• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
14 Mayıs 2025 Çarşamba
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Sevmek iki defa direnmektir-Mehmet Uçar

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
8 Mayıs 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

O analar çıkıp yürüdü ya mücadelenin soylu kulvarında, nefesimiz açıldı, geçmişe ve geleceğe aynı anda gidebilme idrakine sahip olduk ve o andan itibaren her türden şiddete direndi içimiz

Bu şehrin kalbi nerede Olric?

Herkesin acısı kendisine mi?

Herkes kendi acısı için mi ağlayacak bu dünyada?

O meydandan, o tepeden yüzünü çevirerek geçip gidiyorlar ya sözde kendilerini korunağa alıyorlar, oysa o analar onlara kovuklarından çıkma cesaretini veriyor.

Sayıların çokluğunu değil, sayıların anlamını ve ağırlığını gösteriyor.

En önemlisi de Olric, bir arada olursak başarabiliriz.

O analar orada duruyor ya arkalarında şimdiye kadar verilen kayıpların yükü sırtlarında, Zilan deresinde henüz yaşına ermemiş boğazlanmış çocuğun kanı gözlerinde, Dersim’de bir uçurum kenarında birbirine bağlanıp atılanların çığlığı kulaklarında, Roboski’de bombalardan korunmak için bir katırın gölgesine sığınan çocukların çocuk nefesi nefesinde ve daha niceleri. Onların tarihleri kanımızın kokusunu alan bir kurt gibi hep peşimizde Olric.

Ama biz yürümeye devam edeceğiz.

İbni Rüşd ölünce tabutunu devenin bir tarafına yüklemişler, diğer tarafa ise o güne kadar yazdığı kitaplarını bağlamışlar. Görenler bakıp düşünmüşler, hayatın toplamı hangi yandadır, tabutta mı yoksa kitap denginde mi diye. Oysa bizim toplamımız hep varlık ve yokluk arasında mücadele ile geçti; bol kanlı, bol direnişli.

Bazı şeyler bazı zamanları bekler, anaların çıkıp sözün ötesine geçtikleri gibi Olric.

O analar çıkıp yürüdü ya mücadelenin soylu kulvarında, nefesimiz açıldı, geçmişe ve geleceğe aynı anda gidebilme idrakine sahip olduk ve o andan itibaren her türden şiddete direndi içimiz. Ama içerdeki hayatların ölümle değil, sessizliğimizle sona ereceğinin ayıbını bilerek…

Zamanını ve çağını yaratan kadınlarımız bizi yeniden doğurdu; modern hayatın koşuşturma kıskacına takılan ve bir yerde uyuşturulmuş olan hallerimize müdahale ederek. Bizi yaptığı eylemle kendimize getiren gerçeğin eşiğine, beşiğe bırakır gibi bıraktı.
Derin ve güçlü bir soluğun yükünü taşıyarak başardılar bunu.

Kendi hayatına saklanan insanı özgürleştiren bir duruş yarattılar Olric.

“Bir şey, sadece bir şeyle açıklanmaz” der Husserl. Bir şey, birçok şeyle açıklanabilir.

12 Eylül darbesinden sonra bütün bir halk korkuyla eğitildi, (Bugün yapılmak istenilen) o dönem fiilen işkenceden geçen bir milyon gencin çığlıkları toplumun ruhuna sindi. O işkencelere ses çıkaramayan milyonlar bu ülkenin şimdi temeli durumunda. Ve onlar şimdi zindanlarda tecrit için direnenleri görmemek için kördürler, sağırdırlar, suskundurlar Olric.

Daha iyiye erişme umudu olmasa, yokluk içindeki ana ve babalar neden çocuk yetiştirirdi ki? Onlar, kendilerinden sonrakilerin daha iyi olabileceğine inandı, inanmak istedi, umut etti. Bu uzak sanılan hakikatin, yakın parçasıydı.
İnsanlık için bir onur noktası yarattı analarımız, itilip kakılarak. Çünkü şunu biliyorlardı, ölümün değeri, hayatının ve yaptıklarının değeri kadardı.

Bu noktada acı veren gerçek, sistemin çözemediği direnci bazen hayatın çaresizlik adı altında çözme cüretiydi.

O anda bile dört medeniyete imparatorluk yapmış bu şehrin (İstanbul) kalbine bir dengbej ana, Sümanperi sesini bir bıçak gibi saplayıp çekildi; Romalıların, “büyük şehir, büyük yalnızlık” dediği direnişin o tanrısal yalnızlığına.
George Sand, “Sevmek iki defa yaşamaktır” demişti. Şimdi bizim için sevmek, iki defa direnmektir. İki yaşama kendimizi adamaktır. Çünkü tek bir yaşam, ölümün başka halidir.
Yaşadıkları gibi duru, direnen analara şimdi iki borcumuz var.

Onlar ki “sıradan” insanların nasıl normal hayatlarından çıkıp bir kahramana döndüğünü bize öğrettiler Olric.

 

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Dar ve dönemsel çıkarlara takılmamak…

Sen hiç gerilla gördün mü?

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

Aslında bu haftaki yazının başlığı 12. Kongre ve Önder Apo olacaktı. Ancak aşağıdaki yazıya öncelik vermem gerektiğini düşündüm. Bu yazıyı...

Gönderilmemiş mektup

PKK’nin feshi, Cumhuriyetin hayrı…

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

Sevgili Sırrı Süreyya Önder hastanede yatarken, onun ‘Bu Cumhuriyetin ne hayrını gördük’ sözünü tedavüle sokan ulusalcı faşistler, bu söz üzerinden...

‘It’s the economy, stupid!’

Gıda fiyatları niye yüksek?

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

Gıda fiyatları yüksek. Halk ucuz gıdaya erişemiyor. Yoksulluk diz boyu. Halkın erişebildiği gıda sağlıksız; tükettiği gıda şifası olmuyor, hasta ediyor....

Ahmet’e veda

Şiddetsiz toplumu anlamak

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

PKK, Öcalan’ın 27 Şubat’ta yaptığı “Barış ve Demokratik Toplum Çağrısına” referansla 12. Kongresini topladı ve kongrede tarihsel bir karar alarak...

‘Ama emperyalizm’ diyorsak…

Bu neyin fotoğrafıdır?

Yazar: Yeni Yaşam
13 Mayıs 2025

Geçen yıl göçmen işçi Nourtani, sahibi MHP yöneticisi olan kaçak bir maden ocağında çalışırken iş kazası geçirdi ya da ağır...

Köyden kente işçi göçü

Barış’ı görmeden göçenlerin ardından: Mustafa Mesut Tekik’in anısına

Yazar: Yeni Yaşam
13 Mayıs 2025

Yaşadığımız coğrafyanın ağır yükü, bizler için tarihsel ağırlığı kadar erkenden aramızdan ayrılan arkadaşlarımızın da hatırlarını mücadelemizde taşımamızı gerektiriyor. Dört parçaya...

Sonraki Haber

Bütün mümkünlerin kıyısında..-Özgür Amed

SON HABERLER

İşten çıkarılan kadınlar CHP önünde

İşten çıkarılan kadınlar CHP önünde

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

NADA’nın 1’inci Kongresi Silêmanî’de başlıyor

NADA’nın 1’inci Kongresi Silêmanî’de başlıyor

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

Semsûr’da erkek şiddeti: 3 kişi öldü

Cinsel saldırı faili 3 kişi tutuklandı

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

Belediye araçlarıyla kişiye özel hizmet

Belediye araçlarıyla kişiye özel hizmet

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

Amed Belediyesi’nden engellilik çalıştayı

Amed Belediyesi’nden engellilik çalıştayı

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

‘Özgür Düşünceler’ platformu yayın hayatına başladı

‘Özgür Düşünceler’ platformu yayın hayatına başladı

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

41 yıllık savaşın ekonomisi

41 yıllık savaşın ekonomisi

Yazar: Yeni Yaşam
14 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır