Çocukların yurtlarda cinsel istismara uğramasıyla gündeme gelen Ensar Vakfı, Mersin’de ‘Kırk Derste Ahlak’ı’ öğretecek
Eğitim Bakanlığı’nın “Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum (ÇEDES)” protokolü kapsamında Ensar Vakfı, Mersin’de “Kırk Derste Ahlak” ve “Kırk Derste Sahabe” konularında “Sana Emanet” adlı bilgi yarışmaları düzenleyecek. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Mersin Şube Başkanı Mahmut Sümbül, Ensar Vakfı’nın Mersin başta olmak üzere birçok kentte “Sana Emanet” adıyla bilgi yarışmaları düzenlendiğini yarışmalardaki konuların ise “Kırk Derste Ahlak” ve “Kırk Derste Sahabe” olduğunu belirtti.
‘Çocuklar dışlanıyor’
ÇEDES’le farklı bir sürecin işletildiğini, protokollerin artık yıllık olarak yenilendiğini ifade eden Mahmut Sümbül, bu durumun yalnızca tarikat ve cemaatlerin değil, “şoven ve ırkçı çizgideki yapıların” da “toplum yararına” gösterilerek okullara girmesinin önünü açtığını söyledi. Çocukların ötekileştirildiğini ve velilerin onayı dahi olmadan çeşitli uygulamalara maruz bırakıldığını dile getiren Mahmut Sümbül, “Türk, Sünni ve erkek merkezli eğitim anlayışının devamı niteliğinde uygulamalarla çocuklar belli inanç merkezlerine götürülüyor, diğer inançlara sahip çocuklar dışlanıyor” dedi.
Ahlak ve etik gibi evrensel değerlerin para ödüllü yarışmalar aracılığıyla çocuklara dayatılmasını doğru bulmadıklarını vurgulayan Mahmut Sümbül, “Bu yaklaşım ne evrensel eğitim ve pedagoji ilkeleriyle ne de toplumun ahlaki değerleriyle bağdaşmaktadır” ifadelerini kullandı.
‘Bütçe Diyanete ayrılıyor’
Okullarda uyuşturucunun yaygınlaşması, çocukların okula aç gitmesi, okul ihtiyaçlarını karşılayamaması, nitelikli bir eğitim modeli eksikliği gibi eğitimde birçok sorunu bulunduğu ifade eden Mahmut Sümbül, “Çocuklar okula aç gelirken, eğitime bütçe ayırmak yerine Diyanet’e, tarikatlara ve cemaatlere rant aktarılıyor” şeklinde konuştu.
‘Mücadele etmeliyiz’
Amaçlarının sorgulamayan, biat eden bir insan tipi yetiştirmek olduğunu söyleyen Mahmut Sümbül, çocukların MESEM’ler aracılığıyla erken yaşta sanayiye yönlendirildiğini ve sistemin bu şekilde sürdürüldüğünü belirtti. Ailelere çağrıda bulunan Mahmut Sümbül, velilerin kendi onayları olmadan çocuklarının okul dışındaki faaliyetlere götürülmesine izin vermemesini isteyerek, “Din ve vicdan özgürlüğüne uygun, özgürlükçü laikliğin esas alındığı; çağdaş, bilimsel, demokratik, parasız ve ana dilinde bir eğitim için birlikte mücadele etmeliyiz. Bu, çocukların eğitim hakkı ve ülkenin geleceği açısından hayati bir ihtiyaçtır” diye ekledi.
Haber: Abdulkadir Ayten – Mehmet Güleş / MA









