Taziye engelleri ve mezarlık tahribatlarının ‘Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne gölge düşürdüğünü kaydeden MEBYA-DER Mersin Şube Eşbaşkanı Bahattin Bektaş, devletin bu politikalardan vazgeçmesi gerektiğini söyledi
Farklı tarihlerde yaşamını yitirdikleri açıklanan HPG ve YJA-Star üyelerinin taziyelerine dönük saldırılar sürüyor. Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne rağmen birçok kentte ailelerin taziye kurması engelleniyor. Şirnex’te (Şırnak) HPG’li Adem Gök için kurulan taziye evi polis baskınıyla engellendi. Cizîr’de (Cizre) HPG’li Ferhat Tünç’ün cenazesinde yürüyen halka polis saldırırken, Mersin’de YJA Star’lı Şirin Işık için kurulmak istenen taziye evi zırhlı araçlarla abluka altına alınarak engellendi.
Taziye engellemelerinin yanında mezarlıklar da tahrip ediliyor. Amed’de mezarlık ziyaretlerinde genel bilgi taraması yapıldı, bazı mezar taşları kırıldı. Mêrdîn’de (Mardin) HPG’li İdris Turan’ın mezar taşı ikinci kez tahrip edilerek betonla kapatıldı. Amed’in Licê (Lice) ilçesinde Azize Önkol ve Rojhat Önkol kardeşlerin mezar taşları jandarma baskısıyla kaldırtıldı.
‘Taziyelerimizi kurmakta ısrarcıyız’
Yaşananları değerlendiren Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (MEBYA-DER) Mersin Şube Eşbaşkanı Bahattin Bektaş, bu politikanın birlikte yaşam iradesini zedelediğini söyledi.
Bu uygulamaların ailelerin acısını ikiye katladığını belirten Bahattin Bektaş, şunları kaydetti:
“Yas hakkını engellemek toplum vicdanında ciddi sorunlara neden oluyor. Bir aile evladını veriyor, candan bir parçasını yitiriyor ve bu acıyı yaşamasına izin verilmiyorsa bu antidemokratik bir uygulamadır. Vicdan sahibi, ahlak sahibi olan hiçbir toplumda yeri olmayan bir yaklaşımdır. Biz bunları kurum olarak kabul edebileceğimiz yaklaşımlar olarak görmüyoruz, reddediyoruz. Taziyelerimizi kurmakta ısrarcıyız, kuracağız ve kabul etmeyeceğiz. Vicdan sahibiyim diyen herkesin ölüye saygı çerçevesinde bu ailelerimizin yanında yer alması gerekmektedir.”
‘Toplum vicdanını yaralıyor’
Söz konusu uygulamaların uzun yıllara yayılan bir devlet politikası olduğunun altını çizen Bahattin Bektaş, bu politikalardan sonuç alınamadığının altını çizdi.
Taziyeleri engellemek hiçbir dinde bulunmadığını belirten Bahattin Bektaş, şunları söyledi:
“Tarihlere bakalım, dünya tarihine bakalım, hiçbir yerde, hiçbir tarihte taziyeler engellenmemiştir. Bunun için bu yaklaşım acı vericidir ve toplum açısından vicdanı yaralayan bir durumdur. Bu antidemokratik bir yaklaşımdır, hiçbir toplumun kabul edebileceği bir şey değildir. İnsanların acısını paylaşmak, onlarla dayanışma içerisinde olmak insani ve vicdani bir durumdur.”
‘Sürece göle düşürüyor’
Bahattin Bektaş, taziye engellemelerinin Barış ve Demokratik Toplum Süreci’ne de zarar verdiğini, barış ve demokrasi arayışına gölge düşürdüğünü ifade etti.
Devletin bu politikalardan vazgeçmesi gerektiğini dile getiren Bahattin Bektaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bizim devlete çağrımız; bu politikalardan vazgeçmeleridir. Bu antidemokratik uygulamaları sonlandırmaları gerekiyor. Topluma da şöyle bir çağrımız var: Herkes yaşamını yitirenlere sahip çıkmalıdır. Toplumun bu aileleri sahiplenmesini istiyoruz ve bütün kesimleri dayanışmaya çağırıyoruz.”
Haber: Abdülkadir Ayten / MA