PYD Eşbaşkanlık Konseyi üyesi Foza Yûsif, yapılan anlaşmanın bütün halkları ve inançları kapsadığına işaret ederek, tüm halkların anayasada yer alması gerektiğini ifade etti
Suriye Demokratik Güçleri (QSD) Genel Komutanı Mazlum Ebdî ile Suriye Geçici Hükümeti Cumhurbaşkanı Ehmed eş-Şara, 10 Ocak’ta önemi bir anlaşma imzaladı. 8 maddelik anlaşmada, Kürtlerin tüm haklarının anayasal güvenceye alınacağı vurgulandı. Ayrıca dini ve etnik kökenlerine bakılmaksızın tüm Suriyelilerin temsil ve katılım haklarının garantiye alınacağı kaydedildi.
Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eşbaşkanlık Komitesi üyesi Foza Yûsif, anlaşmayla temel prensiplerin ortaya konulduğunu söyledi. Foza Yûsif, “Bir kez daha sorunlarımızı diyalogla çözmemiz ve inkar politikalarını terk etmemiz gerektiği ortaya çıktı” dedi. Foza Yûsif, anlaşmadaki maddelerin hayata geçirilmesinin önümüzdeki günlerde oluşturulacak komitelerin çalışmasına bağlı olduğuna dikkati çekti.
Anayasanın önemi
Foza Yûsif, “Kürt toplumu Suriye devletinin yerli bir topluluğudur ve Suriye devleti onun vatandaşlık hakkını ve tüm anayasal haklarını garanti altına almaktadır” maddesine işaret ederek, “Bu madde bugüne kadar Baas rejimi tarafından inkar edilen Kürtlerin varlığının kabul edilmesi anlamına geliyor. Kimlik meselesi ilerleyen günlerde yapılacak anayasa çalışmasından ele alınacak ve anayasada yer alacak. Sadece Kürtler değil, kimlikleri yok sayılan bütün halklar anayasada koruma altına alınmalı” diye konuştu.
Efrîn, Serêkanîyê ve Girê Sipî’nin durumu
Türkiye ve bağlı paramiliter grupların kontrolündeki Efrîn, Serêkanîyê ve Girê Sipî gibi kentlerin sakinlerinin yerlerine geri dönmesi gerektiğini vurgulayan Foza Yûsif, “Halkların güvenli bir şekilde yerlerine dönmesi için titizlikle çalışmalar yapılıyor. Bu konuda hem Birleşmiş Milletler (BM) hem de Şam hükümeti ile görüşmelerimiz var. Halklar doğdukları topraklara geri dönmeli” dedi.
Kimse dışarda kalmayacak
Farklı halklar ve inançlara dair maddeyi de değerlendiren Foza Yûsif, “Anlaşmanın bir maddesi tüm Suriyelilerin dini ve etnik kökenlerine bakılmaksızın siyasi sürece ve tüm devlet kurumlarına yetki ve sorumluluk temelinde temsil ve katılım haklarının garantiye alınmasıyla ilgili. Bu madde, bütün halkların ilerleyen günlerde yaşanacak gelişmelere direk katılacaklarının garantisi. Aleviler de bu toprakların asli bir unsuru. Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşayan halkların ve yönetim yaşanan katliamlara dair duruşu gayet nettir. Onbinlerce kişi bu katliamı kınadı. Hiç kimse çözümün dışında bırakılmayacak” diye konuştu.
Çağrının önemi
Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısı”nın Kuzey ve Doğu Suriye’de yaşanan gelişmelere etkisinin büyük olduğuna söyleyen Foza Yûsif, “Yapılan çağrı yeni yüzyılın yol haritasını belirliyor. Şiddet ve savaş siyasetinde ısrar edenin kesinlikle kaybedeceği bir gerçek. Önderliğin (Öcalan) çağrısı herkese ‘demokratik yöntemlerle sorunlarınızı çözün’ çağrısıdır. Önderliğin çağrısı demokratik siyaset önünde var olan tıkanıklıkları açtı. Çağrı, bütün güçleri politikalarını değiştirmeye zorladı” ifadelerini kullandı.
Haber: Emrullah Acar / MA
