Silivri’de bulunan tutuklular yeni müdürle artan baskı ve ihlalleri paylaştı
Cezaevlerinde hak ihlallerinin ardı arkası kesilmiyor. İhlallerin yoğun yaşandığı cezaevlerinden biri olan Silivri Cezaevi’nde baskıların düzenli ve sistematik bir şekilde arttırıldığı belirtildi. Silivri 5 Nolu Cezaevi’nde kalan tutuklular “Silivri 5 Nolu’nun yeni müdürü, yeni bir Silivri Cumhuriyeti kuruyor” başlığıyla MA’ya gönderdikleri mektupta, yaşanan hak ihlallerini tek tek sıraladı.
Mektupta şunlara yer verildi:
* Keyfi olarak toplu disiplin soruşturmalarına ve hücre cezalarına çarpıtma.
o ‘Kürtçe diye bir dil yoktur. Türk hukukuna hesap vereceksiniz’ diyorlar bize.
o Bizi bütün sosyal, kültürel ve sportif aktivitelerden mahrum bırakma.
o Açık ve kapalı aile ziyaretlerinde aileleri rahatsız edecek şekilde gardiyanların aileler arasında gezerek bağırıp çağırmaları, aşağılamaları tedirginliğimizi arttırmaktadır. Ziyaret sürelerinin hukuk dışı bir şekilde birkaç dakika ile sınırlandırılması da ceremesi
o Her türlü malzemeyi (tamirat-onarım-demirbaş vb.) yani idarenin vermesi gerekenleri mahkumlara hukuk dışı ve rant elde edecek şekilde satması, tutuklunun cebinden alması aileleri zor durumda bırakmaktadır. Fayansın tarz macununun, floransın, vana, sandalye ve masanın tutukluya satılması nerede görülmüştür? Hem de fahiş fiyatla. o Yemekler hem hijyenik değil (çünkü içinde metal parçası-kıl-ip-kopça ve taş çıkıyor) kalitesiz. Adeta tutuklu yemekle terbiye edilmeye çalışılıyor. o Sıcak su aylardır bize verilmemektedir. Adeta sıcak su tutukluya karşı bir silah olarak kullanılıyor. Her gün kesiliyor, bulaşıkları ısıttığımız su ile yıkamak zorunda kalıyoruz. Verilen su da kirli ve paslıdır.
o Havalandırma kapıları keyfi ve mantıksız gerekçelerle saat 08:30 ve sonrasında açılıyor. Akşam henüz günbatımına saatler kala da kapatılıyor.
o Diş doktoru resmiyette var ancak rutin kontrolleri bile yapmıyor. ‘Ya çekerim ya da özel- paralı- doktora sevk ederim’ diyor. Oysa çoğu diş tıbbi müdahale ile (örneğin dolgu ile) tedavi edilebiliyorken, yapılmıyor.
o Yapılan normal aylık aramalar artık amacını aşarak her güne yaydırılması, keyfi ve idarenin insafına kalan bir uygulama hali olarak bu süreçte 5 Nolu’nun son süreçteki uygulamaları olmuştur.
o Kitap bile verilmiyor. Gelen kitapları aylarca tutuyorlar sonra bir- iki tane verip diğerlerini geri yollayıp giderini bizden kesiyorlar. Kürtçe kitaplar ‘tercüman yok’ diye vermiyorlar.
o Yeni Yaşam, Xwebûn vb. gazeteler bayiye gelmiyor gerekçesiyle verilmiyor. Oysa bayide olduğunu biliyoruz. Bizleri bazı gazetelere mahkum ettirmişler.