkı olarak bu kararı hiçbir zaman kabul etmeyeceğiz. Bu hukuksuzluğa imza atanlar bu karardan geri dönmelidir. Yine başa dönmeyelim. Olası bir irade gaspına karşı Wan halkı daha öncesinde nasıl direndiyse yine direnecektir” diye ifade etti.
‘İrademizin arkasındayız’
Barış Annesi Kewê Işık “Ne olursa olsun Abdullah Zeydan ve Neslihan Şedal irademizdir ve irademizin arkasındayız. Sonuna kadar irademizin arkasındayız. Onlar bu halkın iradesidir ve bu halk ayaktadır. Bu halk iradesini AKP’ye vermez. AKP elini belediyelerimizden çeksin. Bir yandan barış talep ederken bir yandan da halkın iradesini gasp etmeye çalışıyor. Bu yapılanlar dünyanın hiçbir yerinde böyle bir hukuksuzluk yoktur. Bütün Kürt halkı ayaklansın belediyelerini AKP’ye kaptırmasın. Herkes iradesine sahip çıksın. Ellerini belediyelerimizden çekin” diye belirtti.
Kaynak: MA