Dêrsim, fuhuş ağını ifşa eden B.T.’nin ifadelerinin ardından konuşan Dêrsim Kadın Platformu üyesi Nurşat Yeşil, özel savaş politikalarına karşı toplumsal mücadelenin önemine işaret etti
Kürdistan’da özel savaş politikaları kapsamında çok sayıda kadın ya da çocuk uyuşturucu ve fuhuş ağına sürükleniyor. Söz konusu ağın yaygınlaşmaya başladığı kentlerden biri olan Dêrsim’de bazı çetelerin, dijital medya hesaplarında yapılan paylaşımlar sonucu açığa çıktı. Fuhuşa sürüklenen kadınlardan biri olan B.T., 20 Kasım’da içerisine düştüğü ağı Tunceli Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunarak ifşa etti. B.T., maruz bırakıldığı fuhuş çetesinin kendisine yaşattıklarını, suç duyurusunda anlattı.
Konuya dair konuşan Dêrsim Kadın Platformu üyesi Nurşat Yeşil, fuhuş, uyuşturucu ve çetelerin ülke genelinde arttığına dikkat çekti.
Nurşat Yeşil, şunları söyledi:
“Dêrsim’e gelirsek, son 10 yıldır aslında sürekli fuhuş olayını dillendiriyoruz. Ve özellikle üniversite öğrencilerine yapılan taciz ya da bu fuhuş çetesinin üniversite ayağıyla ilgili bizler kadın platformu olarak 10 yıldır çeşitli alanlarda görüşlerimizi dile getirdik. Ama şöyle de bir şey vardı; bize ve baroya başvuran bu kadınlar, çete üyelerin baskıları ve ailelerinden çekindikleri için olayı hukuki boyuta taşımayı cesaret edemediler.”
Suç duyurusuna rağmen olayların üzerinin kapatıldığını hatırlatan Nurşat Yeşil, “Bundan sonraki süreçte cezasızlık politikası olmamalı. Bunlarla işbirliği yapan ve bunları koruyanların cezalandırılmasını umuyoruz” diye belirtti.
‘Kamu görevlileri korunuyor’
Kürdistan’ın birçok kentinde özel savaş politikalarıyla hareket edildiğini söyleyen Nurşat Yeşil, “Bu olaylara baktığımızda da göze çarpan mutlaka bir kamu görevlisinin olduğu oluyor. Kamuda koruyan birileri olmasa bunlar fuhuş çetesi haline gelmez. Bunu yapanlar elbette ki birileri tarafından korunuyor, ortak olarak da bu işi yürütüyorlar” ifadelerini kullandı.
Örgütlü mücadele vurgusu
Nurşat Yeşil, bu çetelerden korunmanın en iyi yönteminin toplumla birlikte yapılacak örgütlü bir mücadeleden geçtiğini dile getirerek, şunları belirtti:
“90’lı yıllarda burada adli vaka bulamazdık. Ama şimdiye baktığımızda günde kaç tane silahlı olaylar, kavgalar oluyor. Dêrsim’in bütün kurumlarının bir araya gelip ciddi bir şekilde bu konuyu konuşup halka gitmesi-gitmemiz gerekiyor. Bu sadece platformlarla, devrimci demokrat örgütlerle yapabileceğimiz bir şey değil, halka gideceğiz. Ayrıca aileler faktörü de önemli bir yerde duruyor. Geleceğimizi ancak toplumla iş birliği yaparak çetelerden kurtarabiliriz.”
Haber: Sema Turan-Pelşin Çetinkaya / JINNEWS









