MEB’in greve katılan öğretmenleri ‘görev gelmemiş’ kabul ederek, maaşlarından kesintiye gitme girişimine tepki gösteren sendikalar, ‘Kamu çalışanları dâhil tüm çalışanların grev hakkı vardır’ dedi
Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 13 Ocak’ta iş bırakmaya giden eğitimcileri göreve gelmemiş kabul ederek, maaşlarından kesintiye gitme girişimine karşı sendikalardan ortak tepki geldi. MEB’in 29 Ocak’ta tüm okullara “maaş kesintisi” konusunda 81 ildeki okullara gönderdiği mesaj tepki gösteren sendikalar basın toplantısı düzenledi. Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikaları Konfederasyonu (BASK), Birleşik Kamu İşgörenleri Sendikaları Konfederasyonu (BİRLEŞİK KAMU-İŞ), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Hürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu (HÜR-SEN) ve Askeri İşyerlerinde Görevli Kamu Çalışanları Sendikası (ASİM-SEN) Mülkiyeler Birliği’nde bir araya gelerek, girişime tepki gösterdi.
‘Açık tehdit’
Toplantısında sözü ilk alan BİRLEŞİK KAMU-İŞ Genel Başkanı Orhan Yıldırım, okullara gönderilen yazıyı açık tehdit olarak niteledi. Yıldırım, “Mevcut iktidar, milyonlarca kamu çalışanına MEB aracılığıyla, ‘Sendikal haklarınızı güvence altına alan uluslararası sözleşmeleri de anayasayı da yasaları da bugüne kadar verilen Anayasa Mahkemesi Karalarını da Danıştay Kararlarını da içtihatları da hukuku da tanımıyorum’ demiştir” dedi.
Grev hakkı
KESK Eş Genel Başkanı Ahmet Karagöz, sendikal haklarının suç olmadığının altını çizerek, “Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 11’inci Maddesi, sendika kurma ve sendikal hakları koruma ve geliştiremeye dönük grev hakkı da dâhil kolektif eylem haklarını güvence altına almaktadır. Türkiye bu temel sözleşmeyi tam 71 yıl önce onaylamıştır. Sendika özgürlüğüne ve örgütlenme hakkının korunmasına ilişkin 87 Sayılı ILO Sözleşmesine göre, kamu çalışanları dâhil tüm çalışanların grev hakkı vardır. Bu sözleşme ülkemiz tarafında tarafından 43 yıl önce onaylanmıştır Kalkıp bugün suç demek hukuksuzluktur” ifadelerini kullandı.
‘Anayasayı çarpıtmaktan vazgeçin’
HÜR-SEN Genel Başkanı Gürol Toker, “Hakkını, hukukunu kullanan kamu emekçilerini tehdit etmek için uluslararası sözleşmeleri, anayasayı çarpıtmaktan vazgeçin. İş bırakma eylemimizi ‘Öğrencilerin eğitim hakkını engelleme’ olarak nitelendirmek gibi garabetlere sığınmaktan vazgeçin” çağrısı yaptı.
BASK Ankara İl temsilcisi Erkut Demirci, “Söz konusu iş bırakma eylemlerimize katılan üyelerimiz ve diğer kamu çalışanları hakkında zaman zaman soruşturma açıldığı da savunma istendiği de oldu. İstisnai olarak uyarı, kınama gibi disiplin cezaları ile de karşılaştık” diye konuştu.
‘Mücadeleyi yükselteceğiz’
Kendilerine dayatılan koşulları kabul etmeyeceklerini ifade eden ASİM-SEN Genel Başkanı Özgür Karaca ise sendikal hakları savunmaya devam edeceklerini belirterek, “İnsanca yaşamaya yetecek bir ücret, güvenceli iş, güvenli gelecek için, elimizden aldığınız haklarımızı tek tek geri almak için ortak mücadelemizi daha da yükselteceğiz” dedi.
Kaynak: MA