MATUHAYDER kongresinde konuşan DEM Parti Riha Milletvekili Ömer Öcalan, Abdullah Öcalan’ın başlattığı süreç için daha fazla mücadele edilmesi gerektiğini belirterek, Kürt tarafının adım attığını şimdi sıranın devlette olduğunu belirtti
Marmara Tutuklu ve Hükümlü Aileleriyle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MATUHAYDER), 3’üncü Olağan Kongresini “Demokratik toplumla özgür geleceğe” şiarıyla Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Bağcılar İlçe Örgütü binasında gerçekleştirdi. Kongrenin yapıldığı salona, Kürtçe Türkçe “Demokratik toplumla özgür geleceğe”, “Özgürlüğü özgürlüğümüzdür”, “Hasta tutsaklara özgürlük”, “Özgürlüğe yürüyüş Jin Jiyan Azadi”, “Umut tecrit edilemez” pankartları asıldı. Kongreye çok sayıda siyasi parti, sendika, sivil toplum ve meslek örgütü temsilcisi katılım sağladı. Kongrede öncesinde zılgıtlar ve alkışlar eşliğinde halay çekildi. Kongrede sık sık, “Biji Serok Apo” “Şehit namirin” sloganları atıldı.
Divan seçiminin ardından kongre saygı duruşu ile başladı. Kongrede ilk olarak 1980’li yıllardan günümüze kadar cezaevlerindeki direnişi anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı.
MED TUHAD-FED Eşbaşkanı Kerem Canpolat, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın başlattığı sürece işaret ederek, “Umuyoruz ki önümüzdeki yeni süreçte anneler ağlamayacaktır. Henüz bir isim konulmuş değil. Ama bir isim konulması için önce devletin adım atması lazım. Geçmişten bugüne bazı örnekler aldık. Halkımız onlardan örnek alarak rehavete kapılmayacaktır. Kurumlarımıza sahip çıkmalıyız. Bu kurumlar bu halk için var. Elimizden ne gelirse yapmalıyız. Biz tutsakların yanında durmaya devam edeceğiz. İnanıyoruz ki önümüzdeki günlerde tutsaklar çıkacaktır. Umuyoruz ki önümüzdeki günlerde Sayın Öcalan üzerindeki tecrit kalkacak ve koşulları iyileşecektir” dedi.
DEM Parti Riha Milletvekili Ömer Öcalan ise bu sürecin yeni bir mücadele beklediğini belirterek, Kürtlerin her alanda yeni bir aşamadan geçtiğini, herkesin de buna göre kendini hazırlaması gerektiğini ifade etti.
Sürece dair Türkiye’deki iktidara yakın medyanın haberlerine işaret eden Ömer Öcalan, “Türk basınında herkes istediğini söylüyor. Fakat en büyük romanı bu halk önderi ile İmralı’da yazıyor. İşte biz bu mesaja sahip çıkacağız. Bu sinevizyon güzel, özgür bir yaşam içindi. Bu yıllardır devam eden savaş, yıllardır cezaevlerinde bulunan insanlar eşitlikçi, özgür bir yaşam için bunu yapıyorlar. Önder Apo bir adım attı. Sadece Kürtler için değil, komşu, dost, diğer inançlar, diğer uluslar nasıl beraber yaşar, Önder Apo bunu yapmaya çalışıyor. Bazen heyecanlanacağız, bazen üzüleceğiz. Fakat uzun yıllardır devam eden bu mücadeleye sahip çıkmalıyız. Bilinç olarak kendimizi büyüteceğiz. Mücadele elbette devam edecek. Rojava da bazı ilerlemeler var. Bizim Önder Apo ile kendimizi bilinçlendirip ilerlememiz lazım” dedi.
‘Demokratik Modernite’ye sahip çıkacağız’
Yürütülen psikolojik savaşa karşı örgütlenilmesi gerektiğini ifade eden Ömer Öcalan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Önderlik, ‘Sosyalizm, toplumsallaşmadır’ dedi. Buralarda ne kadar insanımız var ise onlara ulaşmamız lazım. Artık demokratik siyaset açısından önümüze bakmalıyız. Demokratik toplum ve siyaset bu yükü taşıyacaktır. Biz Avrupa, Almanya’ya gidiyoruz herkesi önderi takip ediyor. ‘Çözümü ancak önder sağlar’ diyor. Savaşın bitmesi için onun formülünü bize gösteriyor, diyorlar. Devletin bunu görmesi lazım. Devlet çözüm için hazır mı, Kürtler hazır. Kürtler mazlum bir halktır. Kimseye saldırmamıştır ancak Kürtler asimilasyona uğratılmaya çalışılmıştır. Önder Apo’nun Demokratik Modernite’sine sahip çıkacağız. Devletin tek din, tek ulus, tek dil vurgusu insani bir şey değildir. Kendilerine Müslüman diyorlar ama Kürtlerin dillerini konuşmasına izin vermiyorlardı. Tutsakların infazı tamamlanmış ama onları çağırıp pişman olup olmadıkları soruluyor. Onların iradelerini kırıyorlar. Bu kurum tutsaklarındır. Önder Apo morallidir. Orada dedi ki, ‘Nereye giderseniz halka selamımı söyleyin’. Bu kurum aynı zamanda onun kurumudur. O da 26 yıldır tutuklu. Biz ‘Sağlığın nasıl’ dedik. Cevap vermedi sonra ‘Halkımız soruyor’ dedik. Onun sağlığı iyiydi. Bu arada biz bilinç ve fikir olarak önlemimizi alacağız. Bu projede Önder Apo kararlıdır. Zaten onun partisi de ateşkes ilan etti. Hükümetin bunu görmesi lazım. Hükümetin adım atması lazım. Onlar kardeşlikten bahsediyorlar, adım atsınlar.”
Mücadele vurgusu
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın felsefesini desteklediklerini vurgulayan Barış Annesi Güler Buğday, barış için sonuna kadar mücadele edeceklerini ifade etti. Güler Buğday, “Tüm halkın bu çağrıya destek vermesi lazım. Herksin bu çağrıyı sahiplenmesi lazım. O yüzden herkesi barış için mücadele etmeye çağırıyorum” dedi.
Mevcut MATUHAYDER Eşbaşkanı Dilek Sönmez Demir, “Mücadelemiz sadece burayla sınırlı değil, yaşamın her alanında mücadeleyi büyüteceğiz. Kadınlar olarak eşbaşkanlık sistemiyle her türlü erkek yapıya karşı sesimizi daha da yükselteceğiz. Nerede olursak olalım bu mücadeleyi onurla, kararla ve inatla sürdüreceğiz” diyerek, seçilecek yeni yönetime başarı dileklerinde bulundu.
Yeni yönetim belirlendi
Daha sonra derneğin faaliyet raporu okundu.Yapılan seçimle MATUHAYDER Eşbaşkanlarının Nurten Karagöz ve Mehmet Zeki Kılıç MATUHAYDER’in eşbaşkanı olarak belirlendi.
Kongre “Jin jiyan azadî”, “Bijî berxwedana zindanan” sloganlarıyla sona erdi.
Kaynak: JINNEWS
