• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
27 Haziran 2025 Cuma
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Kötülüğün hazmı, hazmın kötülüğü-Necati Sönmez

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
5 Haziran 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Mitoloji, insan türünün kolektif bilinçaltını yansıtan bir ayna. Ezelden beri insanın kötülüğe bakışının izini de orada aramak mümkün. Mitolojik evrende kötülük deyince Pandora, Pandora deyince ‘kutu’su gelir akla mesela. Gerçekte efsanenin özünde kutu falan yoktur; o çağlarda bildiğimiz erzak konulan, Yunanca’da ‘pithos’ adı verilen bir küptür Pandora’nın açtığı, ne ki bir çeviri hatasıyla kutuya dönüşmüştür. Derler ki Rotterdamlı yüce Erasmus, Hesiodos’un şiirini çevirirken küp anlamındaki ‘pythos’ sözcüğünü kutunun karşılığı olan ‘pyxis’ ile karıştırınca, Latinceye öyle geçmiş.

Dünyanın en eski çeviri hatalarından birinin, bugün hala tekrar edilip durması ne kadar garip! İnsan evladı hatalı olduğunu bilse de alıştığı şeylerden kolay vazgeçemiyor. Pandora’nın küpünden saçılan kötülüklere gelince… Bilindiği üzere Havva efsanesinin Yunan mitolojisindeki versiyonu olan Pandora, ilk kadındır. Zeus tarafından balçıktan yaratılmış ve ateşi çalan Prometeus’tan intikam almak için onun kardeşi Epimetheus’e eş olarak yollanmıştır. Evlilik hediyesi olarak da ona şık bir küp hediye etmiştir Zeus. Nasıl bir hediyeyse artık, onu açmamasını tembih etmiştir. Aynı durumda olsak hepimizin yapacağı gibi, Pandora merakını yenemeyip açıvermiştir küpün ağzını.

Hain Zeus’un içine doldurduğu kötülükler -hepsi o kadarcık küpün içine nasıl sığmıştır, orası ayrı konu- bu şekilde dünyaya yayılmıştır. İşte bugün içinde yaşadığımız cehennemin hikmeti bu! Kötülüğün kendi eylemlerinin sonucu değil de dışarıdan, kötücül bir tanrının iradesiyle, üstelik günah keçisi bir kadının (‘ilk’ kadının) eliyle geldiğini varsaymak istemiş mitoloji.

Ne kadar kadın düşmanı ve mantık dışı görünse de, kötülüğün dünyaya dışarıdan -ah şu dış mihraklar!- yollanmış olduğunu düşünmek Yunanlı atalarımızın işine gelmiş demek. Yoksa Pandora Anamız merakına yenilip küpünü açmasaymış, dünya güllük gülistanlık bir yer olmaya devam edecekmiş zahir. Kötülüğün kaynağını geçelim, günümüzde kötülüğü besleyen şeylerden biri, onu verili olarak almak, bir kader gibi kabullenmek değil midir? Faili biz olmasak bile, kötülüğe pasif rıza göstererek, kanıksayarak onu büyütmüyor muyuz? İçinde yaşadığımzı döneme şu son bir kaç yılda maruz kaldıklarımıza bakalım: Onca musibeti, adaletsizliği, safi kötülüğü nasıl bu kadar hızlı ve sancısız bir şekilde hazmedebildik? Tahammül sınırımız nasıl bu kadar genişledi ve daha ne kadar genişleyebilir? Sosyal bünyemiz bu sindirme kapasitesini ne kadar kaldırabilir?

Bu kadar hızlı çalışan sindirim sistemi bünyeye hasar vermez mi? Hoş, toplumsal bünye diye bir şeyden hâlâ söz edebilirsek… Halfeti’de yaşayanlar bu bünyenin bir parçasıysa eğer, onlara reva görülen zulmün yarın başka yerde -mazallah, bizim üstümüzde- daha beter şekilde uygulanmasının önüne herhangi bir engel koyabildik mi?

Bu soruları bireysel olarak kendimize sormak iyidir, ama asıl kurumlara, koskoca örgütlere yöneltmek gerekiyor. İşte en basit ve çıplak örneği, ülkenin en köklü siyasi partisinin elinden çalınan İstanbul Belediyesi: Mazbatayı elinden göz göre göre çekip alan bir hırsızın peşinden koşmak, ortalığı velveleye vermek, ne bileyim -Allah kimseyi mecbur etmesin ama- polis falan çağırmak yerine, ilk tepkinin “hiç sorun değil, çalışır yenisini alırız” olması, hatta hırsız daha köşeyi dönüp gözden kaybolmadan hemencik yeni şık sloganlar üretilmesi sağlıklı bir davranış biçimi olabilir mi? Fena dayak yiyip “ama acımadı ki” demekten bir farkı var mı?

Böyle bir pervasızlık karşısında, en azından bir süreliğine, blöf de olsa, oyundan çıkmak, demokrasi müsamerenizde piyon olmak istemiyorum demek, geri adım attırmaya çalışmak değil miydi normal tepki? Oyun kaçınılmaz olduğunda sahaya girer devam edersin elbette, ama kötülüğü yapana karşı bu müsamaha, bu genişlik bünyeye zarar. Sinmek ve sindirmek aynı kelime kökeninden geliyor. Akla vicdana sığmaz bir haksızlık karşısında susmak, onu hazmetmekten ziyade korku ve yılgınlık sonucu pusmanın göstergesi de olabilir.

Nitekim olup bitenleri kolayca sindirmenin kaçınılmaz sonucu, bunu yapanlar karşısında sinmektir. Saffet Murat Tura bir söyleşisinde, tamamen farklı bir bağlamda, Türkiye’de edebiyat dışında teorik kitap yazma konusundaki özgüven eksikliğini anlatmak için, “Sınıfı geçemeyeceğine ikna olmuş, yılmış, dersleri sermiş öğrenciler gibiyiz” şeklinde bir benzetme yapmıştı. Sosyal anlamda sınıfı geçmekten hepten umudu kestik mi sahiden?

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

ABD seçim sonuçları ve  kötülüğün ardına kadar açılan kapıları

NATO’nun Lahey Zirvesi: Kapitalizmin savaş makinesi ve dünya halklarının geleceği

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

24-25 Haziran 2025’te Hollanda’nın Lahey kentinde düzenlenen NATO Zirvesi, ittifakın tarihindeki en tartışmalı kararlarından birine sahne oldu. Üye ülkelerin gayrisafi...

Dara duracak mıyız?

Hak temelli mücadele ve Aleviler

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Rızasız yolun; yani eril, bağlı olarak hegemonik ve gaspçı-talancı sistemin bin bir kılıkta tecelli etmiş olan merkezleri, çelişki ve çatışmalarıyla,...

Yeni anayasa tartışmaları ve DHP’nin sorumluluğu

Demokrasi karın doyurur mu?

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Demokrasinin karın doyurup doyurmayacağının en somut yanıtı, uluslararası istatistiklerde demokrasi, hukukun üstünlüğü vb. ile yoksulluk, gelir eşitsizliği gibi endeksler arasındaki...

Hak savunuculuğunun bedeli!

‘Bana bunları neden öğrettin!’

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Bir şeyin gerçekleşmesini istiyorsanız onun için çaba sarf edersiniz değil mi? Barış isteyenler de böyle yapıyor… Konferansların, panellerin, forumların biri...

Yahya Orhan: Artık kendimiz için çalışacağız!

Ahmet Bilge yazdı: Çiçekler solmadan

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Henüz olması gereken doğal yürüyüşüne başlamış olmasa da, bir barış süreci söz konusu. Eğer bu süreç, umulduğu gibi onurlu bir...

El koyma, çökme, ele geçirme

Yaşamın sömürü-saldırı planlamaları ile sınavı 

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Bilirsiniz bir söz vardır köy yanar deli taranır diye. Böylesi de değil artık yaka yaka taranıyor, sermayeden yana canlarını dişine...

Sonraki Haber

Kanispi’deki HES projesine tepki

SON HABERLER

Amed ilçelerinde halk toplantıları

Amed ilçelerinde halk toplantıları

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

ABD seçim sonuçları ve  kötülüğün ardına kadar açılan kapıları

NATO’nun Lahey Zirvesi: Kapitalizmin savaş makinesi ve dünya halklarının geleceği

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Ortadoğu’da ateşkesin doğası, Qazi Muhammed’in mirası

Ortadoğu’da ateşkesin doğası, Qazi Muhammed’in mirası

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Dara duracak mıyız?

Hak temelli mücadele ve Aleviler

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Bahçeli’nin ‘ikinci kanadı’ Meclis Komisyonu olabilir mi?

Bahçeli’nin ‘ikinci kanadı’ Meclis Komisyonu olabilir mi?

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Yeni anayasa tartışmaları ve DHP’nin sorumluluğu

Demokrasi karın doyurur mu?

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

Hak savunuculuğunun bedeli!

‘Bana bunları neden öğrettin!’

Yazar: Yeni Yaşam
27 Haziran 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır