Mobbinge itiraz ettikleri için işten çıkartılan Peri Tekstil çalışanları, haklarını alana ve işe dönene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini belirtti
Dersim’de Peri Tekstil firması, mobbing ve hakarete itiraz ettikleri için çoğunluğu kadınlardan oluşan 17 kişiyi 24 Temmuz’da işten çıkardı. Birleşik Tekstil ve Dokuma Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) üyesi işçiler ise bu duruma karşı sendikalı çalışma hakkı, fabrikadaki mobbingin son bulması, maaşlarının gününde yatması, mesai farklarının ödenmesi ve yıllardır kullanamadıkları senelik izin haklarının verilmesi, zorunlu mesailerin ile baskının son bulması ve işlerine dönme talebiyle eylem başlattı. 4’üncü gününde süren eylemde, yaşananları anlatan işçiler, haklarını alana kadar eylemlerini sürdüreceklerini söyledi.
‘Patron sendikalı işçi istemiyor’
Firmada 5 yıldır ütücü olarak çalışan ve işten çıkarıldıktan sonra düzenlenen eylemde yerini alan Meral Güzel, fabrikada daha önce de birçok kez sorun yaşadıklarını, işlerini kaybetmemek adına yaşananlara sessiz kaldıklarını, ancak itirazın ardından işten atıldıklarını söyledi.
Kendi aralarında serviste yaşanan olayın ardından ustabaşının kendilerini azarlamasıyla sorunların başladığını ifade eden Meral Güzel şöyle konuştu:
“Ustabaşının bizleri azarlamasının ardından dışarı çıktık. Sonra bugün yaşanan noktaya geldik. Daha önce de sorunlar yaşadık. Olayların hepsi üst üste gelince bunlar oldu. 17 kişiyiz, taleplerimiz: Haklarımızın verilmesi ve sendika üyesiyiz sendika hakkımızın tanınması. İşveren sendikayı kabul etmiyor. Ne sendikayı kabul ediyor ne de sendikalı işçi çalıştırmak istiyor. Biz de taleplerimiz karşılanana kadar direnişe devam edeceğiz.”
‘Direneceğiz’
Makineci olarak 5 yıldır çalışan Evrim Altınkaynak ise 2 kişi arasında yaşanan sorunun kendilerine mal edildiğini şöyle aktardı:
“24 Temmuz günü işe giderken serviste problem yaşadık. Fabrikada ustabaşına yakın birinin şikayeti üzerine, 17 kişi odaya alınarak, bize hiç söz hakkı dahi verilmeden hakarete uğradık, ustabaşı tarafından bağıra çağıra azarlandık. O gün tepki olarak, o koşullarda ve o psikolojiyle çalışmaya devam edemediğimiz için mesai bitmeden işyerinden erken ayrıldık. Bir gün sonra ise serviste yolculuk eden 17 işçi servise alınmadık. Biz buna rağmen bir saat uzakta olan Pertek ilçesinden kendi imkanlarımızla servis tutarak işe geldik. Yüz okutarak fabrikaya girdik. Patron tarafından görüşmeye çağrıldık. Sorunlarımızı dile getirdik ve işyeri yönetiminin bize cevabı, ‘Dayak mı istiyorsunuz’ oldu. Üzerimize yüründü, bir arkadaşımızın çenesinden tutuldu. İş başı yapmamıza izin verilmedi ve fabrikadan dışarı atıldık. Bu süreç içerisinde sendikamız BİRTEK-SEN’e üye olmuştuk. O gün fabrika önünde sendika temsilcimiz de vardı. Patron sendika temsilcimize ‘Sen kimsin? Ben sendika falan tanımam’ dedi ve bize de ‘Eğer sendikalıysanız sizinle hiç işim olmaz, muhatap bile olmam’ diyerek, anayasal bir hak olan sendika hakkına da nasıl baktığını göstermiş oldu. O süreçten sonra diyalog kurup müzakere yapmaya çalışıyoruz. Birçok girişimimiz oldu. Bizler işlerimize geri dönmek istiyoruz, ama sendika ile birlikte. Bizler gidip konuştuğumuzda ‘Sendikayı bir tarafa bırakırsanız gelin çalışın. Ben sendikalı işçi istemiyorum’ diyor. Bizler de sendikamızdan vazgeçmiyoruz. Direneceğiz.”
Haber: Şirvan Şilan Çil / MA