• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
21 Aralık 2025 Pazar
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Sevr Antlaşması’nın Kürdistan maddesi-Şaban İba

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
10 Ağustos 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

99 yıl önce 10 Ağustos 1920’de imzalanan Sevr Antlaşması ile Ermenilere ve Rumlara “Azınlıklar” statüsü verildi. Kürtlerle ilgili ise karmaşık süreçler içinde sonu belirsiz çözüm yöntemleri uygulanarak Kürt sorunu, emperyalistler ve bölgenin egemen devletleri tarafından çözümsüz halde bırakıldı. Müttefikler arasındaki görüş ayrılıkları, özellikle İngiltere’nin tavrını gelişmelere göre ve süreç içerisinde belirlemesi; Kürtler arasındaki farklılıklar ve Kemalistlerin engelleme çabaları Kürdistan’ın çözümsüzlük politikalarında etkili oldu.

Her şeye karşın Sevr Antlaşması’nın Kürdistan’la ilgili maddeleri Kürtler açısından bazı tarihsel önemde olgular da yarattı. Somutlarsak, a)Kürt sorunu ilk kez uluslararası bir platformda tartışıldı ve tarihsel olarak belgelendi. b)Kürtler ilk kez uluslararası bir platformda kendi ulusal kimlikleri ve temsilcileri ile yer aldı. c)Sevr Antlaşması Kürdistan’ın yeniden bölünmesinin resmi bir belgesi oldu.

Bu bakımdan Antlaşmanın 3. bölümünde “Kürdistan” başlığıyla hazırlanan “Siyasal hükümleri” kapsayan 62, 63 ve 64. maddelerinde tanımlanan unsurları ayrıştırarak bazı vurguları yapabiliriz.

Öngörülen “Kürt özerk bölgesi”, kuzeyde ve daha sonra kararlaştırılacak olan Ermenistan, doğuda İran, güneyde Suriye ile Irak sınırları arasında belirlenen küçük bir alanı kapsıyordu. Wilson tarafından belirlenmiş olan Ermenistan sınırı Bitlis, Şıtak, Muş, Erzincan, Gümüşhane, Tirebolu’yu içine almıştı. Kürtlerle Ermeniler arasında en önemli sorun olan sınır, Ermenistan devletinin kurulması ve ABD’nin mandaterliğini kabul etme koşuluna bağlı hale getirilmişti. Dolayısıyla bu şartlar gerçekleşmediği takdirde ABD Başkanı Wilson tarafından çizilmiş olan ve Kemalistlerin kontrolünde bulunan Ermenistan sınırı içinde kalan yerlerin Kürtlere verilmesi söz konusu değildi.

Güneyde Urfa, Antep, Birecik, Mardin Suriye’ye; Musul vilayeti Irak’a; doğuda Türkiye-İran ile kuzey doğuda Türkiye-Rusya arasında eski sınırlar kabul edilmişti. Güneyde Musul vilayeti Kürdistan sınırları içinde sayılmakla birlikte, ancak bağımsız bir Kürt devleti kurulduğunda ve halkı isterse kendi istekleriyle katılmalarını öngörüyordu. “Kürt özerk bölgesi” ise, Siirt ve Hakkari’yi içine alan son derece küçük bir alanı kapsıyordu.

Bu küçük bölge, “Halkının çoğunluğu Kürt olan bölgeler” olarak tanımlanmış olmasına rağmen, öngörülen şey esas olarak “yerel özerklik” planıydı. Bu plan, Süryani-Keldaniler yanında bölgedeki diğer etnik ve dinsel topluluklar için güvenceleri de içeriyordu. Bu amaçla, İngiliz, Fransız, İtalyan, İran ve Kürt temsilcilerinden oluşan bir Komisyon yerinde incelemelerde bulunarak bir durum tespiti yapacaktı. Yerel özerklik planını hazırlamak için İngiltere, Fransa ve İtalya hükümetlerinin tayin edecekleri üç kişilik bir komisyon kurulacak ve bu komisyon antlaşmanın imzalanmasından itibaren 6 ay içinde çalışmalarına başlayacaktı. Bu komisyon kararlarını oybirliği ile alacak ve herhangi bir anlaşmazlık halinde komisyon üyeleri sorunu kendi hükümetlerine götürecekti.

Antlaşmanın 63.maddesine göre Osmanlı hükümetinin 62.maddede belirtilen komisyonun kararlarına uymasını ve kendisine bildirildikten sonra üç ay içinde benimseyip uygulamakla yükümlü olmasını hükme bağlıyordu. 64. Maddesine göre ise 62. maddede belirlenen bölgede yaşayan Kürtler, antlaşmanın yürürlüğe girmesinden bir yıl içinde bu nüfusun çoğunluğunun Osmanlı devletinden ayrılıp bağımsız bir devlet olmayı kabul etmesi halinde Milletler Cemiyeti’ne başvurabilecekti. Milletler Cemiyeti de Kürtlerin bağımsızlık kazanma yeteneğine sahip olduklarını uygun görmesi halinde kendilerine bağımsızlık verilmesini Osmanlı Devletine tavsiye edebilecekti.

Sevr’de ve Lozan antlaşmalarında Kürdistan’ın bölünmüş sömürge statüsünün devam ettirilmesinde ekili olan iki tutumdan biri, Mondros Mütarekesi’nin çizdiği sınırları kabullenerek kendisini Osmanlı İmparatorluğu’nun yerine ikame eden Kemalist iktidarın gösterdiği siyasi tavırdı. İkincisi, Kürdistan’ın jeostratejik ve jeopolitik öneminden dolayı müttefiklerin ve özellikle İngilizlerin ve Fransızların isteksizliği ve Kürtleri yalnızlaştırma politikalarıydı.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

‘Pazarlık yok’ teranesi

Katliamsız ve soykırımsız bir gelecek için

Yazar: Aziz Oruç
21 Aralık 2025

Aralık ayı Türkiye ve Kürdistan’da can yakan ve önemli siyasal sonuçları olan toplu kıyımlarının yaşandığı bir aydır. Türk devletini yakından...

Ortak olmak istemediğimiz suç işte buydu!

Çocuk emeğini sömürü merkezi: MESEM

Yazar: Aziz Oruç
20 Aralık 2025

Millî Eğitim Bakanlığı’na bağlı Mesleki Eğitim Merkezi (MESEM) öğrencilerinin stajyer olarak çalışırken iş cinayetlerinde yaşamlarını yitirdiklerine dair haberler ardı ardına...

Süreç ve HDK davasında adalet arayışı

Süreç, riskler ve solun sorumluluğu

Yazar: Heval Elçi
20 Aralık 2025

Önemli gelişmeler sürecindeyiz. Bu gelişmeler, 40 yıllık çatışmalı sürecin sona ermesi yönünde umut verici adımlar olarak değerlendiriliyor. Ancak süreç, ikinci...

Uçak kazaları ve iktidar

Yetse de yetmese de…

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

İktidarın, sürecin başından beri sergilediği “mış gibi yapma” hırkasını yavaş yavaş atmaya başladığını söyleyebiliriz. Mehmet Uçum, meclis komisyonuna sunulan AKP...

Öcalan’ın söyledikleri ve hakikatin dili

Sosyalizm ve sınıfta kalanlar

Yazar: Heval Elçi
20 Aralık 2025

Sosyalizm, skolastik mantıkla açıklanabilecek bir ideoloji değil. Sosyalizm eşitliği, özgürlüğü savunan bir yaşam formu. Marx, sosyalizmin çıkış noktası olarak kabul...

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

CHP’nin Raporu: Newroz tatili iyi de, asıl mesele nerede?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

CHP, beklenen komisyon raporunu açıkladı. 53 sayfalık rapor, hemen ilk sayfada da belirtildiği üzere, yaz aylarında kamuoyu ile paylaşılan demokrasi...

Sonraki Haber

Aram Tigran şarkılarıyla anıldı

SON HABERLER

20 yıl sonra Marksistler neden şimdi eleştiriyor?

20 yıl sonra Marksistler neden şimdi eleştiriyor?

Yazar: Heval Elçi
21 Aralık 2025

29 işçi yanarak öldü: Sorumlu bulunamadı!

29 işçi yanarak öldü: Sorumlu bulunamadı!

Yazar: Heval Elçi
21 Aralık 2025

Barışmak, unutmak demek değildir

Barışmak, unutmak demek değildir

Yazar: Heval Elçi
21 Aralık 2025

Hukukta ‘devlet aklı’nın sürekliliği ve demokratik toplum ihtiyacı

Hukukta ‘devlet aklı’nın sürekliliği ve demokratik toplum ihtiyacı

Yazar: Heval Elçi
21 Aralık 2025

Çocuk istismarına yatırımın fotoğrafı

Çocuk istismarına yatırımın fotoğrafı

Yazar: Heval Elçi
21 Aralık 2025

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Jin Dergi’nin yeni sayısı yayında

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
21 Aralık 2025

‘Pazarlık yok’ teranesi

Katliamsız ve soykırımsız bir gelecek için

Yazar: Aziz Oruç
21 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır