• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
13 Eylül 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Milli mutabakat ve Kürt düşmanlığı-İshak Karakaş

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
30 Nisan 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Türkiye sorunlarını çözmek yerine halının altına süpürmeyi tercih eden bir ülke. Bugünkü iktidar da ülkenin en önemli sorunlarına bile faydacı yaklaşan, hiçbir ilke ve prensip, hatta hukuk bile umrunda olmayan kaypak bir iktidardır.

Muhalefete gelinceyse, HDP dışındakiler ulusalcılık saplantısıyla malûl, uzlaşmaya teşne düzen partilerinden oluşuyor. Böyle olunca da siyaset alanında bugün ak dediğine yarın kara diyen, “dün dündür, bugün bugündür” söylemini düstur edinmiş siyasetçilerden geçilmiyor.

Türkiye siyasetinde bu yüzden her an her şey olabilir. Bugünden yarına çok şey değişebilir. 31 Mart yerel seçimlerinin tartışmaları hâlâ sürerken, bir yandan da Ankara’da siyaset kulisleri yine hareketlenmiş durumda. İlginç duyumlar alıyorum. Bunları sizlerle paylaşmadan edemeyeceğim.

Her ne kadar Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, hafta sonu yine muhalefete veryansın etmiş olsa da, milli mutabakat söylemini de bir yana bırakamıyor. Şu anda iktidar her yandan öyle sıkışmış durumda ki, panik içinde bir çözüm arayış içinde olduğunu gizleyemiyor.

Kulislerden sızan iddialara göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan AKP Genel Başkanlığı’nı bırakmayı ciddi ciddi düşünüyormuş. 31 Mart seçimleri öncesinde kendisini AKP adına meydanlara süren Erdoğan, oluşan oy kaybından sorumlu tutulmak istemiyor ve bu durumdan AKP’nin kendi imajına zarar verdiği sonucunu çıkarmış. Mayıs ayında bu konuda önemli kararlar açıklayacakmış.

AKP içinde derin bir yarılma olduğu ise artık bir dedikodu değil. New York Times gibi dünyanın en önemli gazetelerinin birinci sayfasını süslüyor bu bilgi. Ahmet Davutoğlu’nun partisi Mayıs başında kuruluşunu resmi olarak açıkladığında, 20’nin üzerinde AKP milletvekilinin bu partiye geçeceği söyleniyor. Hükümete gensoru gündeme alınacakmış o zaman.

AKP temsilcileri Milli Mutabakat Hükümeti’ni görüşmek üzere bir komisyon kurmuş ve CHP’nin kapısını aşındırmaya da başlamış. Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı MHP ve Devlet Bahçeli, AKP’ye güven telkin edemiyor ve zorluyor. Bahçeli’nin erken seçim sevdasını da bilen AKP, MHP’ye karşı elini güçlendirmek istiyor. Ekonomik kriz ise ivme kazana kazana yayılıyor.

AKP sorumluluğu paylaşmak istiyor. Ekonomi yönetiminde güvenebileceği kadroları yok. CHP üzerinden eski İş Bankası CEO’su Ersin Özince’ye ekonomi yönetimini teslim etmek ve krizin faturasını paylaşmak istiyor Erdoğan. TÜSİAD da bu konuda hükümete mesaj gönderiyor.

AKP’nin uluslararası piyasalara güven vermesinin de tek yolu iktidarı paylaşmak. Bu senaryolardan hangisinin gerçek olacağı birçok etkene bağlı. Fakat Cumhurbaşkanı ve AKP’deki kafa karışıklığı net olarak görünüyor. Ne olacağı en fazla da CHP’nin alacağı tutuma bağlı. Tabii Millet İttifakı’ndaki İYİ Parti ve Saadet Partisi’nin de tavrı önemli. Bu üç partinin de farklı dozlarda ulusalcılık saplantısı içinde olduğu düşünülürse, Erdoğan’ın üçünü de buradan sıkıştırmaya çalışıyor olması anlaşılır.

Erdoğan, Milli Mutabakat Hükümeti önerisini süslediği Türkiye İttifakı kavramını Kürt düşmanlığı üzerine inşa ediyor. HDP’yi kriminalize eden söylemleriyle HDP’yi saha dışına itmeye çalışıyor. HDP’nin 31 Mart seçimlerindeki güçlü etkisinden ürken iktidar, CHP ile HDP’nin demokratikleşme amacıyla daha da yakınlaşmalarını önlemek için elinden geleni yapacak gibi görünüyor.

Söylemlerini bu hedefe göre biçimlendiriyor. Türkiye siyasetinin ne kadar kaypak bir zemin olduğunu yazımın başında söylemiştim. Bu yüzden de önümüzdeki süreçte ne olacağını kestirmek zor. Muhalefet bir kez daha Kürt düşmanlığına teslim olabilir.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı düzenlenen linç saldırısının da onu sıkıştırmak için organize edilmiş bir eylem olduğu açık. Fakat bunlar Kürt siyasetini etkilemeyecektir. İktidar partisinin seçimlerdeki oy kaybıyla nasıl dağılmaya başladığını, örgütlenmesinin ne kadar kof olduğunu gördük. Bir de HDP’ye bakın. Senelerdir kriminalizasyonun, siyasi soykırımın hedefi. Kadroları rehin alınmış durumda.

Her türden hukuksuz uyugulama ile parti güçten düşürülmeye çalışıyor. Ama yine de HDP ayakta ve Türkiye siyasetinin belirleyicisi olduğunu her seçimde gösteriyor. Eğer Türkiye’de bir ittifak olacaksa, bu bir demokrasi ittifakı, bir halklar ittifakı olacaktır ve Türkiye’nin gelecek vizyonu ancak HDP’deki vizyon olabilir. Bu ülkenin geleceğini HDP temsil ediyor.

Kürt düşmanlığı üzerinden kurulacak, HDP’yi dışta bırakacak bir siyaset tasavvuru ile ülkenin ne siyasi ne iktisadi sorunları çözülebilir. Sadece beyaz tülbentli analarımızın kararlılığı bile iktidarın her türden siyasi komplosunu boşa çıkaracaktır. Leyla Güven ve direnişteki diğer yoldaşların cesaretiyle açılacak zindan kapıları aynı zamanda demokrasinin kapılarının açılması anlamına gelecektir.

Erdoğan’ın tarif ettiği bir milli mutabakat artık tüm toplumu tecride yönelik bir hamledir. Tüm toplumu milliyetçiliğin dar ufkuna, ulusalcı paradigmaya hapsetmek, faşizmi tüm siyaset alanına yaymak amaçlanmaktadır. Tecrite karşı mücadele artık demokrasi mücadelesinin en önemli dinamiği olmuştur. Ekonomik krize karşı hükümet politikalarının en fazla zarar verdiği emekçilerin 1 Mayıs’ta meydanlarda bu gerçeği görerek tecride karşı direnişe destek vereceklerini umuyorum.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

45 yıldır süren darbe: 12 Eylül

45 yıldır süren darbe: 12 Eylül

Yazar: Bedri Adanır
13 Eylül 2025

Darbe kelimesinin kökeni “darp etmek” eylemine dayanır. Siyaset literatüründe darbeler, egemen sınıfın ve onun siyasi temsilcilerinin çıkarları ile toplumun genel...

Büyüme kimin için?

CHP, yargı sopası ve çözüm süreci

Yazar: Bedri Adanır
13 Eylül 2025

CHP kuşatma altında. 2023 yerel seçimlerinde CHP, hemen bütün büyükşehirleri kazanarak iktidara en yakın alternatif haline geldi. DEM Parti’nin ‘Kent...

Mimas dağından yankılanan barış sesleri…

Mimas dağından yankılanan barış sesleri…

Yazar: Özge Kar
13 Eylül 2025

Bedreddin Müritlerinin, Osmanlı zulmüne başkaldırdığı ve kendilerinden on kat büyük ordulara karşı “baş açık, yalın ayak ve yalın kılıç” çarpıştığı...

Türk-İsrail ‘savaşı’ ve Sumud

Türk-İsrail ‘savaşı’ ve Sumud

Yazar: Heval Elçi
13 Eylül 2025

Akdeniz sularında büyük bir uluslararası dayanışma filosu bugünlerde Gazze’ye doğru ilerliyor. İki hafta önce Barselona’dan yola çıkan Sumud (Arapça “Azim”)...

Bu yılki ‘Dünya Barış Günü’ diğer yıllardakinden neden daha önemli?

12 Eylül 1980 askeri diktatörlüğünden 12 Eylül 2025 mutlak otoriterliğine: Hangisi daha tehlikeli?

Yazar: Heval Elçi
12 Eylül 2025

Bugün Türkiye tarihinin en karanlık günlerinden birinin, 12 Eylül 1980 Askeri Darbesinin 45. yıldönümü. ABD ve CIA tarafından kontrol edilen...

Eski sözcük

Eski sözcük

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
12 Eylül 2025

Kelimeler haykırıyor ve haksızlığa uğruyor bir gün, hem de bir anda. Değişiyor tarih ve talih orada. Rotasını şaşırmış biri bir...

Sonraki Haber

Önümüzü görebilmek…-M. Ender Öndeş

SON HABERLER

Belediye soruşturmasında gözaltı kararı olan isimler netleşti

Belediye soruşturmasında gözaltı kararı olan isimler netleşti

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

TMSF Flash Haber TV’yi satışa çıkardı

TMSF Flash Haber TV’yi satışa çıkardı

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

Abdullah Öcalan’dan Suriye’deki Arap aşiretlerine mektup

Abdullah Öcalan’dan Suriye’deki Arap aşiretlerine mektup

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

Farqîn’de tarihi yerleşim yeri keşfedildi

Farqîn’de tarihi yerleşim yeri keşfedildi

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

Kerkük’te kaza: 4 ölü, 3 yaralı

Kerkük’te kaza: 4 ölü, 3 yaralı

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

Prof. Eva Illouz: Öcalan cesur bir adım attı, çatışmayı değil barışı seçti

Prof. Eva Illouz: Öcalan cesur bir adım attı, çatışmayı değil barışı seçti

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

Gazetecilerin takipçi ve takip ettiği hesapların sayısı iddianamede suç sayıldı

Gazetecilerin takipçi ve takip ettiği hesapların sayısı iddianamede suç sayıldı

Yazar: Aziz Oruç
13 Eylül 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır