Şemrex’te faaliyet gösteren Cengiz Holding’e ait Eti Bakır’ın faaliyetleri nedeniyle bölge susuzluk tehlikesiyle yüz yüze. Yurttaşlar ise madenin topraklarından çekilmesini talep ediyor
Mêrdîn’in Şemrex (Mazıdağı) ilçesinde faaliyet gösteren Cengiz Holding’e ait Eti Bakır Metal Geri Kazanım ve Entegre Gübre Fabrikası, tepkilere rağmen bölgedeki doğa talanını sürdürüyor.
İlçeye bağlı kırsal Gola Gulê, Teznê, Kufrak, Deşan, Şemika ve Girêsor mahallelerini kapsayan alanda faaliyet yürüten Eti Bakır, bölgeyi büyük bir şantiye sahasına dönüştürdü. Maden çıkarma faaliyetleri nedeniyle bölgenin tamamı moloz yığınlarıyla kaplanırken, yıllar içinde köylülere ait araziler ya satın alındı ya da zorla kamulaştırıldı. Son olarak ise, binlerce hayvanın otlatıldığı mera alanlarına göz diken Eti Bakır, alanın vasfını Mardin Valiliği eliyle “ham toprak” olarak değiştirerek, kendisine tahsis ettirdi.
Su kaynakları tamamen kurudu
Her tarafa yığılan molozlar Şemika köyündeki evlerin yanı başına kadar ulaştı. Ayrıca Eti Bakır’ın Güneş Enerji Sistemleri (GES) ile de geniş bir alan işlenemez hale getirildi, maden ve üretilen fosfatın taşınması için inşa edilen demiryolu nedeniyle bölgede büyük bir tahribat yaratıldı. Fosfat gübre üretiminin yapıldığı Eti Bakır’a ait fabrikada, ayrıca siyanürle altın ayrıştırmasının yapıldığı iddiaları devam ederken, dinamit patlatmalarının su yollarını kapatması nedeniyle su kaynaklarının birçoğu tamamen kurudu.
Bölgede kuruyan su kaynaklarından bazıları Gola Gulê Mahallesi’nde bulunuyor. Köyün ortasında bulunan ve çevresinde açan güllerden ismini alan Gola Gulê’de ve Gola Xezale’de tek bir damla su bulunmuyor.
Gola Xezalê’nin bir zamanlar köyün en büyük su stoklarından biri olduğunu söyleyen Mehmet Aktaş, “Düne kadar suya girmek yasaktı, bugün su yok. Burası köy meramız. 2022 yılına kadar ‘köy merası’ olarak geçiyordu. Ama şimdi ‘ham toprak’ olarak geçiyor. Burada büyük bir oyun var ve açtığımız davalara rağmen bir türlü baş edemiyoruz. Yürütmeyi durduruyoruz, onlar tekrardan başlatıyor. Gördüğünüz gibi su kaynağımız tamamen tükenmiş durumda” ifadelerini kullandı.
‘Toprağımızdan, meralarımızdan çıkmalarını istiyoruz’
Eti Bakır’ın faaliyetleri nedeniyle bahçesindeki ağaçların kurumaya yüz tuttuğunu, bağlarının kuruduğunu belirten köylülerden Abdullah Işık, demiryolu çalışması sırasında yer altı sularının toplanma alanlarının yok olduğunu ve bölgede suyun durmadığını dile getirdi. Abdullah Işık, şöyle devam etti:
“Bizleri para ile susturmak istediler. Ağaçlarımızın, toprağımızın tahrip edilmesini istemiyoruz. Burada yaşam bırakmadılar. Biz yaşamak istiyoruz, başka bir şey istemiyoruz. Bağlarımız kurudu. Badem ağaçlarımız kurudu. 500 ağaçtan bir torba badem toplayamadık. Buraları terk edip, gitmemizi istiyorlar. Dedelerimizden bu yana hayatımızı burada sürdürüyoruz. Bizi buradan göndermek istiyorlar. Toprağımızdan, meralarımızdan çıkmalarını istiyoruz.”
Haber: Ahmet Kanbal \ MA