Almanya da dahil olmak üzere birçok ülke beşinci nesil (5G) mobil ağları kullanmaya ve büyük telekomünikasyon şirketleri 5G özelliğine sahip cihazları piyasaya sürmeye başladıkça, son nesil cep telefonu iletişiminin sağlığa zararlı olup olmadığı da tartışma konusu oldu. Dünyanın dört bir yanından yaklaşık 250 bilim insanı kısa süre önce, Birleşmiş Milletler (BM) ve Dünya Sağlık Örgütü’ne (DSÖ, WHO) bir dilekçe gönderdi. Dilekçede, “Radyo ve telsiz telefonların (2G, 3G ve 4G şebekeleri) ve yayın antenlerinin, ürettikleri elektromanyetik alan (EMF) radyo dalgaları nedeniyle kanser riski oluşturduğuna” dikkat çekti. Bilim insanları bu konudaki endişelerini dile getirdi. DW’nin haberine göre dilekçede, etkiler arasında artan kanser riski, hücresel stres, zararlı serbest radikallerde artış, genetik hasarlar, üreme sistemlerinin yapısal ve işlevsel değişiklikleri, öğrenme ve hafıza açıkları, nörolojik bozukluklar ve insanların genel refahı üzerindeki olumsuz etkilere yer verildi.
Tüm canlılar tehdit altında
Dünyada yaşayan tüm organizmaların akıllı telefonlar ve sinyal iletim kuleleri tarafından üretilen elektromanyetik alanlardan etkilendiğini söyleyen bilim insanları, “Hem bitki hem de hayvan yaşamına zararlı etkilerin olduğuna dair kanıtlar arttığını” kaydetti. Metinde, “Bu zarar insanlarla sınırlı değildir” ifadesine yer verildi.
Testler doğrulandı
Bilim insanlarının endişeleri daha önce 2G, 3G ve 4G teknolojileri üzerine yapılan sayısız bilimsel çalışma tarafından da destekleniyor. Araştırmalara göre, insanların elektromanyetik alana maruz kalmasının stres, sperm ve testis hasarı, beyindeki elektriksel aktivitedeki değişiklikler de dahil nöropsikiyatrik etkiler, hücresel DNA hasarı ve kalsiyumun aşırı yüklenmesi gibi sonuçlar doğruyor.
Kanser teşhisi konan fareler
Almanya’daki Aachen Üniversitesi Elektromanyetik Çevre Uyumluluğu Araştırma Merkezi’nden Sarah Drießen, güçlü radyo frekans alanları ile kanser teşhisi konan fareler arasında açık bir bağlantı olduğunu gösteren bir çalışmaya dikkat çekiyor. İki yıllık bir zaman dilimi boyunca günde dokuz saat elektromanyetik alana maruz bırakılan fareler üzerinde uygulanan testler, beyin, kalp ve testisler dahil olmak üzere sinir sistemlerinde de değişimler yaşandığını ve hücre ölümlerinin arttığını ortaya koyuyor. Tüm bunlara rağmen, elektromanyetik alanların insanlar üzerindeki sağlık etkilerini araştıran DSÖ’nün Uluslararası EMF Projesi, “Onlarca yıldır sürdürülen EMF araştırması kapsamında elektromanyetik alanlardan kaynaklanan önemli bir halk sağlığı riskinin ortaya çıkmadığını” vurguluyor.
Hedef minimum radyasyon
Almanya Federal Radyasyondan Korunma Ofisi (BfS) ise, insanların cep telefonu radyasyonuna karşı kendilerini nasıl koruyabilecekleri konusunda da rehber niteliğinde çeşitli çalışmalar yürütüyor. BfS, cep telefonu görüşmelerinin mümkün olduğunca kısa tutulması, kısa mesaj hizmetinden faydalanılması ve sinyal alımı zayıf olduğunda telefon görüşmesi yapılmaması tavsiyelerinde bulunuyor. Ayrıca telefonla arama yaparken kulaklık kullanmanın kafa bölümünü daha az radyasyona maruz bıraktığı, cihaz ile vücut arasında daha fazla mesafe olması gerektiği de avsiyelerden biri. BfS, sıklıkla 20-30 yıllık süreçlerde gelişen kanser ile 5G radyasyonu arasında bir bağlantı bulunmadığını da kaydediyor: “5G teknolojisi, böyle bir sonuca varmak için henüz çok yeni.”
İSTANBUL