İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmesinde söz alan HDP vekili Beştaş, Soylu’nun Buldan’a tehdidini hatırlatıp ”Bu saldırganlık tedavi edilmeyi gerektiren bir problem” dedi. Yıkılan mezarlara da değinen Beştaş, ”Mezarlıkları yıkan, bombalayan bir yönetim anlayışını tanımıyoruz” ifadesini kullandı.
HDP Siirt Milletvekili Meral Danış Beştaş, Mecliste devam eden bütçe görüşmelerinde İçişleri Bakanlığı bütçesi üzerine konuştu. Bütçeden İçişleri Bakanlığı’na ayrılan payın son iki yılda yüzde 60 arttığını kaydeden Beştaş, söz konusu bütçeye ayrılan payın, özgürlüklere yatırım olmadığını belirtti.
Mutsuz bir ‘Soylu’ dönemi
Huzur ile refahın ortadan kalktığına dikkat çeken Beştaş “yoksullaşıyoruz” dedi. Beştaş, “Sağlık Bakanlığı’nın verdiği bilgilere göre antidepresan kullanımı yüzde 700 artmış. Huzursuz, mutsuz bir Soylu döneminden geçiyoruz. Hak ihlallerinde, ölümlerde, kadına yönelik şiddette rekor artış var. İktidardan yana olmayan herkes düşman hukuku anlayışıyla terörize ediliyor” dedi.
Kürt karşıtlığı politikası
Beştaş, iktidarın en önemli uygulama alanlarından birinin Kürt karşıtlığı, teklik politikası olduğunu belirtti. ”Bakanlığınız Tahir Elçi’den ne istiyor” diyen Beştaş, ”Tahir Elçi Parkı’nın adını değiştirdi kayyumlar. Ehmedê Xanî büstü yıkıldı kayyumlarca. 34 çocuğun öldürüldüğü Roboskî’de failler serbest, Diyarbakır’da Roboskî anıtı yıkıldı. Yüzlerce örnek var” diye konuştu.
‘Hırsızlığın resmini çizmişler’
Kayyumların hırsızlığın ve yolsuzluğun resmini çizdiğinin altını çizen Beştaş, devamla şu ifadeleri kullandı: “Dediniz ki kayyumlar önemli hizmetler yapıyor, yolsuzluk yok. Bizim bu konudaki önergemiz reddedildi. Kayyumlar yolsuzluğun, hırsızlığın resmini çizmişler. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Geçen hafta Sayıştay raporları açıklandı. Sayıştay’ın iktidarı koruma güdüsünü de göz önünde bulundurursanız durum çok vahim.”
Kayyumların gelmesiyle belediyelerin borcunun yüzde 85 arttığını söyleyen Beştaş, bunun Sayıştay’ın tespiti olduğunu vurguladı. Yine Çevre ve Şehircilik Bakanı’nın açıkladığı verilere göre kayyumlara 2 milyar 197 milyon TL kredi ve hibe desteği verildiğini hatırlatan Beştaş, ”Kayyumlar halk iradesini gasp etmekle kalmamış, borcu artırmış, halka hizmet yerine kasalarını doldurmuş, alışkanlıklarını devam ettirmiş” sözlerini kaydetti.
‘Muhtarlara da kayyum atadınız’
Muhtarların yerine atanan kayyumlara ilişkin de konuşan Beştaş, “Siirt Bağlıca köyünde 28 oy HDP’ye, 3 oy AKP’ye çıkmış. Demirkaya köyünde 60 oy HDP’ye 9 oy AKP’ye çıkmış. Bu iki örnek muhtarlara neden kayyum atandığını gösteriyor” dedi. Bunun bir seçim çalışması olduğunu belirten Beştaş, ”Siz HDP’ye oy veren belediyelere kayyum atadığınız gibi muhtarlara da kayyum atıyorsunuz” ifadesini kullandı.
‘Bakan işkenceyi sahipleniyor’
Beştaş, doğrudan bakanlık tarafından doğrulanan hak ihlallerinin olduğunu söyleyerek, “Geçmişte devlet, hükümet faili meçhulleri reddeder, sahiplenmezdi. Ama bu dönem bizzat bakan tarafından cinayetler, işkenceler sahipleniliyor, cezasızlık özendiriliyor” dedi. Suruç meselesi çok vahim olduğunu, hastanede herkesin gözü önünde cinayet işlendiğini ifade eden Beştaş, şunları dile getirdi: ”3 kişi (Şenyaşar ailesi) vahşice öldürüldü ve şu ana kadar tek kişi gözaltına alınmadı. Bu da yetmemiş gibi milletvekilinin kardeşine devlet töreni yapıldı. Diğer tarafta gaz bombaları eşliğinde cenaze töreni yapıldı.”
Cumartesi Anneleri
Konuşmasında Cumartesi Anneleri’nin yasaklanan eylemlerine de değinen Beştaş, “Cumartesi Anneleri’ne yönelik saldırıları biliyoruz. Size yüz yüze sormak istiyorum: Evlatlarının kemiklerini arayan annelerden devlete nasıl bir tehdit gelebilir. Siz nasıl bir hadle onlara paçoz diyorsunuz? Bu insanlar kaçırıldılar, öldürüldüler, cenazeleri yok. Böyle bir dil annelere nasıl yöneltilebilir. Zamanında Berfo Ana Cumhurbaşkanı ile görüştü; o zaman ‘annelerimiz’di, şimdi ‘paçoz’a dönüştü. Bu dil sizin siyasi yaklaşımınızın ürünü” şeklinde ifadeler kullandı.
Buldan’a tehdit hatırlatıldı
Beştaş, İçişleri Bakan’ı Soylu’ya “Bizim Eş Genel Başkanımıza yönelik dilinizi nasıl açıklayayım bilemiyorum. Sayın Pervin Buldan, sizin basına yansıttığınız tehdidiniz karşısında itidalli bir dil kurdu. Siz Türkiye’nin 3’ncü büyük partisi olan, 20 milyonluk nüfusu temsil eden bir şahsiyete yönelik bu tehdit dilini hangi yetkiyle kullanıyorsunuz” dedi.
Tedavi gerektiren saldırganlık
Buldan’ın halkı temsil ettiğini belirten Beştaş, ”Bu saldırganlık, kesinlikle tedavi edilmeyi gerektiren bir problem” dedi. Soylu’ya ”Biz sizinle hep görüşürdük, telefonlarımıza çıkardınız” diyen Beştaş, ”O tehdidinizden sonra hiçbir HDP milletvekili sizi aramadı. Çünkü siz tarafsız bir bakan değilsiniz. Olmadığınızı ilan ettiniz” ifadesini kulladı.
Yıkılan mezarlar
Bir de mezarlık meselesi var. Bundan mutluluk duymayın, üzülün. Tatvan’da 267 cenaze mezarlardan çıkarıldı. Türkiye tarihinde mezarlardan çıkarılıp gönderilen, ailelerin kemiklerin peşine düştüğü başka bir örnek yok. Ölü üzerinden hüküm kalkar. Ölüler arasında bile eşitsizlik yaratan, mezarlıkları yıkan, bombalayan, taziyelere gaz bombası atan bir yönetim anlayışını tanımıyoruz. Bir de bakan ‘o sahte mezarlar şimdi nerede’ diyor. Mezarın sahtesi nasıl oluyor?”
Soru önergesi
Beştaş, ayrıca kayyumlara ilişkin Soylu’nun yanıtlaması istemiyle Meclis’e soru önergesi verdi. Önergede şu sorular yer aldı:
HABER MERKEZİ
