MRAP Temsilcisi Gianfranco Fattorini, Türkiye’deki çözüm sürecinin başarıya ulaşması için hukuki çerçevenin oluşturulması, siyasi tutsakların özgür olması, Abdullah Öcalan’ın müzakerelere doğrudan katılabilmesi gerektiğini söyledi
Irkçılığa Karşı Halklar Arası Dostluk Hareketi (MRAP) BM Daimi Temsilcisi Gianfranco Fattorini, ANF’den Serkan Demirel’in Türkiye’deki çözüm sürecine ilişkin sorularını yanıtladı.
Son 10 yılda yaşananlar göz önünde bulundurulduğunda başlayan sürecin olumlu bir adım olduğunu söyleyen Gianfranco Fattorini, Meclis bünyesinde kurulan komisyonun “Kürt sorununun çözümü için siyasi ve hukuki bir çerçeve oluşturması” gerektiğini ifade etti.
Silahlı çatışmaların durdurulmasının çok önemli olduğuna ancak çözüm için yeterli olmadığına dikkati çeken Gianfranco Fattorini, Kürtlerin ekonomik, sosyal, kültürel, medeni ve siyasi hakları güvence altına alınması gerektiğini söyledi:
“‘Terörle mücadele’ yasalarına dayanarak demokratik yollarla seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınarak yerlerine kayyum atanması uygulaması derhal sona ermelidir. Demokratik yollarla seçilmiş belediye başkanları ve siyasi sorumlular eğer tutukluysalar serbest bırakılmalı, herkes görevine geri dönmeli ve demokratik süreç siyasi kararlarla kesintiye uğratılmamalıdır.”
‘Öcalan ve siyasi tutsaklar özgür olmalı’
Abdullah Öcalan’a özgürlük talebinin meşru bir talep olduğunu söyleyen Gianfranco Fattorini “Abdullah Öcalan’ın tutsaklığı tamamen politiktir” dedi. Gianfranco Fattorini, Abdullah Öcalan’ın durumunu Nelson Mandela ile karşılaştırarak şunları söyledi:
“O dönemde Apartheid Hhükümeti ile Nelson Mandela arasındaki müzakereler başlamıştı. Mandela, hücresinden çıkarılmış ve daha “normal” bir yaşam alanına kavuşmuştu ki müzakerelere somut olarak katılabilsin. Güney Afrika örneğini takip edecek olursak, Mandela kendi serbest bırakılmasından önce herkesin serbest bırakılmasını şart koşmuştu.
“Sadece Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması yetmez. Türkiye’de unutulmaması gereken çok sayıda başka Kürt siyasi tutuklu bulunmakta. Bizim görüşümüze göre süreç devam etmeli; Abdullah Öcalan ve diğer Kürt siyasi tutukluların yaşam koşulları iyileştirilmeli, Abdullah Öcalan parlamenterler ve Türk hükümeti ile müzakerelere doğrudan katılabilmeli ve oldukça kısa bir sürede Türkiye’deki tüm demokrasi meselesi, azınlık haklarının, özellikle de Kürt azınlığın haklarının tanınması konusunda bir çözüme ulaşılmalıdır.”
Uluslararası destek
Uluslararası toplumun, özellikle BM’nin Kürt sorununun çözümünde rolüne ilişkin soruyu da yanıtlayan Gianfranco Fattorini, uluslararası toplumun rolünün jeostratejik dengelerle ilgili bir mesele olduğunu ve “Türkiye’nin elindeki kartlarını oynamayı iyi bildiğini” söyleyerek Erdoğan’ın ABD Başkanı Trump ile görüşmesine değindi:
“Biliyoruz ki Erdoğan, son günlerde ABD Başkanı Trump ile bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmeden tam olarak ne çıkacağını bilmiyoruz; ancak ABD Başkanı’nın uluslararası ilişkilerinde önceliği ticarete verdiği açık. Dolayısıyla yakın zamanda, tartışmalarının gerçek içeriğini ve ABD’nin tutumunun ne olacağını göreceğiz; yalnızca Türkiye’deki gelişmelere karşı değil, aynı zamanda Suriye, Irak ve genel olarak bölgedeki gelişmeler karşısında da.
“Bence Kürt toplumu açısından önemli olan, öncelikle uluslararası sivil toplum düzeyinde çalışmak olmalı. Özellikle Avrupa’da, ama belki aynı zamanda ABD’deki üniversitelerde de mümkün olan en geniş desteği elde etmek gerekir. Böylece Avrupa ve ABD hükümetleri üzerinde baskı kurarak Türkiye’de süren değişim sürecine destek vermeleri sağlanabilir.”
HABER MERKEZİ