• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
9 Aralık 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Manşet

Dilovası’nda cezasızlık zinciri mi kuruluyor?

8 Aralık 2025 Pazartesi - 23:00
Kategori: Manşet, Özel, Yaşam
Dilovası’nda cezasızlık zinciri mi kuruluyor?

Dilovası Katliamı’na ilişkin hazırlanan bilirkişi raporu ile siyasi sorumlular dahil tüm sorumluların yargılanmayacağı bir cezasızlık politikasına devam edilmek istendiğini belirten aileler ve avukatlar katliamın tüm yönleriyle aydınlatılması için mücadele çağrısı yaptı

Duygu Kıt 

8 Kasım 2025’te Kocaeli Dilovası’nda bulunan Ravive Kozmetik’te yaşanan patlamada üç kadın üç kız çocuğu, yedi kişi hayatını kaybetti, altı kişi ise yaralandı. Zara, Koton, LCW gibi büyük markaların taşeronu Lider Kozmetik’in alt taşeronu olan şirketin depo, parfüm dolumu yapılan bir atölye, son olarak ise üretim yapılan bir fabrika olduğu şeklinde çelişkili bilgiler yayıldı. Patlamada ölenlerin ve çalışanların tamamına yakınının kadın olması, kadınların ucuz işçi olarak güvencesiz ve denetimsiz şekilde çalıştırıldığı gerçeğini açığa çıkardı. Ravive Kozmetik’in sahibi Kurtuluş Oransal’ın, yurt dışına kaçma hazırlığı yaparken Tekirdağ’da yakalanarak tutuklandığı, 1 Aralık günü ise hapishanede geçirdiği kalp krizi sonucu öldüğü duyurulmuştu. Geçtiğimiz günlerde soruşturma dosyasına sunulan bilirkişi raporunun ise siyasi sorumlular dahil tüm sorumluların cezasız bırakılmasına olanak sağladığı eleştirileri sürerken, “Kartalkaya ve Soma akıbetini mi yaşayacağız?” diye soran aileler ve ailelerin avukatı Mürsel Ünder ile konuştuk.

‘Rapor her yönüyle talihsiz’

Avukat Mürsel Ünder, “Dilovası işçi katliamı birçok yönüyle çok özgün durumları olan ve Türkiye’deki çarpık çalışma sistemini ortaya koyan çok önemli bir olay.” ifadelerini kullandı. Hayatını kaybeden işçilerin teşhis bile edilemediği katliamda hazırlanan bilirkişi raporuna tepki gösteren MürselÜnder şu değerlendirmede bulundu:

“Katliamda 14-15 yaşlarında çocuk işçiler var. Bir vardiya amiri dışında tamamı sigortasız çalıştırılıyor. Göçmen işçiler var. Kısacası bizim problem olarak gördüğümüz güvencesiz çalışma, göçmen işçilik, çocuk işçilik, denetimsizlik hepsi çok üst düzeyde ve çok hoyrat bir şekilde mevcut bu dosyada. İki bina yanında İŞKUR’un olduğu, 12 tane sigortasız işçinin çalıştığının sigorta tarafından tespit edildiği, iş yerinde ruhsatın olmadığı bir çalışma düzeninde bilirkişi raporu bırakalım Sosyal Güvenlik Kurumu’nu, Çalışma Bakanlığı’nı, bürokratları ya da ilgili daire başkanlarını, en alt düzeydeki müfettişi ve memuru dahi sorumlu tutmayan bir şekilde hazırlanmış. Bu yönüyle çok hoyrat bir rapor. İşçiler yanarak öldüler, yangın merdivenleri yok, çıkışları yok, kapı üzerlerine kilitli kaldı. DNA üzerinden kimlik tespitler yapılabildi. Bu yönüyle de korkunç bir rapor.”

‘Örgütlü dayanışma şart’

Ravive’nin hem uluslararası sermaye hem sermayenin çalışma koşullarındaki hoyratlığı hem de taşeronlaşma açısından üst düzeyde bir işçi katliamı olduğuna işaret eden MürselÜnder sözlerini şöyle sürdürdü:

“Katliam ışıltılı camların arkasında çok yüksek miktarlara almış olduğumuz parfümlerin, deodorantların hangi koşullarda kimlerin hayatına bedel olacak şekilde hazırlandığını da gösteren çok çarpıcı bir yan. Katliamı gündemde tutacak en önemli sacayaklarından birisi ailelerin sahip çıkmış olması. Dosyaların duruşma salonlarına kapatıldığında, hapsedildiğinde nelerin olduğunu görüyoruz, yaşıyoruz. Bu davalar sadece avukatlık performansıyla değerlendirilebilecek sonuç alınabilecek bir şey değil. Ailelerin, basının da içinde bulunduğu demokratik kitle örgütlerinin ve diğer örgütlenmelerin katliamı unutturmayacak, gündemde tutacak ve kamuoyunda yargılamayı tartıştıracak bir örgütlenmesinin olması çok önemli. Üçünü bir arada yürütebildiğimiz takdirde işçi katliamlarında, işçi cinayetlerinde cezasızlık kültürü, kamusal denetim eksikliği, yoksunluğu meselesini ancak bu şekilde azaltabiliriz.”

‘Bilirkişi heyeti eksik’

Hazırlanan bilirkişi raporuna itiraz edeceklerini ileten Mürsel Ünder şunları ekledi:

“Bilirkişi heyetine beş tane farklı meslek disiplininden insan seçilmiş. Böylesi yüksek öneme sahip olan bir olayda bilirkişi sicil listesinde bulunan kişilerin işçi katliamına sebep olan alanla ilgili olarak belli uzmanlık ve çalışmaları olan kişilerden seçilmesinin olayı aydınlatma açısından çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Buna ilişkin itirazlarımızı paylaşacağız. En önemlisi raporda kamu görevlilerinin hemen hemen hiçbirisinin müfettiş, memur ya da zabıta düzeyinde bile neredeyse sorumluluk tanımlanmamış bir rapor var. Raporda sadece Dilovası Belediyesi’ndeki zabıta amirlerine, zabıta memurlarına çok kısmi bir sorumluluk yüklemiş. O da sorumluluk yüklemeye de açıkçası dili vermiş. Onun dışında sanki burası ruhsatlı bir yermiş, sigortalı çalışma ve denetimler varmış gibi hem bürokratlara hem siyasilere dair hemen hemen hiçbir şey yok. Bu yönüyle çok korkunç bir rapor.”

‘Canlarımız için adalet istiyoruz’

Katliamda ablası Şengül Yılmaz’ı kaybeden Emine Bulut, Kurtuluş Oransal’ın ölüp ölmediğinden emin olmak istediğini söyledi. “Öldüğüne inanmıyorum, nüfuzlu biri kaçmış olabilir.” diyen Emine Bulut şunları ifade etti:

“Kardeşimin canını çok yaktılar. Çok acı bir şekilde can verdi hepsi. Başka hiç kimsenin suçu yokmuş gibi sadece patronu suçlu gösterdiler bilirkişi raporunda. Şimdi de adamı öldü gösterip olay kapandı hesabı mı yapılmaya çalışıyor? Kimin suçu, kimin parmağı varsa, her kimin sorumluluğu varsa adaletle cevabını versin istiyorum. SGK’dan çıkan bir rapor var. Orada bir kişi hariç hiç kimsenin sigortalı olmadığı belirtilmiş. Bu doğru değil özel kişilerin sigortaları vardı ama yakınlarımızın hiçbirinin yoktu. Sigorta yapacağız deyip kimliklerini almışlar ama hiçbirine sigorta yapılmamış. Korkunç şekilde insan haklarını sömürmüşler. Yemek vermemişler, hakaret etmişler. Aldıkları maaşsa 17-18 bin liraydı. İnşallah adalet yerini bulur. Adalete güveniyorum. Ama en büyük adalet Rabbimin adaleti inşallah tez zamanda tecellisini bulur ve bana gösterir.”

‘Katliam unutturulmak isteniyor’

Katliamda hayatını kaybedenlerden Hanım Gülek’in akrabası Dilovası Belediyesi DEM Parti Meclis Üyesi Sözcüsü Mehmet Gülek şunları söyledi:

“Öncelikle Kurtuluş Oransal’ın ölümünün şüpheli olduğu söyleniyor. Şu an süreç Adli Tıp’ta. İkincisi şu anda dava süreci başladı ama biz sadece suçlu olarak işletme sahiplerini görmüyoruz. Burada ciddi anlamda kamuda ihmal var. Şu ana kadar takip ettiğimiz kadarıyla da kamuya yönelik hiçbir yönelim yok. Suçluların yargılaması için elimizden geleni yapacağız gibi söylemlerde bulunuyorlar ama kendilerini soyutluyorlar. Tamamen bilinçli ihmallerle vefat etti bu insanlar, cayır cayır yandılar. Bu duruma yönelik ciddi eleştirilerimiz var. Ben aynı zamanda Dilovası belediye meclis üyesiyim. Belediye başkan yardımcısı açığa alınmasına rağmen geçtiğimiz gün meclis toplantısına, üstüne oylamaya katıldı. Ama hem uygulamada hem de vicdanen katılmaması lazımdı. Çünkü ruhsatta imzası olan kişi kendisi ve mağdur ailelerin hepsi orada. Şu anda bizler Kartalkaya ve Soma akıbetini yaşayacağımızı düşünüyoruz.”

Feministlerden rapor

Feministler, altı kadın işçinin hayatını kaybettiği patlamanın ardından Ravive Kozmetik’te incelemelerde bulunarak atölyedeki denetimsizlik ve kadın işçilerin maruz bırakıldığı ağır koşulları raporlaştırdı. Kadınların sosyal ve ekonomik olarak güçlenemediği, cinsiyetçi iş bölümünün sekteye uğramadığı, kadınların ucuza ve güvencesiz çalıştırıldığı bir istihdam rejimi kadınlara dayatılan bir devlet politikası olduğunu belirten feministler mevcut emek rejimine karşı geniş bir feminist itirazın örgütlenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Hazırlanan raporda; patlamanın gerçekleştiği yapının resmi kayıtlarda depo olarak geçtiği ancak tehlikeli kimyasallar kullanılarak üretim ve dolum yapılan bir atölyeye dönüştürüldüğü vurgulandı. Binada yangın merdiveni ve söndürme sisteminin bulunmadığı, yanıcı maddelerin gelişi güzel istiflendiği belirtildi. Çalışan kadınların büyük bölümünün sigortasız, günlük 500 ila 700 lira arası yevmiye ile çalıştırıldığı; işçilere iş güvenliği kıyafetleri ve koruyucu ekipmanların verilmediği, kadınların ve kız çocukların evlerinden getirdikleri kıyafetlerle çalıştıkları, kimyasal maddeleri koruyucu ekipman olmadan soludukları ortaya çıktı. Raporda defalarca ciddi iş kazalarının yaşandığı, hiçbir acil müdahale ekipmanının bulunmadığı, kadınların hastanelerde bu kazaları saklamaya, yalan söylemeye zorlandığı, kaza sonrasında işe gelemedikleri günlere karşılık ücretlerinin kesildiği bilgileri ile patronun kız çocuklarını düşük ücret için özellikle işe aldığı, kız çocuklarına yönelik fiziksel şiddet uyguladığı aktarımları da yer aldı.

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Dilan ve ‘komünün çocuğu’

SON HABERLER

Dilovası’nda cezasızlık zinciri mi kuruluyor?

Dilovası’nda cezasızlık zinciri mi kuruluyor?

Yazar: Aziz Oruç
8 Aralık 2025

Dilan ve ‘komünün çocuğu’

Dilan ve ‘komünün çocuğu’

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
8 Aralık 2025

Sosyalist bir yaşam mümkün

Sosyalist bir yaşam mümkün

Yazar: Aziz Oruç
8 Aralık 2025

Suriye demokrasiden uzaklaşıyor

Suriye demokrasiden uzaklaşıyor

Yazar: Aziz Oruç
8 Aralık 2025

‘Kapalı oturum’, ‘örtülü ödenek’ ve ‘milli dayanışma, kardeşlik ve demokrasi komisyonu’

‘Kapalı oturum’, ‘örtülü ödenek’ ve ‘milli dayanışma, kardeşlik ve demokrasi komisyonu’

Yazar: Bedri Adanır
8 Aralık 2025

OVP deyip geçmemek gerekir

Asgari ücret neyin ölçütü?

Yazar: Bedri Adanır
8 Aralık 2025

Tutanak gizemi

Tutanak gizemi

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
8 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır