• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
28 Temmuz 2025 Pazartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Editörün Seçtikleri

İHD Cezaevleri Komisyonu Eşsözcüsü: Gözlem kurulları çözümü hedef alıyor

28 Temmuz 2025 Pazartesi - 09:15
Kategori: Editörün Seçtikleri, Güncel
İHD Cezaevleri Komisyonu Eşsözcüsü: Gözlem kurulları çözümü hedef alıyor

Tutsaklara yönelik hak ihlallerini değerlendiren İHD Cezaevleri Komisyonu Eşsözcüsü Ömer Faruk Yazmacı, ‘İdare ve Gözlem Kurulları, barış ve demokratik çözüm umutlarını doğrudan hedef almakta’ dedi

İdare ve Gözlem Kurulları kararlarıyla tahliye erteleme ve infaz yakma gibi ihlallere sürüyor. En son Bolu F Tipi Kapalı Cezaevi’nde 35 tutsağın tahliyesinin gündeme gelmesi gündeme geldi. İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) Sincan 2 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde yaptığı incelemede de tutsakların psikolojik şiddete maruz kaldıkları ifade edildi.

İdeolojik cezalandırma var

Yaşanan baskıları değerlendiren İHD Ankara Şubesi Eşbaşkanı ve İHD Cezaevleri Komisyonu Eşsözcüsü Ömer Faruk Yazmacı, Türkiye’nin her yerinde benzer uygulamaların yaşandığını dile getirdi. Tutsakların infaz süresinin uzatılmasına konu edinen gerekçeleri “korkunç” ve “hukuka aykırı” gerekçeler olduğunu belirterek, “Herkesin aslında sinirden üzülemediği bahanelerin üretildiği gerekçelerle tutsakların infazı erteleniyor. Örneğin fazla sayıda eski tarihli gazete bulundurmak sorun oluyor.  Yine uygulanan tasarruf tedbirlerine uyulmadığı şeklinde gerekçeler söz konusu. Yine 70 yaş üzerinde olan 2 yaşlı mahpusun ise aktif öğrencilik hayatı bulunmadığı için infazları ertelenmiştir. Yine bir mahpusun 10 dakikalık ailesi ile yaptığı telefon görüşü kayıt altına alınıyor, dinleniliyor ve ardından diyor ki ‘Ailesiyle kavga etmiştir’ çıkınca ailesiyle iyi geçinemez ve bu nedenden dolayı infazı erteleniyor. Yine bir mahpusun her infaz ertelemesinde bütün hayatı boyunca almış olduğu disiplin kararları esas alınarak erteleme veriliyor. Bunun yanında aydınlatma aracı ampul açık kalmış diye tasarruf tedbirlerine uymadıkları gerekçesiyle süresi uzatılan tutsaklar var. Dolayısıyla şu an gelmiş olduğumuz durumda Gözlem Kurulları burada bir infaz hukukunun değil, ideolojik cezalandırma pratiğinin ürünü olduğunu görüyoruz” diye konuştu.

Gözlem kurulları barışı provoke ediyor

İdare ve Gözlem Kurulları’nın barışı provoke eden bir paralel mekanizma yarattığına söyleyen Ömer Faruk Yazmacı, “Şimdi İdare ve Gözlem Kurulları’nın keyfi siyasi kararları sadece bir bireysel olarak özgürlüğün kısıtlanması, özgürlüğün ihlal edilmesi değil. Tabii ki bu da var, ama aynı zamanda Türkiye’deki barış ve demokratik çözüm umutlarını da doğrudan hedef almaktadır. Burada tabii ki hak ihlali var, ama bir insan hakkı ihlalinden çok devlet yapısını da aşan hedef alan ve merkezi yönetimin iradesini de karşısına alan paralel bir yapı değerlendirmesini yapmak zorundayız. Şöyle bir şey var; Adalet Bakanı bu 10’uncu Yargı Paketi tartışılırken Meclis’te gazeteciler ile mülakat şeklinde bir röportaj yapıyordu. Söz İdare ve Gözlem Kurulları’na gelince dedi ki ‘Bu İdare ve Gözlem Kuruları idari bir konudur ve herhangi bir şekilde bir düzenleme yapmaya gerek yoktur. Gerekirse aranır ve bu konuda görüşmeler yapılır.’ Aslında bu şekilde çok keyfi uygulamaların yapıldığı kendilerine de iletilmiş. Yani bu keyfi uygulamalara son verilip, idari uygulamayla bu sorunun çözebileceğini söylediler. Tamam, bakan beyin sözü bu, iddia ettiği bu, ama gerçekte çok daha sistematik bir sorun olduğu ortaya çıkıyor. Burada Adalet Bakanı kendi sözüne göre, sözde bağımsız bir kurulla aslında mahpusların tahliyesini engelliyor ve bu bağımsız denilen kurullar hukuk dışı fiili bir rejim ortaya koymuş durumda. Burada Adalet Bakanı’nı aşan bir durum da söz konusudur” ifadelerini kullandı.

Sürecin sorunlu yapılarıdır

Gözlem Kurulları’nı hukuksuzluğu kurumsallaştıran bir yapı olduğunu ve bu kurulların Barış ve Demokratik Toplum Süreci çerçevesinde görüşülen barış tartışmalarının ise bu kurullar tarafından esas alınmadığını belirtti. “Kurulların barış iradesinin kırıntısını dahi taşımadığını” söyleyen Yazmacı “Şimdi daha önceki barış sürecinde yani henüz süreç rafa kaldırılmadan önce Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) bir çöktürme planı devreye sokulmuştu. Bu çöktürme planıyla Kürt Özgürlük Hareketi’nin tasfiyesi için program başlatılmış ve buna ilişkin kutsal yemin edilmişti. Bu kutsal yemin içinde dinci otoriter AKP,  şovenist ırkçı MHP ayrıca ehlileştirilmiş Ergenekon ve derin devlet yapısı vardı. Bu yapılar Kürt halkının özgürlük amacına karşı yemin etmişlerdi. Şimdi bunlar, yapılar oluşturduktan sonra hapishane müdürlüklerinden, üniversite rektörlerine, yargıdan idari kurullara kadar her yerde söz sahibi yapıldı. Sonrasında bu yapı her yerde etki sahibiydi. Haliyle bu ideolojik kuşatma, Kürt mahpusların infazlarının uzatılmasında da kendisini gösteriyor. Dolayısıyla bu yapı tabii ki barışı provoke eden kararlar almaya devam ediyor. Hatta daha fazlası var. Her bir İdare ve Gözlem Kurulu kararı aslında bir cezalandırma pratiği değil, sadece bir mesajdır. Bu kurullar aslında bir hukuk sistemi değildir. Burada bir hukuk eleştirisi yapamayız. Burada bir rejim sorunu var” şeklinde konuştu.

Savcı: Hapishanede barış yoktur

Kurul kararlarıyla barışın mümkün olmadığının ilan edilmek istendiğini belirten Ömer Faruk Yazmacı, bu Kurlların barışa karşı kurulduğunu belirtti. “Kurullar yalnızca bir idari organ değil, ideolojik aygıtlar haline gelmiştir” diyen Ömer Faruk Yazmacı, PKK’nin fesih ve silahsızlanma kararı aldığı kongre kararlarının açıklamasından sonra İdare ve Gözlem Kurulları’nın eliyle cezaevlerinin barışa karşı provokasyonlarla karşı karşıya kaldıklarını belirtti. Ömer Faruk Yazmacı, şöyle devam etti: “İdareler mahpusların kapısını çalıyor, ‘Lan oğlum’ gibi hakaretlere varan söylemlerle işte biz ‘Zafer Partiliyiz sizin barışınız bizi ilgilendirmiyor’ gibi söylemlerle karşılaştık. Bu yaklaşımı Kırşehir Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde yaşadık. Yine Kırıkkale Cezaevi ziyaretinde cezaevi savcısı ile yapacağımız görüşmede biz içeri girer girmez savcı, ‘Barış buranın dışındadır, hapishanede barış yoktur’ dedi.  Daha görüşmeye bile başlamamışken bunu yaşadık.”

Gözlem kurulları ortadan kaldırılmalı

Yazmacı yaşananlar karşısında Meclis’e düşen görevlerin olduğuna işaret ederek, söz konusu hak ihlallerinin entegrasyon yasalarından önce çözülmesi gerektiğine vurgu yaptı. Ömer Faruk Yazmacı, Adalet Bakanı’nın gazetecilere verdiği ‘Telefon ederiz çözülür’ sözlerine atıfta bulunarak, şunları söyledi: “Bakanın dediği gibi ise, bir telefonla oluyorsa hadi buyursun çözsün. Ancak gerçekten burada bir otorite boşluğu yok.  Burada siyasal kadrolar eliyle oluşturulan kurullar var. Bu yapı bu haliyle hukuku felç eder, adaleti ortadan kaldırır, devleti gayrimeşru hale getirir. Bu devlet için de çok tehlikeli bir durumdur. Yani kendi söylediğini yalanlayan bir pratik söz konusudur. Bugün yapılması gereken şey çok açıktır. Öncelikle bu kurulları meşrulaştıran tüm idari düzenlemelerin ortadan kaldırılması gerekiyor.”

Haber: Ömer Güngör / MA

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

ABD ile AB’den ticaret anlaşması

Sonraki Haber

Düzce’de 2 tutsağın infazı yakıldı

Sonraki Haber
Düzce’de 2 tutsağın infazı yakıldı

Düzce’de 2 tutsağın infazı yakıldı

SON HABERLER

Bursa’daki yangın soruşturmasında 1 kişi tutuklandı

Bursa’daki yangın soruşturmasında 1 kişi tutuklandı

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

Licê’deki yangın yerleşim yerlerine yaklaştı

Licê’deki yangın yerleşim yerlerine yaklaştı

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

Şirnex’te operasyona çıkan asker hayatını kaybetti

Şirnex’te operasyona çıkan asker hayatını kaybetti

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

Abdullah Öcalan: Tüm kesimlerin sürece katılımı hayati bir ihtiyaç

Abdullah Öcalan: Tüm kesimlerin sürece katılımı hayati bir ihtiyaç

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

Mersin’de 24 saate 3 kadın katledildi: Yasta değil isyandayız

Mersin’de 24 saate 3 kadın katledildi: Yasta değil isyandayız

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

Abdullah Öcalan ve İmralı’daki tutsaklar aileleriyle görüştü

Abdullah Öcalan ve İmralı’daki tutsaklar aileleriyle görüştü

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

İranlı 229 avukattan ‘idam cezaları’nı durdurma çağrısı

Pexşan, Werîşe ve Şerife idam edilme riskiyle karşı karşıya

Yazar: Yeni Yaşam
28 Temmuz 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır