Kobanê direnişinde yer alan Kongra Star üyesi Semire Ehmed, ‘Yüreği özgürlük diyen herkes Kobanê’ye geçti. Burası şehitlerin emeği ve Rêber Apo’nun felsefesi ile kurtuldu’ dedi
DAİŞ’in 2014 yılında Kobanê’ye saldırmasının ardından gösterilen direniş sonucu 1 Kasım 2014 tarihinde Dünya Kobanê Günü ilan edildi. Devletlerin önünde duramadığı DAİŞ’e ve ona destek verenlere ilk büyük yenilgi yaşatıldı. Kobanê bir kent olmaktan çıkıp küresel bir sembole dönüştü.
O dönemlerde Kobanê direnişinde yer alan Kongra Star üyesi Semire Ehmed, döneme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Savaş süreci
Kongra Star üyesi Semire Ehmed ilk olarak Kobanê savaşının başladığı süreci anlattı. Semire Ehmed, şunları anlattı:
“Bizler ve birçok arkadaş Şehid Serhad bölgesinde savaşçılara yemek yapıyorduk. Yaralılara bakıyor, onların kıyafetlerini yıkıyorduk. YPJ’lilerin kıyafetlerini yıkıyorduk, yaralılara şarkı da söyleyerek moral olmaya çalışıyorduk. Onlar bize, ‘Kobane’nin direnişi annelerini direnişidir’ diyorlardı. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey görülmemişti, bizlere, ‘Sizleri burada görünce kendi annelerimizi görüyor gibi oluyoruz’ diyorlardı. Bizler de kendi çocuklarımız ve onlar arasına fark koymuyorduk. Benim de 3 çocuğum zaten direniş saflarına katılmıştı. Bir kızım daha DAİŞ buraya gelmeden önce bir köyde 16 arkadaşla beraber şehid düştü. Cenazeleri de hala DAİŞ’lilerin elinde.”
‘Yüreği özgürlük diyen herkes Kobanê’deydi’
Kobanê’nin daha önce isminin bilinmediğini ancak yaşanılan savaş sonrası verilen mücadele ile bütün dünyanın dilinde yer almaya başladığını kaydeden Semire Ehmed,“Arkadaşlar yanımızda yaralanıyordu, şehit düşüyordu. Sen de orada söz veriyordun, birçok kişi Bakure Kürdistan’a göç ederken ben asla çocuklarıma burada arkadaşlar şehit düşerken sizler de göç edin gidin demeyecektim. Bu güç ve moralle Kobanê’de kaldık” dedi.
Kobanê savaşı sürecinde Bakûrê Kürdistan’da 4 ay süren sınır direnişini hatırlatan Semire Ehmed, şunları ifade etti:
“Yüreği özgürlük diyen herkes Kobanê’ye geçti. Orada dikkatimi çeken bir şeyi daha söylemek isterim. Bazen arkadaşlar şehit düştüğünde onların yakınları kimliklerini almak istiyordu, Bakûr, Başûr, Rojhilat ve Rojava’dan arkadaşlar şehit düşmüş oluyordu. Ben de o zaman böyle arkadaşlar bir arada olduğu sürece Kobanê düşmez diye düşünmüştüm. Çünkü burada 4 parça Kürdistan’dan kan dökülmüş. Burada savaş olmadan önce kimse Kobanê’nin ismini bilmiyordu ama YPG, YPJ ve QSD güçleri sayesinde bütün dünya onu tanıdı.”
‘Kader Ortakaya yönünü Kobanê’ye verdi’
Semire Ehmed, ilgisini çeken bir olayın da İstanbul’da yaşayan Kader Ortakaya’nın buraya kadar gelip burada savaşmak istemesi olduğunu kaydetti. Semire Ehmed, Kader Ortakaya’nın sınırda yaşamını yitirmesinin ardından babası ile arasında geçen diyaloğu şu ifadelerle dile getirdi:
“Bir genç kız İstanbulluydu, adı Kader’di. Babası Kürt, annesi de Türk’tü. İstanbul’da büyümüştü, Kobane’de seferberlik olduğunda Kader de yönünü buraya vermişti. Ancak devlet sınırda Kader arkadaşı şehit düşürdü. Kader’i yanımıza getirdiklerinde bizler de ailesini aradık, babası, ‘Kızım Kobanê’nin ismini hiç bilmiyordu, Rêber Apo seferberlik ilan ettiğinde kızım ben Kürdüm diyerek yönünü Kobanê’ye verdi’ dedi. Bu tarihi bir şeydi, Kobanê’de bir tas su bile içemeyenler burada şehit düştü.”
‘Kobanê kurtuldu desinler’
Semire Ehmed son olarak şu ifadelere yer verdi:
“Burası şehitlerin ve Reber Apo’nun felsefesi ile kurtuldu. Reber Apo benim halkım arkamda o yüzden artık korkmuyorum. Bir tane yaşlı amcaya, ‘Amca sen silahı kaldırabilecek misin’ diye sorduğumda, ‘Ben silahı kaldıramasam bile savaşçılar için emek de mi veremem’ diye karşılık verdi. Kobanê 2015’te kurtuldu ama keşke o şehit arkadaşlar da görseydi. Şehid Serhat meydanına gittiğimizde yanımızda şehit düşmüş bir arkadaş kanı ile duvara, ‘Ben Kobanê’ye borçluyum, eğer bir gün Kobanê kurtulursa cenazemi bulup gelip mezarım başımda, “Kobanê kurtuldu” desinler.’ Sonra 74 devletin kendisi için ayağa kalktığı Kobanê için 1 Kasım Dünya Kobanê Günü oldu.”
