PKK’lilerin cenazelerine katıldığı ve cenazeleri yıkadığı için ‘örgüt üyesi olmak’ iddiasıyla yargılanan Yıldız Damla hakkında verilen beraat kararına rağmen savcılar halen peşini bırakmadı
Kürdistan’da MEBYA-DER (Medeniyetler Beşiğinde Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Dayanışma Derneği) kapsamında çalışma yürüten çok sayıda yönetici ve eşbaşkan “Örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla yargılanıyor. Özellikle çocukları PKK’ye katılan anneler hakkında çok sayıda soruşturma açıldı. Bu annelerden biri de 63 yaşındaki Yıldız Damla. Defalarca gözaltına alınan Yıldız Damla hakkında “Örgüt üyesi olmak” iddiasıyla üç soruşturma açıldı. Açılan soruşturmaların birleştirildiği dosyada Yıldız Damla hakkında 2023 yılında yerel mahkeme beraat kararı verdi. Beraat kararı verilmesine rağmen savcılığın yaptığı itirazlar nedeniyle dosya hala Yargıtay’da bulunurken, dosyanın Avukatı Gülistan Ataş, “Hukuki sorun bulunmamasına rağmen suç üretilmeye çalışılıyor” dedi.
Cenazelere katılmak ve cenaze yıkamak ‘hukuka uygun’
MEBYA-DER yöneticisi olduğu 2018 yılında gözaltına alınan Yıldız Damla hakkında katıldığı cenazeler, yaptığı basın açıklamaları ve PKK’lilere ait cenazeleri yıkadığı gerekçesiyle soruşturma açıldı. Aynı suçlamadan açılan üç soruşturma yerel mahkeme tarafından birleştirilirken, yaklaşık 5 yıl süren yargılama beraat ile sonuçlandı. Amed’de bulunan yerel mahkeme Yıldız Damla’ya yöneltilen suçlamaların, suç niteliği barındırmadığı ve “hukuka uygun” olduğu sonucuyla beraat kararı verirken, dosyanın savcısı verilen beraat kararına tepki gösterdi. İstinaf Mahkemesine taşınan dosyada verilen beraat kararı yeniden hukuka uygun bulunurken, bu sefer de İstinaf mahkemesi savcısı karara itiraz etti.
Savcılar beraate ikna olmuyor
İstinaf savcısı dosyayı bir üst mahkemeye taşırken, 2023 yılında beraatla sonuçlanan dosya hala Yargıtay Mahkemesi’nde bekletiliyor. Yargıtay Mahkemesi’nin yerel mahkeme ve İstinaf mahkemesinin vereceği kararı incelemesi beklenirken, verilen beraat kararına rağmen müvekkilinin yurt dışı yasağının devam ettiğine dikkat çeken Gülistan Ataş, cenaze yıkama ve basın açıklamalarına katılmanın suç teşkil etmediğini ifade ederek verilen beraat kararının işletilmesi gerektiğini söyledi.
‘Süreç gereksiz şekilde uzatılıyor’
Gülistan Ataş, “Dosyada, müvekkilimin derneğe üyeliği ve gerilla cenazelerine katılması suçlama konusu yapılmıştır. Müvekkil Yıldız Damla, çocuğunu kırsalda kaybetmiş bir anne olması nedeniyle yargı makamları tarafından uzun süredir yargısal tacize maruz bırakılmıştır. Söz konusu suçlamalar, derneğe üye olmak, cenazelere katılmak ve cenazeleri sahiplenmek-nedeniyle müvekkil defalarca gözaltı ve tutuklamaya maruz kalmıştır. Dosyanın son aşamasında yerel mahkemede 2018’den 2023’e kadar süren yargılamanın sonunda beraat kararı alınmıştır. Tüm suçlamalardan aklanmasına rağmen savcılık beraat kararına itiraz etmiş ve dosya istinafa taşınmıştır. İstinaf mahkemesi de beraat kararını onaylamış; ancak bu kez istinaf savcılığı karara itiraz ederek dosyayı Yargıtay’a göndermiştir. Bu nedenle müvekkilin yurtdışına çıkış yasağı hâlen devam etmekte ve süreç gereksiz şekilde uzamaktadır” değerlendirmesinde bulundu.
‘Soruşturmalar sistematik baskı pratiğine dönüştü’
Ataş son olarak şunları söyledi:
“Oysa dosyada herhangi bir hukuki sorun bulunmamaktadır. Derneğe üye olmak, dernek yöneticisi olmak veya cenazelere katılmak hiçbir zaman suç teşkil etmemiştir ve hâlen de bu şekilde değerlendirilmektedir. Ayrıca özellikle kırsalda evladını kaybeden annelere yönelik bu tür soruşturma ve kovuşturmaların yoğunlaştığı kanaatindeyim.”
Kaynak: ANF









