Adana ve Mersin Demokratik Kurumlar Platformu, yüksek güvenlikli cezaevlerinde artan hak ihlallerine dikkat çekerek ağız içi arama, tecrit ve kelepçeli muayene gibi uygulamaların derhal sonlandırılmasını, hasta mahpusların tahliye edilmesini ve ‘kuyu tipi’ hapishanelerin kapatılmasını istedi
Adana ve Mersin Demokratik Kurumlar Platformu, cezaevlerinde devam eden hak ihlallerine karşı Suluca 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Cezaevi önünde açıklama yaptı. Açıklamada, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği Adana Temsilcisi Aziz Sari, son yıllarda ardı ardına inşa edilen S, Y ve yüksek güvenlikli cezaevlerinde tutsakların tamamen yalıtılmış, insanlık dışı koşullara mahkûm edildiğini belirtti. “Kuyu tipi” diye adlandırılan yeni cezaevlerinin tecridi derinleştirdiği vurgulayan Aziz Sari, “Bu yapılar cezalandırma amacıyla tasarlanmış tabutluklardır” dedi.
Ağız içi arama dayatmasını kabul etmeyen Suluca Cezaevi’ndeki 3 tutsağın tedaviye götürülmediğini ifade eden Aziz Sari, aramayı kabul eden bazı tutsakların ise bu kez ayakkabı çıkarma, yere vurma gibi başka dayatmalarla engellendiğini, sevki yapılanların ise ayakta ve kelepçeli muayeneye zorlandığı payla söyledi. Aziz Sari, “Bu uygulamalar, mahpusların yaşam hakkını doğrudan hedef alan sistematik işkence politikasıdır” ifadeleri kullandı.
‘Umut hakkı derhal uygulansın’
İnfazı dolan birçok tutsağın tahliyesinin İdare ve Gözlem Kurulları tarafından keyfi biçimde engellendiği belirten Aziz Sari, “Kurullar siyasal iktidarın hukuk dışı talimatlarını uygulayan paralel mahkemelere dönüşmüştür” dedi. Devam eden sürece ve umut hakkına değinen Aziz Sari sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizler yıllardır birçok alanda mücadele eden hak, hukuk örgütleri ve sivil toplum kurumları olarak, onurlu bir barışın inşası, demokratik toplumun yaşama geçmesi ve hukukun toplumsallaşması için, binlerce mahpus başta olmak üzere tüm toplumsal kesimleri etkileyecek olan umut hakkı bağlamında; umut hakkının derhal uygulanması gerektiğini bir kez daha tekrar ediyoruz. Hasta mahpusların tedavileri önündeki engellerin derhal kaldırılarak, ağız içi arama uygulamasının sona erdirilmesini, hapishane koşullarında tedavisi edilmesi ve hayatını devam ettirmesi mümkün olmayan mahpusların derhal tahliye edilerek, tedavilerinin önündeki engellerin kaldırılmasını, paralel mahkemeler gibi davranarak, hukuka aykırı kararlar ile mahpusların tahliyesini engelleyen İdare ve Gözlem Kurullarını derhal kaldırılmasını, mahpuslara ve ziyaretçilerine ulusal ve uluslararası mevzuatın gereği olarak insan onuruna yaraşır bir muamele gösterilmeli; güvenlik gerekçesiyle dahi olsa hapishane girişlerinde yapılan aramalar onur kırıcı olmamalıdır. Söz konusu uygulamayı gerçekleştiren personeller hakkında yasal işlemler ilgili hapishane savcılığıyla gerçekleştirilmelidir.İçerisinden geçtiğimiz bu tarihi süreçte, hapishanelerde devam eden insanlık onuruyla bağdaşmayan, mahpusların toplumdan ve insani olan tüm değerlerden uzaklaştırıldığı tecrit ve izolasyonun en yoğun şekilde uygulandığı ‘tabutluk’ diye tabir edilen, Suluca 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Hapishanesi ve yeni açılan S, Y ve YGC tip cezaevlerinin derhal kapatılmasını için bir kez daha çağrıda bulunuyoruz.”
‘Kuyu tipi hapishaneler kapatılsın’
Açıklamada konuşan Çağdaş Hukukçular Derneği Adana Şubesi Başkanı Baran Taygun Metin, “Türkiye çapında 12 siyasi tutsak halen ölüm orucu ve süresiz açlık grevindedir. Tüm tutsakların taleplerinin kabul edilmesi ve insanlık onuruna aykırı olan kuyu tipi hapishanelerin kapatılması, hasta tutsakların tahliye edilmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Tutsaklarla yaptığı görüşmeleri anlatan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Milletvekili Ali Bozan, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a seslenerek, “‘Türkiye hukuk devletidir’ diyorsanız memleketi Ankara’dan yönetmeyi bırakın. Cezaevlerinde ne yaşandığını öğrenmek istiyorsanız buraya gelin. Suluca Cezaevi burada; bizim gibi mahpuslarla görüşün, idareyle görüşün ve bu sorunlara çözüm bulun” diye belirtti.
Kaynak: MA









