• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
23 Eylül 2025 Salı
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Cengiz Altun’un anısına…-Hazar Aksoy

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
24 Şubat 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bugün 24 Şubat. Özgür Basın Geleneği’nin ilk şehidi Cengiz Altun’un ölümsüzler kervanına katılışının yıldönümü. O’nu en yakından tanımış olan insanlardan Hüseyin Aykol’un Aram Yayınları’ndan yakında çıkması beklenilen kitabından alıntıladığımız bir bölümle anıyor, O’nun nezdinde tüm şehitlerimiz önünde saygıyla eğiliyoruz:

“Biz gazetelerimizi İstanbul’da başlattığımızda, oturup merkezi bir kararla Diyarbakır bürosu açma kararı almadık. Diyarbakır’dan birileri bize başvurdu ve biz de Diyarbakır’da büro açmamız gerektiğine ikna olduk. Galiba ilki, daha Halk Gerçeği döneminin başlarında gerçekleşti. Ve yine yanlış hatırlamıyorsam, bu konuda ilk başvuran Kenan Azizoğlu olmuştu. Sonra diğerleri, hepsi…

Halk Gerçeği’nin sonlarına doğru Günay Aslan çalışmalarımıza katıldı. Onun vasıtasıyla ya da kendiliğinden Faysal Dağlı bir şekilde işin ucunda tutmaya başladı. Diyarbakır bürosunda çalışacakları derleyip, toparlayan Faysal oldu. Bir büro tutuldu. Zamanla bir faks makinemiz bile oldu. Ama daha öncesinde haberlerini yazan muhabirlerimiz, İstanbul’daki merkezimize haberini gönderebilmek için nazının geçebileceği kimi tanıdık yerler aramaya başlardı; faks makinesi olan.

İlk başladığımızda haberler ya kısaca telefon edilip anlatılıyor ve biz İstanbul’da bunları kaleme alıyorduk ya da mektupla gönderiliyordu. Gülmeyin, gerçekten öyle! Halk Gerçeği ve Yeni Ülke haftalıktı. Mektupla gelen ‘haber’ bir şekilde kâğıda dökülüyordu. Olayın geçtiği mekân için zaten sorun yoktu ama zaman unsuru bir şekilde ‘hallediliyordu’. Halk Gerçeği’nde zaten halkın asıl merak ettiği sıcak gelişmeler, masal formatında verilmeye başlanmıştı.

Haberlerimiz faks üzerinden gelmeye başladığında, adeta bir devrim yaşamış gibi olduk. Hani anında haber, merkezimize ulaşıyor; biz de onu bilgisayar ortamında yazıyor ve aydınger kâğıtlara ya da daha sonraki haliyle filmlere çekilecek hale getiriyorduk. Yeni Ülke’nin iç ve dış baskısı 50 binden fazla satmaya başlamıştı; ancak ihtiyacı karşılamıyordu. Yani gelişmeler o kadar çok ve yakıcıydı ki, haftalık bir gazete yetmiyordu. Günlük bir gazete çıkarmaya karar verdik. Günlük gazetede ajanslara da abone olunca, bu kez telekslerimiz çalışacaktı.

O zamana kadar, ben Diyarbakır’a ya da başka bölge bürolarına gitmemiştim. Oradaki sorumlu arkadaşlar zaman zaman İstanbul’a geliyor ve toplantılarımızı genelde merkezimizde yapıyorduk. Benim bölge bürolarına pek gitmiyor olmamın bir başka sebebi de oradaki örgütlenmemizin güçlü olmasındandı galiba. Ancak günlük çalışması başlayınca, ben büroları gezmeye karar verdim. İlk gideceğim yer, elbette Diyarbakır bürosu olacaktı.

Diyarbakır Havaalanı’na indim. Beni sima olarak tanıyan, İstanbul’a gelip gitmiş arkadaşlardan biri olan Mehmet Şenol karşıladı. O’nun bir şekilde ayarladığı bir arkadaşının arabasına binip Diyarbakır büromuza gittik. Yirmiye yakın gazeteci arkadaşımız bir masanın etrafında toplantı düzeninde oturuyorlardı. Beni görünce hepsi birden ayağa kalktılar. Herkesle ayrı ayrı tokalaşıp hal-hatır sorduktan sonra, toplantı düzenine geçtik.

“Ben, burada misafir sayılırım, siz kendi mevcut hiyerarşik düzeninizde toplantıyı yapın, toplantıyı ben yönetmeyeceğim” dedim. Toplantı, Faysal’ın yönetiminde yapıldı. Ben de toplantı sonrasında söz alıp, eleştirileri cevapladım ve günlük gazete konusunda gelişmeleri aktarıp, onlardan beklentilerimizi anlattım. Sabahtan, akşama kadar süren verimli bir toplantıydı.

Gerçi hepsini haberlerinden tanıyordum; ama çoğunu ilk kez böylesine yüz yüze görüyordum. Ama o günkü toplantıya, katılan herkese hemen kanım ısınmıştı; bir-ikisi olumsuz koşullarımızdan yakınsa da çok canlı, istekli ve özverili insanlardı. İlk izlenimde en sevdiğim kişilerin arasında -kısa süreler sonrasında şehit düşen- Cengiz Altun, Hafız Akdemir, Yahya Orhan, Kemal Kılıç ve Mehmet Şenol’un olması herhalde bir tesadüf olmasa gerek…”

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Hakikate eren Gurbetelli

Hakikate eren Gurbetelli

Yazar: Aziz Oruç
23 Eylül 2025

Her toplumun kutsalları vardır. Bu kutsallar neticesinde yaşama anlam katılır ve gelecek inşa edilir. Bunlar unutulursa toplum olma vasfı yitirilir....

Türk-İsrail ‘savaşı’ ve Sumud

İsrail ‘sorunu’ mu Kürdistan korkusu mu?

Yazar: Heval Elçi
23 Eylül 2025

İsrail Başbakanı Netanyahu, Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hitaben “Kudüs bizimdir” deyince Türkiye’de tepeden aşağıya hiyerarşik nizam içinde ‘milli öfke’ ateşlendi. Erdoğan-Netanyahu...

Tam zamanında yapılan uyarı

Çözümün kaderi Apo’nun özgürlüğüne bağlıdır

Yazar: Bedri Adanır
22 Eylül 2025

Duran Kalkan net bir açıklama yaptı: Özgür olmadığı durumda Başkan Apo’nun bundan öte yapabileceği bir şey yoktur. 27 yıllık esareti...

Hakikatten kopan estetik, güzellik sayılır mı?

Hakikatten kopan estetik, güzellik sayılır mı?

Yazar: Bedri Adanır
22 Eylül 2025

Güzellik, modern dünyada parçalanmış bir kavrama dönüştü. Beden ve ruh ayrıldı; iç ve dış koparıldı; insanın özü, kendi varoluşuyla, doğayla...

Bu yılki ‘Dünya Barış Günü’ diğer yıllardakinden neden daha önemli?

Nasıl bir demokrasi talep etmeliyiz?

Yazar: Heval Elçi
21 Eylül 2025

“Dün dünde kaldı cancağızım, artık yeni şeyler söylemek lazım…” (Mevlâna) Otokrasiler liberal demokrasiler için bir tehdit olduğu gibi, doğrudan-çoğulcu bir...

Kayıp: Bir Amerikalı, Charles Horman

Kayıp: Bir Amerikalı, Charles Horman

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
21 Eylül 2025

Yunan-Fransız yönetmen, politik sinemanın ilk akla gelen isimlerinden Costa Gavras’ın 1982 yapımı efsanevi filmi Kayıp, açılışında gerçek bir hikâyeye dayandığını...

Sonraki Haber

İnkâr ve sessizleştirme arasında birinci kuşak Kürt aydınları - V-Adnan Çelik

SON HABERLER

Zilan Vejîn: Özsavunma bizim örgütlülüğümüzdür

Zilan Vejîn: Özsavunma bizim örgütlülüğümüzdür

Yazar: Heval Elçi
23 Eylül 2025

Hakikate eren Gurbetelli

Hakikate eren Gurbetelli

Yazar: Aziz Oruç
23 Eylül 2025

Yıkım ve öz inşa

Yıkım ve öz inşa

Yazar: Bedri Adanır
23 Eylül 2025

Türk-İsrail ‘savaşı’ ve Sumud

İsrail ‘sorunu’ mu Kürdistan korkusu mu?

Yazar: Heval Elçi
23 Eylül 2025

‘Soğuk Savaş’ programına soruşturma: Sunucu ve konuğa gözaltı kararı

‘Soğuk Savaş’ programına soruşturma: Sunucu ve konuğa gözaltı kararı

Yazar: Yeni Yaşam
22 Eylül 2025

Macron, Fransa’nın Filistin’i devlet olarak tanıdığını açıkladı

Macron, Fransa’nın Filistin’i devlet olarak tanıdığını açıkladı

Yazar: Yeni Yaşam
22 Eylül 2025

Gazeteci Seyid Evran mezarı başında anıldı

Gazeteci Seyid Evran mezarı başında anıldı

Yazar: Yeni Yaşam
22 Eylül 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır