• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
4 Haziran 2025 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Ahmet Güneş

Kıran an

23 Nisan 2021 Cuma - 10:01
Kategori: Ahmet Güneş, Yazarlar
Vardı ve varılacaktı

Ahmet Güneş

Hayallerimiz kayıp bir beste gibi kafamızın içinde dolanıyor. Ritmini bulmuşuz, sesini duymuşuz, benzer bir nota nereden gelirse hatırlarız. Bu hatırlama alıp götürdüğü gibi bir şeyleri çağırır. Her şeyden uzaklaşıp, anın içine uzun bir parantez açıp unutmadıklarımızı yazarız. Burada, bu anda neden durduğumuzun mirası. Miras yüktür de biraz.

Hızlı ve aniden olmasını isteriz bazı şeyleri. Yılların sabrı kül olur. Yangın çıkmıştır çünkü ve o alevler her yeri yakıyordur. Birden o yakılan yer bir tablonun içine hapsolur, tablo oturduğumuz yerde, baktığımız duvarda asılı kalır. Bakar bakar korkarız. Korkumuz geçmez bir türlü. Oradan da çıkarız, en yakın uzağa; sokağa çıkarız. Sokaktan görürüz duvarı ve asılı tabloyu. Denilir ki kaybetmenin resmi her taraftan görülür. Yine denilir ki kazanmanın ve yitirmenin resmine mesafe yetişmez, çaresiz kalır. Anın içinde ve mekânın gizinde gösterir kendini.

Mevsim değişir, toprak dirilir, çiçekler renklerini hatırlar. Dünya döndükçe bu devam eden bir ritimdir. Evet, doğanın bir ritmi var. Ertelemelerin bir zamanı var. Ne olursa olsun unutmadıklarımız var. Her düşüncenin hizasında, aynı kulvarda bizimle beraber yarışır varmak istediğimiz yere.

An ve anılar arasında denge var mı? An ve anılar arasında mesafe ne kadar? Sen kim zaman? Belki de budur zaman. Birbirine eşlik edenlerin birbirinden gizlediği bir şirk koşma varmış. Sır veya anlam değil. En uzağın yanı başımızda olduğu gerçeği kıstırıldığımız bir köşede bizi yakalar ya, kurtarır da o sıkışmışlığın içinden.

Bir hatırlama yeter kar boran içinde terlediğimiz bir yokuşta yürümeyi. Güneş en tepedeyken üşütmeyi hatırlatıp ürpertir çok eskide kalmış bir patikada yürüdüğün yolu. Karmaşık duygular değil, karıştırılmayan haller. Birbirine karışınca bazı şeyler, asla ilişmeyen o duygunun gölgesinde dinleniriz. Günler, aylar ve mevsimler durduğumuz yeri değiştirip dürter bir gün.

Sığınacağız öfkeye. Sarılacağız hayallere. Sığmayacağız düzene. Tek tek ya da hepsi birden. Gelecek ve götürecek. Dans ve zikir gibi birbirine en yakın ritmin esinlediği, burada, bu dünyada olmayan ama kafamızın içindeki o uzamda kendimize yer açacağız. Gözümüzü açınca da aynı yerde ve aynı seslere eşlik edeceğiz. Beden ve zihin birbiriyle hemhal olurken, sırnaşırken sırlar, paylaşırken varılacak bir yere.

Hayat ve hayal aynı yolda farklı adımlar atarken, etrafımıza bakacağız. Doğrusundan şaşan ve dengesini ihlal eden herkes bir taraf ama aynı dünya. Çıldırtan bir ihmal; aynı anın içinde keder ve keyif. İnsanlar farklı, zaman aynı ama duygular birbirine düşman. Bir ağacın yaprakları rüzgâra boyun eğerken, aynı ağacın yaprakları dalına esaret. Giden ve kalan sadece hatırlayacak. Giden ve dönemeyen hep hayal kuracak.

Kırılan anlar olduğu gibi kıran mevsimler var. Hatırlamayı uzağa sürgün eden, unutmayı kanıksatan. O anlar, bir gün gelip yakasından tutar insanı ve alıp o günün parantezini kapatır. Kapatacak da. Noktasız bir cümle, slogan olacak bir ıslık yani ritim her daim kendini duyuracak.

Haftanın kitap önerisi: Ingeborg Bachmann, Malina / Çeviren: Ahmet Cemal, Yapı Kredi Yayınları

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Ne güzel şey şu demokrasi

Sonraki Haber

Kurda Rengîn: Dilber Haco

Sonraki Haber
Kurda Rengîn: Dilber Haco

Kurda Rengîn: Dilber Haco

SON HABERLER

Halep’te binler Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için yürüdü

Halep’te binler Abdullah Öcalan’ın özgürlüğü için yürüdü

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

DEM Parti: Kürt sorununun demokratik çözümü paketlere sığdırılamaz

DEM Parti: Kürt sorununun demokratik çözümü paketlere sığdırılamaz

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

CHP’li Tanrıkulu ‘Bu suç duyurusudur’ dedi, kayyımlar araç motorlarını bile sökmüş!

Sezgin Tanrıkulu: AKP beklentileri boşa çıkardı

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

MHP seçilmişler için kanun teklifi verecek

MHP’li Feti Yıldız’dan süreç açıklaması: Hiç kimse bozamaz

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

Dar ve dönemsel çıkarlara takılmamak…

Hasta tutsaklar ve yargı paketinin ahlaki felci   

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

‘Kaypakkaya’laşan Mayıs!

Yoldaş Basavaraju Amar Rahe!

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

Ahmet’e veda

Tersten eşitlenme

Yazar: Yeni Yaşam
4 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır