Jinelojî Dergisi’nin gerçekleştirdiği atölyede, sürecinin ‘ baş müzakerecisi’ Abdullah Öcalan’ın çabalarının sahiplenilmesi gerektiğinin altı çizildi
Jinelojî Dergisi, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Esenyurt İlçe Örgütü binasında 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü etkinlikleri kapsamında Jinelojî Atölyesi düzenledi. Atölyeye çok sayıda kadın katıldı. Atölyede Jinelojî Akademi üyeleri Figen Aras, Nesrin Akgül ve Türkan Aşcı sunumlar yaptı.
Atölyenin ilk bölümünde, demokratik bir toplumun inşa sürecinde barış ve özgürlük hamlesinin ancak kolektif bir mücadeleyle mümkün olabileceği vurgulandı. Bu sürecin başarıya ulaşması için her bireyin inançla, kararlılıkla ve sorumluluk bilinciyle hareket etmesinin büyük önem taşıdığı ifade edildi. Barış ve özgürlüğün yalnızca bir kesimin değil, toplumun tüm dinamiklerinin ortak emeğiyle ve birlikte yürütülen mücadeleyle hayata geçebileceği belirtildi.
‘Baş müzakereci Abdullah Öcalan’dır’
“Barış ve Demokratik Toplum” sürecinin en çokta kadınlar için önemli ve değerli olduğu, kadın özgürlüğünün sağlanmamasının ve şiddetin en büyük nedenlerinden birinin çatışmalı süreçler olduğu belirtilirken, bu temelde barış ve özgürlük için kadınların sürecin asli yürütücüleri olması gerektiği vurgulandı. Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Barış ve Demokratik Toplum sürecinde “Baş müzakerecisi” olduğu vurgulanırken, Abdullah Öcalan’ın çabalarının sahiplenilmesi gerektiğinin altı çizildi.
Bilgi ve yaşam felsefesi
Girişin ardından “Jinelojî ve hakikat” başlığı altında yapılan sunumlarda, kadınların tarih boyunca bilgi üretiminden dışlanmasına, erkek egemen bilimin toplumu şekillendirme biçimlerine ve bunun kadın yaşamına etkilerine dikkat çekildi. Jinelojî’nin kadınların tarihsel deneyimlerinden doğan, doğayla ve toplumla uyumlu bir bilgi ve yaşam felsefesi sunduğu vurgulandı.
Buluşmaya katılan kadınlar ise kadın bilimiyle hakikati bilmenin yalnızca bireysel değil, aynı zamanda toplumsal bir özgürleşme sürecini de beraberinde getirdiğini ifade etti. Kadınlar, Jinelojî’nin barışın yalnızca çatışmasızlık değil, aynı zamanda eşitlik ve özgür yaşam temelinde kurulması gerektiğini savunan bir yaklaşım sunduğu öne çıkarıldı.
Kadınlar söz aldı
Buluşmanın ikinci bölümünde, kadınlar söz alarak kendi yaşam deneyimlerini paylaştı. Kadınların mücadelesinin barış ve özgürlük süreçlerinin asli öznesi olduğu, kadınların var olmadığı bir yerde kalıcı barışın ve demokratik bir yaşamın mümkün olmayacağı vurgulandı.
Kaynak: JINNEWS









