EMEP Dersim İl Örgütü, bugün Meclis Başkanlığı’na sunulacak olan ‘İşçi Yasası’ dolayısıyla SGK önünde açıklama yaptı
Emek Partisi Dersim İl Örgütü sendikal hak ve özgürlükler için sürdürülen “Barajsız sendika, yasaksız grev, güvenceli iş” kampanyası kapsamında Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Tunceli İl Müdürlüğü önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. 15-16 Haziran Büyük İşçi Direnişi’nin yıldönümünde Meclis’e sunulacak yasa tasarısı için yapılan açıklamayı Emek Partisi Dersim İl Başkanı Ergin Tekin okudu.
Tasarı bugün verilecek
İşçilerin önündeki yasal engellerin değişmesi ve örgütlenme özgürlüğünü sağlamak için DEM, EMEP, CHP, TİP ve İYi Parti tarafından yürütülen kampanya sonucunun yasa tasarısı olarak bugün verileceğini kaydeden Ergin Tekin, “Ülke çapında onbinlerce işçi, kamu emekçisi, sendikacı, emekli, genç, kadın emekçinin imzası ile yasa önerisi hazırlandı” dedi.
Ergin Tekin, “Hazırlanan kanun teklifi Büyük İşçi Direnişi’nin yıldönümünde TBMM’ye sunuluyor. Çünkü bu teklifin içerdiği düzenlemeler, salt teknik bir müdahaleden ibaret değildir, 55 yıl önce sokakları ve meydanları dolduran yüz binlerce işçinin taşıdığı iradenin bugünkü temsilidir. Bugün barajlarla, yasaklarla, fiili baskılarla ortadan kaldırılmış olan örgütlenme hakkının kullanılabilir hale gelmesinin yegane yolu da, tıpkı 1970’te olduğu gibi sınıfın birleşik mücadelesinden geçmektedir. 15-16 Haziran ruhu, bize yalnızca geçmişin mirasını değil, geleceği kazanmanın yolunu da göstermektedir” diye konuştu.
İşçi sınıfının ihtiyacı var
Kampanyanın sendikalı ve sendikasız işçilerle birlikte yürütülen bir kampanya olduğunu belirten Ergin Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: “İşçilerin iş güvencesinin olmadığı, halkın ekmeğinin muktedirin iki dudağının arasında kaldığı bir süreç yaşanıyor. Bugün demokrasiye, özgürlüğe en çok işçi sınıfının ihtiyacı var, ürettiği zenginliklerden pay alabilmesinin yolu ancak hak arama koşullarının gelişkinliği ile olabilir. Ücretli işçi sayısı AKP döneminde iki, üç kattan fazla artarken sendikalı işçi sayısı ise dibe vurmuş durumda. Taşeronlaştırma, esnek çalışma, güvencesiz çalışma, asgari ücretli çalışma alabildiğine arttı.”
‘Demokrasinin özü çalışma yaşamıdır’
“İşçi sınıfının en temel haklarından mahrum olduğu bir yerde demokrasiden söz edilemez” diye devam eden Ergin Tekin şu ifadeleri kullandı: “Bugün sendikalar, ülke çapında iş kolu barajını aşıp işyerinde çalışanların çoğunu üye yapıp Bakanlıktan yetki alınca da sözleşme yapamıyor. Zira patronların sendika yetkisine itirazı sözleşme sürecini engelliyor. Patronların yetkiye itiraz ettikleri davalar 3-4 yıl sürüyor, bu süre zarfında işçilerin sendikal örgütlülüğü dağıtılıyor. Patronların işçilerin tercih ettikleri sendikaların yetkisine itiraz etmesi toplu sözleşme sürecini durdurmamalıdır. Yetki itirazı sırasında işçi alımı ve işten çıkarma yasaklanmalıdır.”
Meclis’te kabul edilsin
Ergin Tekin son olarak şunları dile getirdi: “Bugün işçiler, iş güvencesi istiyor, örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılsın ve grev hakkı olsun istiyor. Sendikal barajlar, işverenin yetkiye itirazı, grev yasakları, özgür toplu pazarlık hakkına erişememe, sendikalaşma nedeniyle yaşanan keyfi ve hukuksuz işten atmalar son bulsun istiyor. Onun için var olan anti demokratik yasalar kaldırılsın. İşçiler lehine verilecek kanun tasarısı Meclis’te kabul edilsin.”
DERSİM
