• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
19 Eylül 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Gündem Güncel

DEM Parti: İktidar ve Meclis ‘Umut Hakkı’ için adım atmalı

19 Eylül 2025 Cuma - 12:55
Kategori: Güncel, Manşet
DEM Parti: İktidar ve Meclis ‘Umut Hakkı’ için adım atmalı

AK BK’nin ‘Umut Hakkı’ kararına dair açıklamalarda bulunan DEM Parti Hukuk Komisyonu Eşsözcüsü Öztürk Türkdoğan, ‘Umut Hakkı’nı yapamayız’ diyebilecek tek bir argümanı yok. ‘Umut Hakkı’nın gerçekleşmesi noktasında siyasi iktidarın, Meclis’in, adım atması gerek’ dedi

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Hukuk Komisyonu, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin (AK BK) ‘Umut Hakkı’ kararına ilişkin partisinin genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Hukuk Komisyonu Eşsözcüsü Öztürk Türkdoğan, kararın önemine dikkat çekerek Meclis’te grubu bulunan siyasi partilere çağrıda bulundu ve Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın özgür bırakılması gerektiğini vurguladı.

Öztürk Türkdoğan, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin en önemli kararının ‘Umut Hakkı’ olduğuna dikkat çekti. ‘Umut Hakkı’nın, ömür boyu hapis cezası alan tutsakların belirli bir süre sonra cezalarının gözden geçirilmesi ve serbest kalma hakkının tanınması olduğunu belirten Öztürk Türkdoğan, “Yani Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ölünceye kadar infazı yaşamı sona erinceye kadar infazı kabul etmemektedir. Bu durumu sözleşmenin 3’üncü maddesine işkence, kötü muamele ve onur kırıcı davranış yasağına aykırı olarak görmektedir. Verdiği kararlarla da Avrupa Konseyi’ne üye ülkelerde ömür boyu hapis cezasını kabul etmemektedir. Bunu da biz Umut Hakkı olarak tanımlıyoruz” dedi.

‘Ölünceye kadar infazın kabul edilemeyeceğini belirtti’

Ardından Türkiye ile ilgili kararları aktaran Öztürk Türkdoğan, Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın Türkiye davasına ilişkin bir kararın verildiğine dikkat çekerek, “AİHM’in Sayın Öcalan ile ilgili olarak ölünceye kadar infazın kabul edilemeyeceğini belirtip İngiltere kararında ifade ettiği 25 yıllık hapislik sürecinden sonra şartla salıverme ile ilgili bir mekanizmanın kurulması gerektiğine dair karar verdi. Şimdi bu kararın uygulanmasıyla ilgili olarak Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi ilk olarak 2015 yılında Türkiye’den bilgi istedi. Fakat daha sonra Bakanlar Komitesi bunu gündemine almadı. Uzunca bir süre bu konu Bakanlar Komitesi’nin gündemine girmedi. Hem Sayın Öcalan’ın avukatlarının başvuruları hem Türkiye’deki insan hakları örgütlerinin başvuruları sonucunda 2021 yılında Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi bu konuda verilmiş olan kararları toplayıp Gurban ve diğerleri ismiyle dört dava grubunu topladı ve Türkiye ile ilgili yeniden inceleme kararı aldı. Türkiye’den bilgi talep etti, özel ve genel önlemlerin neler olduğunu istedi” ifadelerini kullandı.

‘Türkiye tavsiyeleri yerine getirmedi’

Türkiye’nin o dönemde konuya dair herhangi bir adım atmayacağını ifade ettiğine işaret eden Öztürk Türkdoğan devamla şunları kaydetti:

“2021 yılında Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi, Türkiye’ye umut hakkının gereğinin yerine getirilmesi noktasında tavsiyelerde bulundu. Türkiye bu tavsiyeleri maalesef yerine getirmedi. Ta ki 2024 yılına kadar yeniden bir inceleme yapılmadı. 2024 yılında yeniden sivil toplum örgütlerinin yoğun başvurusu sonucunda tekrar konu Bakanlar Komitesi’nin gündemine geldi ve Bakanlar Komitesi yeniden Türkiye’ye tedbirler alması gerektiğini ifade etti ve özellikle de bu konuda adım atması gerekliliğinin zorunluluk olduğunu bildirdi. Hatta Mart 2025 tarihinde bir ara karar alacağını da ifade etti ve yeniden bir yıl sonra değerlendireceğini belirtti. 

‘Umut Hakkı’nı mutlaka düzenleyin diyor’

Türkiye’nin AİHM kararının gereğini yerine getirmediğini ve Türkiye’nin AİHM kararının ve ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasında 25 yılı dolduran mahpusla ilgili bir değerlendirme mekanizması kurulması yönünde bir yasal düzenleme yapmadığı için derin üzüntü duyduğunu ifade etti. Tabii biz bu kavramı hukukçular olarak eleştiriyoruz. Derin üzüntü duyabilirsiniz ama sizin elinizde mekanizmalar var, araçlar var. Üzüntü duymak yerine Sözleşmenin 46’ncı maddesinin 4’üncü fıkrasını işletebilirsiniz. Yani ihlal prosedürünü işletip dava dosyasını yeniden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne intikal ettirip oradan kararın uygulanmadığına dair bir karar çıkartabilirlerdi ki biliyorsunuz Osman Kavala dosyasında böyle yapılmıştı. Yine Bakanlar Komitesi kararında doğrudan doğruya Adalet Bakanlığı’na çağrı yapıyor ve diyor ki, ‘İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde infaz hukukunda düzenleme yaparken ‘Umut Hakkı’nı mutlaka düzenleyin.’ diyor.

‘Komisyondan yararlanılması açıkça ifade ediliyor’

Bu bir Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi bağlamında bir yükümlülüktür. Bu hatırlatmayı yapıyor. Bakanlar Komitesi ilk defa Türkiye’deki Barış ve Demokratik Toplum sürecine atıf yaparak ki kullandığı terminolojiyi biz beğenmiyoruz. Uluslar hukukta Birleşmiş Milletler uzmanlarının kullandığı terminolojiyi kullanması gerekir. Bu bir çatışma çözüm sürecidir. Türkiye’deki siyasi iktidar çeşitli isimler adlandırabilir. Ama biz bu sürece Barış ve Demokratik Toplum Süreci ismini veriyoruz. Bu süreci hatırlatarak Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’ndan da yararlanılması gerektiğini açık bir şekilde ifade ediyor. Komisyona bir atıf yapıyor Bakanlar Komitesi. Ve daha da önemlisi Bakanlar Komitesi bu konuda milletvekillerinin verdiği yasa tekliflerinin kanunlaşmasını talep ediyor Türkiye’de. 

‘Yasal haklarının kullandırılması konusunda halen sorunlar devam ediyor’ 

Biliyorsunuz DEM Parti Grup Başkanvekilleri ve Parti milletvekilleri geçen yıl 24 Eylül 2024’te Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne ‘Umut Hakkı’nın gereğini yerine getirilmesi noktasında kanun teklifleri vermişlerdi. Bazı yasa maddelerinin kaldırılmasını talep etmişlerdi. O maddeler kaldırılırsa ‘Umut Hakkı’nın gerçekleşmesi önündeki engeller kalkacaktır. Buna atıf yapıyor. Yine Bakanlar Komitesi özellikle diğer önlemlerin alınmasını istiyor. Yani aslında Bakanlar Komitesi diyor ki tecride başvurma, yasal haklarını kullandır’ demek istiyor. Çünkü biliyorsunuz Sayın Öcalan’ın yasal haklarının kullandırılması konusunda halen sorunlar devam ediyor. Yani 6 yıl sonra avukat görüşünün yapılıyor olmasına kimi çevreler seviniyor ama şu soruyu sormak lazım. 6 yıldır avukat görüşü ne için yaptırılıyor? İnfaz Kanunu’nda açık hüküm var. Biz bunu Sayın Adalet Bakanlığı’na ve bakanlık yetkililerine, AK Parti grubuna, MHP grubuna sürekli ifade ettik. İnfaz Kanunundaki haklar tüm mahpuslar için genel haklardır. Herkes için kullanılmalıdır. Yani dolayısıyla buna yeniden atıf yapıyor. Avrupa Konseyi’ndeki benzer iyi ülke örneklerinden yararlanılması gerektiğini ifade ediyor ve bir sonraki incelemeyi de Haziran 2026’da yapacağını, Türkiye’ye Haziran 2026’ya kadar süre veriyor. 

‘Hak hayata geçirilmezse prosedür işletilmelidir’ 

DEM Parti Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu olarak Bakanlar Komitesi’nde beklentimiz şu; umarız önümüzdeki birkaç aylık dönemde ‘Umut Hakkı’nı gerçekten hayata geçiririz hep birlikte. Fakat eğer bu hak hayata geçirilmezse Bakanlar Komitesi’nin yapması gereken prosedür bellidir. Sözleşmenin 46’ncı maddesinin 4’üncü paragrafını işletmektir. Yani ihlal prosedürünün başlatılabilmesi için dosyayı yeniden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne göndermektir. Bu hukuki bir prosedürdür. Bunun yerine getirilmesi gerekir. Bizim Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden beklentimiz var. Bakın Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kurulan komisyonun öncelikle Sayın Öcalan’la bir an önce görüşmesi gerekir. Bunun yöntemini elbette ki Sayın Meclis Başkanı kararlaştırır. Komisyonun kendisi kararlaştırır. Ama bir heyetin mutlaka Sayın Öcalan’la İmralı Adası’nda görüşmesi ya da güvenlik önlemlerinin alınarak Sayın Öcalan’ın Meclis’e getirilip mecliste komisyonla buluşturulmasının sağlanması gerekir. 

‘Süreci başlatan kişi Sayın Öcalan’dır’

Bu süreci başlatan kişi Sayın Öcalan’dır. O halde Meclis komisyonunun Sayın Öcalan’ın görüşlerine başvurması şarttır. Demokratik entegrasyon yasaları konusunda, geçiş dönemi yasaları konusunda, barışın hukukunun oluşturulması anlamında barış yasaları konusunda Sayın Öcalan’ın görüşlerini almak durumundadır. Meclis komisyonu. Öyle yani herkesin görüşlerini aldınız. Bu süreci başlatan baş aktörün, başlatan ana muhatabın bu sürecin baş müzakerecisinin görüşlerini de almak durumundasınız. 

‘Umut Hakkı düzenlemesi daha fazla geciktirilmemeli’ 

Yine Meclis, Meclis’te grubu bulunan partilere, milletvekillerine bizim çağrımız var. DEM Parti olarak biz bu konudaki yasal hazırlıklarımızı yaptık. Hangi kanunlarda ne gibi değişiklikler yapılması gerektiğini ifade ettik. Bununla ilgili kanun tekliflerinin hayata geçirilmesi gerekiyor. Bu kapsamda Umut Hakkı rahatlıkla düzenlenebilir. Bunu daha fazla geciktirilmemesi gerekiyor. Ve elbette ki bizim Grup Başkanvekillerimizin ve milletvekillerimizin verdiği kanun tekliflerinin de yasalaşmasını özellikle talep ediyoruz. Siyasal iktidardan da beklentimiz şu. İnsan Hakları Eylem Planı çerçevesinde infaz hukukunda zaten bir düzenleme yapılması şarttır. Türkiye’nin infaz kanunu eşitsizliklerle doludur. Ayrımcılıklarla doludur. ‘Umut hakkı’ rahatlıkla düzenlenebilir. Özellikle Cumhur İttifakına kendi verdikleri sözü hatırlatıyoruz. 

‘Bütün Ortadoğu’yu ilgilendiren bir süreçtir’

Bakın bir kuşun uçabilmesi için çift kanadının olması gerekir. Tek kanatla kuş uçar mı? Sayın Bahçeli’ye atfen söylüyorum. Bu kuşun bir an önce çift kanatlı olması için de Sayın Öcalan’ın özgürlüğünün sağlanması gerekir. Bu metaforu Sayın Bahçeli sık sık kullanıyor. Biz de hatırlatıyoruz. O halde bir siyasi ittifak kamuoyu önünde bir söz vermişse bu sözün gereğini yerine getirmek durumundadır. Barış ve demokratik toplum süreci hepimizi ilgilendiriyor. Sadece Türkiye’yi de değil, bütün Ortadoğu’yu ilgilendiren bir süreçtir. Milyonlarca insanın, 100 milyonlarca insanın geleceğini ilgilendiren bir konuda gerçekten çok daha ciddi yaklaşmak gerektiğini vurgulamak istiyorum.

‘Umut Hakkını yapamayacağız diyecekleri argüman yoktur’

Elbette ki Sayın Öcalan’ın öncelikle infaz hukukundan kaynaklanan rutin haklarının yerine getirilmesi gerekiyor. Sayın Öcalan’ın Türkiye demokratik kamuoyuyla buluşmasının önündeki engellerin kaldırılması gerekiyor. Avukatlarıyla, ailesiyle, heyetlerle görüşmesinin sağlanması ve bunların rutin hale getirilmesini de özellikle vurguluyoruz. Ama bitirirken gerçekten bu çatışma çözüm sürecini başarmak istiyoruz. Sayın Öcalan bu konuda kararlı bizler de çok kararlıyız. Barışı getirebilmemizin yolu da Sayın Öcalan’ın mutlaka sağlık, güvenlik ve özgürlük koşullarının geçmesinden gerekiyor. Siyasi iktidar bakımından uluslararası hukukun gereği olarak bir meşruiyet var zaten. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi karar vermiş. Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi size tavsiyede bulunuyor. Yani şu anda kamuoyu önünde herhangi bir yetkilinin çıkıp, ‘Ya biz bu ‘Umut Hakkı’nı yapamayız’ diyebilecek tek bir argümanı yok. Mahkeme kararı var. Siyasi organ kararı var. Biz bir an önce ‘Umut Hakkı’nın gerçekleşmesi noktasında siyasi iktidarın, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin, bu konuda sorumlu olan herkesin adım atması gerektiğini ifade etmek istiyoruz.”

Kaynak: MA

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

İSİG raporu: En az 72 çocuk işçi yaşamını yitirdi

Sonraki Haber

‘Amed Barış Buluşmaları’ düzenlenecek

Sonraki Haber
‘Amed Barış Buluşmaları’ düzenlenecek

'Amed Barış Buluşmaları' düzenlenecek

SON HABERLER

Göbeklitepe’de duvara yerleştirilmiş insan heykeli bulundu

Göbeklitepe’de duvara yerleştirilmiş insan heykeli bulundu

Yazar: Bedri Adanır
19 Eylül 2025

Yemen’de Aftihan el-Meşheri’nin katledilmesi protesto edildi

Yemen’de Aftihan el-Meşheri’nin katledilmesi protesto edildi

Yazar: Bedri Adanır
19 Eylül 2025

Okulda saldırı: 2 öğretmen yaralandı

Okulda saldırı: 2 öğretmen yaralandı

Yazar: Özge Kar
19 Eylül 2025

Abdullah Öcalan’ın mesajı tutsak kadınlara gönderildi

Abdullah Öcalan’ın mesajı tutsak kadınlara gönderildi

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
19 Eylül 2025

Halk toplantısında ‘Ekoloji Meclisi’ kurma kararı

Halk toplantısında ‘Ekoloji Meclisi’ kurma kararı

Yazar: Heval Elçi
19 Eylül 2025

Gazze’de açlıktan ölenlerin sayısı 404’e çıktı

İsrail’den Gazze tehdidi: Saldırıları yoğunlaştıracağız, kentti terk edin

Yazar: Bedri Adanır
19 Eylül 2025

Sudan’da mülteci kampına dron saldırısı: 75 kişi öldü

Sudan’da mülteci kampına dron saldırısı: 75 kişi öldü

Yazar: Bedri Adanır
19 Eylül 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır