• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
21 Kasım 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Ahmet Güneş

Hayata çalışmak

21 Kasım 2025 Cuma - 23:00
Kategori: Ahmet Güneş, Yazarlar
Hassasiyet mi dediniz?

Çağrılan gazaplar var, çağrılmadan gelen neşeler var. Dünyanın kesişim yerleri var, kestiği ve böldüğü ve sonra tartıp yeniden pay ettiği yerleri var. İnsanın bir yerden başka bir yere gitme randevusu vardı. Gitmenin yol açan bir hüneri vardı, efsane miydi, rivayet miydi, fesatlık mıydı bilemeyiz; belki de gerçeği ıskalamış bir tahmindi.

Mucizeler zamanlarla yarışıyor, evveller kendine iyi bakmaktan yoruluyor ve her şeye rağmen dünya dönüyor. Zaten insanlar da dünya gibi dönüp kayboluyor, güneş gibi, yıldız gibi, ay gibi, bulutlar gibi ve rüzgarlar esiyor. Renkler değişerek geceyle ve gündüzle bölünüyor. Hayat her iki yerde de başlıyor.

Hırsız bir bahar renklerimizi değiştirdi. Seslerin çıkıp gitmesi ve yankısını bırakması, sersem yönlerin kılavuzluğu, enkazların manzarası ve bulutların bakışları terk etmesi. Peş peşe birer mayın gibi insanın yanında ve yöresinde patlıyor umutlar. Tekinsiz yarınların gölgesi, bugüne karabasanlar öğretiyor, ders veriyor ve yaşatıyor.

Hayatsız, sevdasız, özlemsiz, çöl gibi bir takvim, yapraklar düşüyor ve zaman kayboluyor. Bataklıkları var dünyanın, batanları ve batmayı isteyenleri. Önlemler var hayatın orta yerinde, insanın insana tedbiri de var. Vaktinde olmayan, vakitsiz anılıyor bir yerlerde ve art arda. Unutulmayanın ağırlığı, unutulanın hafifliği insanın dengesini kaybediyor ve yalpalıyor insan, tökezliyor sallanan bir gemi gibi.

İhtiyatlı hayaller, imtiyazlı hüzünler, dünden kalan rüyaların yarınları götüren karabasanları, hepsi tek tek ve ısrarla geliyor insanın üstüne ve uykularına. Geleceğe uğramayan mutluluk, geçmişten intikam alan anların zorbalığı, tesadüflerin çirkefliği sırasını bozmadan geliyor.

Sırasına küsen kaideler var, sırasından düşenler de var. Her adımın bir zaruriyeti ve zahmeti olabilir, voltası da ve kaçması da. İnsan gitmekle kendini meşhur eden bir varlıktır, dünya tanır. Bazı düzenler kendi kendinin kuralsızı olur. Metamorfoz herkesin başına gelebilecek bir şeydir ve şükür ki var.

Basamaklar, kayalar, oyuklar, çukurlar, çıkıntılar, kökler, dalgalar, trabzanlar, duvarlar, aşklar, yalnızlıklar, ayrılıklar, bedenler, boşluklar, mezarlar, eşyalar, insanlar ve daha birçok şey; hepsi insanı ayakta bırakır ve ayağa kaldırır.

İnsanın ardı peşini bırakmıyor. Güneş ve gölge, çocukluktan her anın içine kadar bir bulut ya da bir yıldız. İnsan bazen yıldızının ve güneşinin peşinden koşuyor. Gitmeler, dönmeler, yerinde saymalar, yerini sevmeler ve yersizliğinin balkonunda oturmalar; adımlar yaklaştırıyor ve yakınlaştırıyor. Çünkü insan eylemdir ve eylem yapmaktan vazgeçmez.

Sanrıları var hayatın, nefes almanın ve sabırla çalışmanın. Hatırlamanın ve hayıflanmanın dağları ve uçurumları var. İnsan bazen yolda yürür, bazen de yoldan kaçıp yeni bir yol bulur. Giden insan, çukurunu arayan şelaleler, denizini arayan kum, taşını arayan dağ ve kıyısına hasret kalan okyanus.

Serzenişlerin hatıraları ve hayalleri var, dünyayı da yaşamı da yeniden görür.

Haftanın kitap önerisi: Alejandro Zambra, Bonzai / Çeviren: Çiğdem Öztürk, Notos Kitap

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Yeniden entegrasyon süreci: Öneriler, modeller – II

Sonraki Haber

Vatandaşlık ücreti sosyal yıkımı önler mi?

Sonraki Haber
45 yıllık darbe rejimine mahkûm muyuz?

Vatandaşlık ücreti sosyal yıkımı önler mi?

SON HABERLER

İspanya’da kömür madeninde göçük: 3 işçi toprak altında kaldı

İspanya’da kömür madeninde göçük: 3 işçi toprak altında kaldı

Yazar: Yeni Yaşam
21 Kasım 2025

45 yıllık darbe rejimine mahkûm muyuz?

Vatandaşlık ücreti sosyal yıkımı önler mi?

Yazar: Heval Elçi
21 Kasım 2025

Hassasiyet mi dediniz?

Hayata çalışmak

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
21 Kasım 2025

Yeniden entegrasyon süreci: Öneriler, modeller – II

Yeniden entegrasyon süreci: Öneriler, modeller – II

Yazar: Heval Elçi
21 Kasım 2025

Sosyalizm ve komünal toplum

Sosyalizm ve komünal toplum

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
21 Kasım 2025

Süreç ve HDK davasında adalet arayışı

İkinci aşama ya da kritik eşik

Yazar: Heval Elçi
21 Kasım 2025

Humus’ta kaçırılan Alevi gençler katledildi

Humus’ta kaçırılan Alevi gençler katledildi

Yazar: Yeni Yaşam
21 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır