QSD ile entegrasyon müzakerelerinin ABD tarafından güçlü şekilde desteklendiğini ve ilk defa ABD ve Türkiye’nin bu konuda aynı noktada olduğunu belirten Esad El-Şeybani,, ‘Bir anlaşma var, karşılıklı saygı var, ortaklığa inanıyoruz, Kürtlerin haklarına bağlılık var; hatta Türkiye ile aralarında arabuluculuk bile var’ ifadelerini kullandı
Suriye Geçici Hükümetinin Dışişleri Bakanı Esad El-Şeybani, Arap basınından El Mecele gazetesine verdiği özel röportajda Suriye Demokratik Güçleri (QSD) ile yürüttükleri entegrasyon müzakereleri ve geçici Cumhurbaşkanı Ahmed El-Şara’nın ABD ziyaretinde konun nasıl ele alındığına dair değerlendirmelerde bulundu.
QSD ile yürütülen görüşmelerin ve çatışmasızlık kararı gibi anlaşmaların ABD tarafından güçlü bir şekilde desteklendiğini belirten Esad El-Şeybani, Türkiye ve ABD’nin bu konuda ilk kez aynı fikirde olduğunu belirtti. Anlaşmaya ve görüşmelere “son derece mantıklı” yaklaştıklarını belirten Esad El-Şeybani QSD ile aralarında yürütülen görüşmelerde bir anlaşma, karşılıklı saygı ve ortaklık olduğunu vurguladı.
Esad El–Şeybani, QSD ile yapılan anlaşmanın ABD tarafından çok güçlü bir şekilde desteklendiğine vurgu yaparak şunları söyledi:
“Bu konuda her zaman farklı düşünen iki ülkenin —Türkiye ve ABD— ilk kez kabul ettiği bir anlaşmaydı. Biz bu anlaşma ve yaklaşımımız konusunda son derece mantıklıyız… Kime danışırsanız danışın, size ‘Bundan daha fazlasını nasıl yapacağımı bilmiyorum?’ diyecektir.
Suriye hükümeti olarak QSD ile şu an yaptıklarımdan daha fazlasını nasıl yapabilirim? Bir anlaşma var, karşılıklı saygı var, ortaklığa inanıyoruz, Kürtlerin haklarına bağlılık var; hatta Türkiye ile aralarında arabuluculuk bile var. Senin Türkiye ile olan sorununu ben çözüyorum.”
Esad el–Şeybani, “sonuna kadar tavizler ve kolaylık sunduklarını” iddia ederek “Birlikte ilerleyelim” mesajı verdi ve “Bu konuda daha fazla takılı kalmak istemiyoruz,” dedi.
‘ABD garantör olacağına söz verdi’
Esad El-Şeybani, , El Mecele’nin “Amerikalılar anlaşmanın uygulanmasında garantör olacaklarına söz verdiler mi?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Evet, söz verdiler. Amerikalıların —ister Cumhuriyetçi ister Demokrat olsunlar— her zaman iki temel yaklaşımı vardır: QSD Amerikalıların müttefikidir. Hatta öyle ki bazıları işi en uç noktaya taşıyıp ‘asla onları bırakmayacağız’ diyorlar.”
Gazetenin devamında sorduğu “Bunlardan biri Beyaz Saray’ın eski Orta Doğu sorumlusu Brett McGurk mı?” şeklindeki sorusuna ise Esad El-Şeybani şu ifadelerle yanıt verdi:
“Başka bir taraf da ‘Suriye’den çekilin, ne olursa olsun’ diyor. Biz ise şöyle bir yaklaşım geliştirdik: Onları terk etmene de, askıda bırakmana da gerek yok. Entegrasyonlarını denetle, durumlarından emin ol ve yoluna devam et. Afganistan’daki gibi bir durum yaşamaman için sana söz veriyorum; seni onlarla ilgili zor duruma düşürmeyeceğim. Askıda kalan bu durumu bitiriyoruz; onların hiçbir yasal statüsü yok ama aynı zamanda onları bırakıp gitmene de gerek yok. Onları hükümete entegre et ve iyi olduklarından emin ol; sonra istersen bu düzenlemeyi Suriye hükümetiyle sürdürürsün, istersen ayrılırsın—Allah yolunu açık etsin. Özetle bu. Ve bu yaklaşımı beğendiler çünkü gerçekten iyi bir yaklaşım.
Bu şekilde ilk olarak şunu söyleyebilirim: ‘Bu benim müttefikim ve onu terk etmedim; tam tersine onu entegre ettim. Bugün Suriye hükümetinin ortağı oldu.’ Bu bir. İkincisi ise “DAİŞ’le mücadele” meselesi. Suriye koalisyona katıldı ve bizimle birlikte DAİŞ’le mücadele ediyor. Bu, DAİŞ’le mücadeleyi zayıflatmayacak; tam tersine güçlendirecek.”
DIŞ HABERLER









