CNN’de sözü kesilerek yayından alınan ve Pegasus tarafından işten çıkarılan pilot Bahadır Altan, ülkedeki rant kaygısının bilimsel çalışmaları geride bıraktığını belirterek, ‘Suçlu aramayalım. Sistemin bütününü tartışalım’ dedi
Sabiha Gökçen Havalimanı’nda Pegasus’a ait yolcu uçağının pistten çıkması sonucu 3 kişinin öldüğü, 179 kişinin yaralandığı uçak kazası sonrası bağlandığı CNN Türk’te eleştirel değerlendirmeleri nedeniyle sözü kesilerek yayından alınan, dün ise çalıştığı aynı havayolu şirketi tarafından iş akdi feshedilen eğitmen kaptan pilot Bahadır Altan, Mezopotamya Ajansı’ndan İdris Sayılğan’a konuştu.
Eski bir savaş pilotu olan Aslan, şimdiler de aktif olarak insan hakları savunuculuğu yapıyor. Altan, “Bu ülke freni patlamış bir kamyon gibi” benzetmesini yineleyerek , ülkedeki rant kaygısının bilimsel çalışmaları geride bıraktığını belirtti.
Altan, uçak kazasından olası yeni kazalara, İstanbul Havalimanı’nın yarattığı sorunlardan siyasi iklime kadar birçok konuda değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin en büyük sıkıntısının büyük kazalar olduktan sonra sorunların konuşulmaya başlanması olduğunu ifade eden Altan, “Kaza olmadan kaza olmaması için ne tür tedbirler alınmalı onu konuşmalıyız. Biz hep kazanın neden olduğuna odaklanıyoruz. Bundan ders çıkartan bir mantıkla da yaklaşmıyoruz. Suçlu arayan bir mantıkla yaklaşılıyoruz. Bundan dolayı kazalardan ders alınmıyor. Aynı kazayı tekrardan yaşıyoruz” dedi.
‘Sistemin bütününü tartışalım’
Sabiha Gökçen’de yaşanan kazaya ilişkin çok yönlü araştırma yapılması sonrasında bir kanaate varılması gerektiğini söyleyen Altan, “2004 yılında Antep’te, Türk Hava Yolları’nın bir uçağı benzer bir havada arka rüzgarla sert bir iniş yaptı ve pistin dışına çıktı. Ancak Sabiha Gökçen’de pist bittikten sonra 30 metrelik bir çukur var ve uçak çukura düşüp burnunu vurduğu zaman hasar gördü. Yaşamlarını yitirenler ve yaralananlar oldu. Yani inişinde olmadı, çıkışında oldu. Pilottan kaynaklı hatalar varsa bunları konuşmak lazım. Hatalar varsa hataları hazırlayan etkenleri konuşmak lazım. Ama bunlar yerine biz bir suçlu arıyoruz. Antep’te yaşanan kazada kaptan suçlu ilan edilmişti. Gelecek gün ve yıllarda benzer kazaları yaşamamak için ne olur suçlu aramayalım. Bu hataları hazırlayan sistemin bütününü tartışalım” diye konuştu.
‘İstanbul Havalimanı, Türkiye’ye yapılan bir kötülüktür’
Altan, şöyle devam etti: “İstanbul Havalimanı, İstanbul’a ve Türkiye’ye yapılan bir kötülük. Çünkü oraya, o istikamete yaptığınız o pistlerle Atatürk Havalimanı’nı kapatıyorsunuz. Dünyanın 5’inci havalimanını kapatmaya yol açacak bir inşaat, bu ülkenin kaynaklarını tüketmektir. Bu kazanın üzerinde bile payı var. Neden, kuzeye doğru iniş kalkış İstanbul Havalimanı’nda tek yönlü? Kuzey güney, çapraz bir pist yok. Örneğin Atatürk Havalimanı’nda aynı Sabiha Gökçen’deki piste paralel 06-2/4 pisti vardır çapraz. Böyle rüzgârlarda ikisi de aynı şekilde paralel çalışarak ikisi de yön değiştirdiğinde trafik de buna uygun olarak yönetilebilirdi. Ama burada İstanbul Havalimanı’nda kuzeye doğru iniş kalkış devam ederken Sabiha Gökçen’de güneye batıya olması gerekirken, 2/4’e göre olması gerekirken iniş kalkışı yapamıyorsunuz. Çünkü kuzeye yaklaşan trafikler Sabiha Gökçen’den kalkan uçakla kesişiyor. Bunu engellemek için 06’ya kuzey ise bu da kuzey doğuya inişi zorlayan bir mantık var. İki kesimden işlemesi gereken trafiği bir elden yapıyorlar. Böyle bir hata var. Ya İstanbul Havalimanı’nın bu kazada da payı var. Kazaları pilot yaptı diyerek, kestirilip atılamaz.”
‘Ders çıkarmak lazım’
Altan, ‘İlk önce yer seçildi, ondan sonra etütler yapıldı. Yer seçimine göre rant hesapları yapılıp araziler kapatıldı. Kanal İstanbul Projesi’nde de aynı anlayışı görüyoruz. Arazileri kimin aldığına bakarsak, hangi işin nasıl yapıldığını anlarız. İstanbul Havalimanı için uzmanlar meteorolojik açıdan sorunlu olduğu uyarılarını yaptılar. Ama pistler yapıldıktan sonra rüzgar etüdü istendiği ortaya çıktı. Dersler çıkarıp tedbirler almak lazım. Büyük kazalara yol açabilecek eksiklikleri gidermek lazım. Diğer kazalar bu açıdan çok önemli bir veridir. Potansiyel büyük kazaların habercisidir” ifadelerinde bulundu.
‘CNN konuşmamı kesti ama sesimi kesemez’
Bağlandığı CNN Türk yayınında yaptığı değerlendirmeler nedeniyle yayından alınmasına da değinen Altan, “Ben kırk yıllık havacıyım dolayısıyla bildiklerimi anlatmam gerekiyor. Bu bir sorumluluk. Devlete bağlı sivil havacılık kurumları özerk olmadığı için siyasi otoritenin emrinde davranıyorlar. Atamalara raporlara her şeye siyaset damgasını vuruyor maalesef. CNN Türk yayınında ‘Burada bir duralım’ dedim. Çünkü bu ülke freni patlamış bir kamyon gibi. Bir gün çığ düşüyor onları kurtarmaya gidenler çığ altında kalıyor, trafik kazalarında, iş cinayetlerinde birinciyiz. Bu ülkede yanlış giden bir şeyler var. Sınırlarımızda çatışmalar sürüyor sürekli, onu da bırakıp deniz aşırı ülkelere silahlar gönderiyor bu ülke. İşte ‘freni patlamış kamyon gibi’ dememin sebebi bu. Biz bunların hepsini bir kenara bırakıp iki denizi birleştiren kanal projeleri yapıyoruz. Milyarlarca parayı buraya gömeceğiz. Halbuki bir duralım dememin sebebi o. İşte Sabiha Gökçen Havalimanı’na 6 yıldır yapılamayan ikinci pist var. Ama ondan sonra İstanbul Havalimanı siyasal iktidarın sıkıştırmasıyla kısa sürede 60’ın üzerinde işçinin canına mal olacak bir acelecilikle bitirildi. CNN Türk ilk bağlandığım kanaldı, kesti benim konuşmamı. Ama sesimi kesemedi. Bizim meslekte insanlar kolay kolay konuşmaz bu da ülkenin anti demokratik bir anlayışa sahip olduğunu gösteriyor. Çünkü konuşursanız işinizden olursunuz. CNN Türk’teki konuşmamda dolayı troller tarafından hedef gösterildim” diye aktardı.
Altan, ‘Televizyonlarda havacılıkla ilgisi olmayan kişiler ‘havacılık uzmanı’ diye çıkarılıp konuşturuluyor. Yanlış bilgileri engellemek için katıldım. Havacılığın bütün kurumlarında bulundum. Sorumluluklarım gereği katıldım. Kırk yıldan fazla zamandır bu işi yapıyorum” diye konuştu.
‘İyi ki THY’den atılmışım!’
Önceki yıllarda da benzer durumlarda sözünü sakınmadığına dikkat çeken Altan, “2007 ve 2009 yıllarında yaşanan kazalarda da sözümü sakınmadığım için THY’de işten atıldım. İyi ki de atılmışım. Hiç gocunmuyorum. Susmak yerine bence bunu tercih etmek lazım. Bu konuda daha fazla konuşsaydım, belki biraz daha anlatsaydım ya da daha çok çalışıp tedbirlerini alabilseydik belki de bu kazayı önlerdik. Bir insanın bile hayatını kurtarmak için bile bence bir ömür çalışmak çok önemli. O yüzden hakikat gerçeğin kendisidir. İşten çıkarılmasına ilişkin ise Aslan, ‘Bunlar beni susturmaya yetmez. Bu karanlığa teslim olmayacağım. Sözümü söylemeye devam edeceğim” dedi.