• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
26 Aralık 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Kadının sesi ve soluğunu duymak-Kuvvet Lordoğlu

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
6 Nisan 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Seçim süreci öncesi yazmayı düşündüğüm yazıyı, seçim sonrasına ertelemem söz konusu olduğu zaman biraz üzülmüştüm. Aslında her yazının ayrı bir öyküsü olsa bile bu seçim öncesi yazacağım yazıda çok fazla umutlu bir dil kullanamayacaktım. Bunun okuyucu üzerinde moral bozucu etkisini bilmeme rağmen, düşündüklerimi açıkça yazma fikri daha ağır basmıştı. Basit iki nedenle bu karara varmıştım.

İlki, seçim öncesi okuyucuya umut vermek ne kadar olumlu bir unsur taşısa da özünde bu köşeyi takip eden okurların zaten belirli motivasyonları olduğu için onları önce umutlandırıp, sonrasında sonuçların istendiği gibi çıkmaması üzerine “Biz adam olmayız, bu ülkenin insanları bağnaz ve cahil” biçimdeki söylemleri benimsemediğim içindi. İkincisi de gerçekten seçim mekanizmasında adil olmayan bir yarışta ipi göğüslemek konusunda özellikle CHP kanadında yeterli bir özgüven oluşmadığını düşündüğüm içindi.

İlkinde değil ama ikincisinde yanılmışım. CHP çizgisinin HDP ile kurduğu soğuk ve mesafeli ilişkinin HDP tabanında etkisini gösterip, oy vermeye gitmemek biçiminde tezahür edeceğini düşünmekle de ayrıca hata etmiş olduğumu anladım.

Sanıyorum Başkan Demirtaş’ın cezaevinden verdiği AKP iktidarını geriletmek için bütün toplumsal muhalefet odakları ile işbirliği önerisi meyvelerini verdi.

Ağrı, Muş, Bitlis ve Şırnak illerinin başkanlıklarının AKP tarafından alınmasının mutlaka açıklanabilir nedenleri bulunmaktadır. Bunları bir başka yazı içinde ele almak gerekir. Buna karşılık HDP’nin kaybettiği bu illerin ilçelerinde ve beldelerinde kazandığı birçok ilçe belediyesi bulunmaktadır. Şırnak, devlet güçlerinin baskısı ile kaybedilse bile Cizre, Silopi ve İdil ilçeleri HDP’li başkanlar tarafından yönetilecek.

Öte yandan, özellikle HDP’li seçmen açısından bu seçim sonuçlarının bir çarpıcı niteliği de tam 52 ilçe ve büyükşehirde kadın adayların eşbaşkanlığı ile yürütülecek olması. HDP’nin kadın temsiliyeti oranı bütün partilerin üzerinde ve yüzde 46 gibi yüksek bir oranda olması bu sonucun alınmasında etkilidir.

AKP dahil olmak üzere CHP’nin de kadın adaylarını öne çıkardığının görüyoruz. Ama Türkiye’nin kısmen daha geri bırakılmış Doğu ve Güneydoğu’sundan yükselen bu kadın sesinin batıdaki illeri etkilemesine kesin gözü ile bakabiliriz. AKP döneminde zirve yapan kadın cinayetlerine, üç çocuk yapılmasına yönelik ısrarlara, medeni nikahın müftü tarafından da yapılabilmesi gibi şarlatanlıklara rağmen kadınların siyasete girmesi önündeki engellerin sadece HDP tarafından kaldırılmaması ve diğer orta ve sağ partiler tarafından da benimsenmesi gerekir. Diğer partilerin kadın konusunda çekingenliklerinin ardında muhtemelen HDP’ye öykünme korkusu dışında, erkek iktidarının paylaşılmama arzusu da yatmaktadır.

“Elinin hamuru ile…” diye başlayan cümlelerin ülkenin kısmen daha geri bölgelerinde olması gerekirken tam tersine buralarda siyasette aktif olarak giren kadınların çıkmasını bir çelişki değil bir mücadelenin sonucu olarak algılamak gerekiyor.

Kadınların siyasete girmesinin sonucu sadece onların temsiliyetlerini arttırmayacak, beraberinde iş hayatında, sporda ve kültürel faaliyetlerde kısaca yaşamın her alanında daha görünür olmaya başlayacaklardır.

Sizler bu yazıyı okudunuz sırada seçim sonuçları kesinleşmiş olacaktır. Başta büyükşehirlerin bir bölümü olmak üzere bir çok ilde Cumhur İttifakı’nın kaybetmiş olduğunu izleyeceğiz. Yandaş basının bu durumu telafi etmek için nasıl manşet ürettiğini hep birlikte izleyeceğiz. Tıpkı maça çıkıp yenilen takımın “Yenildik ama ezilmedik” demesine benzer cümleleri görebileceğiz. Köşe sahipleri ve medya patronları bu yenilgi üzerine binlerce analiz yapıp okuyucularının kafasını bir ölçüde bulandırmaya çalışacaklar.

Sonuç ortada, Başkan Demirtaş bu sefer de haklı çıktı. Faşizme dur demek için kendisini cezaevine yollayan bir partiye destek sağladı. Sonuçta bu strateji başarılı olduğu için başta İstanbul olmak üzere bir çok büyükşehir belediyesi AKP tahakkümü altından çıkabilme ihtimali belirdi. Bu cümleyi muğlak bulabilirsiniz, “kazandık ya işte ..” diyebilirsiniz. Fakat aklımdan çıkmayan bir cümle daha var. Özellikle AKP’li siyasi dönemde bunca yaşadıklarımızdan sonra “Osmanlı’da oyun tükenmez” ifadesini unutmadan geçemiyorum.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Küresel fabrika: Türkiye kapitalizminin yeni yönelimleri

Yazar: Bedri Adanır
26 Aralık 2025

Türkiye kapitalizmi için 2001 krizi önemli bir moment oldu. Kriz kısa çevrimli bir kriz olarak dikkat çekti ve aynı yıl...

Komünal demokrasiyi yeniden yapılandırmak

Yazar: Bedri Adanır
26 Aralık 2025

Demokratik siyaseti ve siyasetin demokratikleştirilmesini tartışırken, yapısı itibariyle anti-demokratik, anti-toplumcu olan partilerin ve elit hatta bir tür aristokrasi olarak örgütlenen...

‘Asgari ücreti reel olarak artıramadık ama biraz sabır üst gelirli ülkeler grubuna girmek üzereyiz’ (!)

Yazar: Heval Elçi
25 Aralık 2025

Siyasal iktidarın, 10 milyona yakın (kayıtlı ve kayıtsız) asgari ücretli işçi ve bakmakla yükümlü oldukları aileleri açlık sınırının altında bir...

Açlık bir yazgı değil adaletsizlik

Yazar: Heval Elçi
25 Aralık 2025

Memura emekliye, emekçiye yapılacak zamlar konuşuluyor. Sanki derde deva olacak, insanların alım gücü artacakmış gibi algı yaratılıyor. Hükümet ve kimi...

Yeni yıl ve beklentiler için mücadele

Yazar: Reyhan Hacıoğlu
25 Aralık 2025

Yeni bir yılı daha karşılıyoruz. Her yeni yıl için yeni umutlar ve yeni dileklerde bulunuyoruz. Yıl sonunda bir yılın muhasebesini...

2026 için beklentiler

Yazar: Aziz Oruç
25 Aralık 2025

Her yılın sonunda yeni bir yılın başlangıcında insanlar umut içinde isteklerini talep ederler. Yeni sene için de özlemini duyduğumuz konuları...

Sonraki Haber

847 milyon lira kimlere dağıtıldı?-Hüseyin Deniz

SON HABERLER

Erdîş’te yangın: 15 kişi hastaneye kaldırıldı

Yazar: Yeni Yaşam
26 Aralık 2025

Türkiye’de infaz hukukunun çöküşü: 326 tutsak tahliyeden mahrum

Yazar: Heval Elçi
26 Aralık 2025

Küresel fabrika: Türkiye kapitalizminin yeni yönelimleri

Yazar: Bedri Adanır
26 Aralık 2025

Tuzla’da ölüm düzeni değişmiyor

Yazar: Heval Elçi
26 Aralık 2025

Komünal demokrasiyi yeniden yapılandırmak

Yazar: Bedri Adanır
26 Aralık 2025

2025: Umutlu ama belirsiz bir yıl

Yazar: Aziz Oruç
26 Aralık 2025

Wan’da kavgada bir kişi hayatını kaybetti

Yazar: Yeni Yaşam
25 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2025
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır