• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
19 Haziran 2025 Perşembe
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Editörün Seçtikleri

DİAYDER davasında 16 kişiye hapis cezası verildi

25 Ekim 2024 Cuma - 17:58
Kategori: Editörün Seçtikleri, Güncel
DİAYDER davasında 16 kişiye hapis cezası verildi

Kürtçe hutbe ve vaaz verdikleri gerekçesiyle DİAYDER üyeleri hakkında açılan davada, 12 kişiye 6 yıl 3 ay, 4 kişiye 7 yıl 6 ay ceza verildi

Kimlik tespitiyle başlayan duruşmada, savunma için ilk olarak söz verilen yargılanan Ali Fuat Hatip, “Savcı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde (İBB) çalışmış Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile işten atıldığımı yazmış. Ben İBB’ye tazminat davası açtım ve kazandım. Dolayısıyla hakkım kişisel olarak net, somut bir delil yok” diyerek, beraat talebinde bulundu.

‘Taziyelere gitmemiz suç yapılmış’

Ardından konuşan Hasan Karahan, “Ben bir din adamıyım ama ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla yargılanıyorum. Allah Kur’an’da, ‘İnsanın ağzından çıkan her kelimeyi Melekler kaydeder’ diyor. Bizim de yaptıklarımız kaydedildi. Ben sadece dine uygun çalışmalar yaptım. Ben 40 yaşıma kadar dini eğitimler aldım, hala alıyorum. DİAYDER yasal bir dernek. Biz de fikirlerimizi tartışmak için oraya gidiyorduk. Taziyelere gitmemiz bile suçlama konusu yapılmış. Ben imamım doğal olarak herkesin taziyesine giderim” ifadelerini kullandı.

‘1968’den bugüne tartışılan olgular aynı’

İddia makamının mütalaasına katılmadıklarını belirten Ekrem Baran’ın avukatı Fırat Epözdemir, “Dayım Şakir Epözdemir, 1968’de yargılandığı dava dosyasına çok kapsamlı bir savunma gönderiyor. Bu savunmayı kitap haline getirdi. O savunmanın en önemli özelliği, o döneme kadar o savunmada Kürdistan kelimesinden bahsedilmemiştir. O yüzden o ilk örnektir. O savunmada dahi bugün tartıştığımız olgular tartışılmıştır. Bugün dahi 21. yüzyılda bu tartışmaları yürütüyorsak, Kürdistan ya da Kürtçe ile ilgili bir arpa boyu yol gitmediğimizdendir,” dedi. Ülkede İstiklal Mahkemeleri ve Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kurulduğunu belirten Epözdemir, bunların çözüm olmadığını vurguladı. Epözdemir, “Çözüm Kürtleri düşüncelerinden dolayı yargılamaktan geçmez, mümkün değil. Hiçbir hakim ya da savcı, ‘Devlet ne der ise onu yaparım’ dememeli. Ama özellikle siyasi davalarda bu sıklıkça yaşanmakta. Bu davaya bu şekilde yaklaşılmamalı” diye belirtti.

‘Dosya niyet okuma üzerine hazırlanmış’

Bir kısım avukatı Bedirhan Sarsılmaz ise somut deliller olmadığını ve iddianamenin iade edilmesi gerektiğini belirtti. Sarsılmaz, “Kayyım protestolarına katılım bile ‘örgüte yardım’ olarak değerlendirilmiş. Dosya ciddi bir niyet okuma üzerine hazırlanmış. Mütalaada kopyalanıp yapıştırılmış. Mütalaada, dernek dergisinin bulunduğu suç sayılmış. Ama dergi suçlama konusu yapılacak bir dergi değil. Çünkü yasak değil. Müvekkilimin Suruç’a gittiği ve orada Kobanê için kurulan çadırlarda bulunduğu kaydedilmiş. Evet, müvekkiller gittiğini kabul etti. Ama o dönem Kobanê’de yaşanan katliamlara ilişkin tepki göstermeye gitmiş. Dinle açıklamak gerekirse İslam dininde insanların dünyadaki emellerine bakılır, yani fiillerine. Biz müvekkillerimizin emellerine baktığımızda herhangi bir suç görmüyoruz. Fiilleri tamamen demokratik ve ifade özgürlüğü kapsamındadır. Bu açıdan beraat talebinde bulunuyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Savaş karşıtı olmak suç sayılmış’

Bir kısım avukatı Baran Çelik ise savunmasında, “Müvekkilimin iddianamede, ‘savaş karşıtı’, ‘DİAYDER üyesi olmak’ suçlama konusu yapılmış. Bu ucube bir dosya. Telefon görüşmelerine ‘örgüt üyeleriyle konuşmak’ denilmiş. Ülkenin yarısının ‘örgüt üyesi’ iddiasıyla soruşturması var. İddianamede, ‘Operasyonlar devam ederken, savaş karşıtı eylemlere katıldı’ denilmiş. Buradaki herkes savaş karşıtıdır. Bu saçmalıktır. Ama mesele savaş devam ederken, savaşa karşıtı olmaktır. Ama asıl olan savaş devam ederken, savaş karşıtı olmak gerekir. Bu açıklamalara katılmak suç değildir, bu suç saymak etik de değildir” şeklinde konuştu.

‘Bu dosya siyasi’

Derneğin ihtiyaçtan kaynaklı oluşturulduğunu belirten Çelik, “Müvekkiller, aslında DİAYDER üyesi olduğu için suçlanıyor. Derneğe yardım edenler de ‘örgüte yardım’ ettiği iddiası var. Peki, derneğin örgütün kurumu olduğu nasıl anlaşılıyor, diye bakalım. Toplanılan paraların örgüte aktarıldığı iddiası var.  Yine yardım kartlarının dağıtılması var. Bu dosya gerçekten de suç ortaya çıkarılan bir şey yok. Siyasi bir davadır çünkü biz her şeyi basından öğrendik. Bu bile siyasi olduğunu gösteriyor. Ayrıca savcı ‘jîyan, ciwan’ gibi kelimeleri iddianameye eklemiş ve demiş ki, ‘Bu kelimeler normalde Kürtçe de yok ama örgüt bu kelimeleri uydurmuş. Bu adamlar da bu kelimeleri kullanmış. Bu yüzden örgüt üyesidir’ demiş. Savcıya sorduk Kürtçe bilmediğini söyledi. Ama bu kelimelerin Kürtçeyi tam olarak bilenlerin kullandığını biliyoruz. Bütün bunlar değerlendirildiğinde müvekkillerin beraat edilmesi gerektiğini belirtmek isterim” diye konuştu.

Avukatın gözaltına alınmasına tepki

Ali Fuat Hatip’in avukatı Emrah Baran, “Meslektaşımız Avukat Bedirhan Sarsılmaz, salondan çıkarılarak gözaltına alındı. Buralar bizim iş yerlerimiz. İş yerlerimizde gözaltına alınmayı kabul etmiyoruz. Avukat arkadaşımız hemen burada yukarı çıkıp savcılığa ifade verebilirdi” diyerek sözlerine başladı. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Eş Genel Başkanı Serhat Çakmak, şöyle konuştu: “Sabah arkadaşımız gözaltına alındı ancak buna rağmen geldi burada savunmasını yaptı. Buradaki müvekkiller de siz nasıl bir karar verirseniz verin yine bu görevlerini yapacaklardır. İki gün önce Ankara’da tasvip etmeyeceğimiz bir olay yaşandı. Ve hemen ardından Türkiye’nin çeşitli yerlerinde çok sayıda kişi gözaltına alındı. Bu gözaltına alınanların suçu olabilir mi? Gözaltına alınanların Ankara’daki olayla ilgisi yok. Sabah gözaltına alınan arkadaşımız da yüksek ihtimalle savunmasını yaptığı birinin telefon konuşması yüzünden gözaltına alınmıştır.”

‘Herkesin tek tek siciline bakamayız’

Davanın siyasi olduğunu belirten Baran, “İddianamenin temelinde DİAYDER’in KCK’nin İnançlar Komitesi’ne bağlı olduğu iddia ediliyor. Bu dava Diyarbakır’da gizli tanık Padişah’ın ifadesinin alınmasıyla başlıyor. Ancak tanıdığı dinledik. Tanık Diyarbakır’da bulunan Din Adamları Derneği ile karıştırdığını gördük. Padişah, ‘Ben dernek yöneticilerinin örgütten emir alıp almadıklarını bilmiyorum,’ dedi. Yine İBB’nin verdiği yardım kartları da suçlama konusu yapıldı. Ayrıca iddianamede ‘örgüt üyeleriyle konuştukları’ iddia edilmiş. Adalet Bakanlığı 1 milyon 768 bin kişinin ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla haklarında soruşturma yapıldığını söylüyor. Bunların ailesini de göz önünde bulundurduğumuzda milyonlarca insan oluyor. Herkesin tek tek siciline bakamayız. DİAYDER’in KCK altında bulunduğuna dair elde somut bir delil yok. Hal böyleyken, müvekkillerimizin sadece DİAYDER’e üye olduğu için ‘örgüt üyeliği’ iddiasıyla suçlanıyor” ifadelerini kullanarak, tüm yargılananlar hakkında beraat talebinde bulundu.

Karar

Ardında kararını açıklayan mahkeme heyeti, yaşamını yitiren 1 kişinin davasının düşürüldüğü belirtti. Mahkeme 6 kişi hakkında ayrı ayrı beraat, 9 kişi hakkında “örgüte üye olmak” iddiasından indirime giderek 6 yıl 3 ay, dernek başkanı Ekrem Baran’ın da aralarında bulunduğu 3 kişi hakkında “örgüte üye olmak” iddiasıyla 7 yıl 6 ay, 4 kişi hakkında ise “örgüte yardım etmek” iddiasıyla 2 yıl 1 ay hapis cezası verdi.

Kaynak: MA

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

İsrail saldırılarında 3 Şam askeri öldü

Sonraki Haber

İnşaat işçileri eylemde: İki aydır maaş alamıyoruz!

Sonraki Haber
İnşaat işçileri eylemde: İki aydır maaş alamıyoruz!

İnşaat işçileri eylemde: İki aydır maaş alamıyoruz!

SON HABERLER

Köylüler Meclis’te: Yasa zeytinlik alanlarının kıyımına sebep olacak

Köylüler Meclis’te: Yasa zeytinlik alanlarının kıyımına sebep olacak

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

Gazeteci Mehmet Şahin davasında mütalaa hazırlanacak

Gazeteci Mehmet Şahin davasında mütalaa hazırlanacak

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

HDP’li Selman Günbat tahliye edildi

HDP’li Selman Günbat tahliye edildi

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

‘Zeytinlikleri madenciliğe açan kanun teklifini geri çekin’

‘Zeytinlikleri madenciliğe açan kanun teklifini geri çekin’

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

Evin Cezaevi’ndeki tutsaklar: Özgürlük halkların mücadelesiyle mümkün

Evin Cezaevi’ndeki tutsaklar: Özgürlük halkların mücadelesiyle mümkün

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

DEM Parti Sözcüsü: Komisyon için önerilerimiz de taslağımız da hazır

DEM Parti Sözcüsü: Komisyon için önerilerimiz de taslağımız da hazır

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

MKG’den hasta tutsak gazeteci Erkılınç için dayanışma çağrısı

MKG’den hasta tutsak gazeteci Erkılınç için dayanışma çağrısı

Yazar: Yeni Yaşam
19 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır