• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
15 Kasım 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

Ne yaptıysa vatan için yapmıştı o!-TARİHİN BELLEĞİ

19 Ekim 2019 Cumartesi - 22:00
Kategori: Yazarlar

Arif MOSTARLI

Saçları hafif dökülmüş kravatlı bir adam, 2 Ekim 1961 günü, Paris’in şöhretli karakollarından birinin avlusundaki polislere şöyle sesleniyordu: “Çekinmenize gerek yok. Sert ve yıkıcı olun. Hiçbir hukuki sorumluluğunuz olmayacak.” Sözleri sevinç gösterisiyle karşılandı; tam istedikleri buydu onların, pis Araplara haddini bildirmek! Kendi coğrafyamızdan da çok alışkın olduğumuz bu sözleri söyleyen adam, Paris Emniyet Müdürü Maurice Papon’du. İki hafta sonraki gösteri sırasında, yüzlerce Cezayirlinin katledilerek Seine Nehri’ne atılması emrini verecek olan kişi…

Her devrin adamı

Alçaklığın evrensel tarihi yazılırsa eğer, Papon’un adını unutmak büyük eksiklik olur. Gerçekten özel biridir o.

Şanslı çocuklardan biriydi Papon. Bir sanayicinin oğlu olarak dünyaya geldikten sonra hep seçkin okullarda okudu; sınıf arkadaşlarının çoğu da gelecekte Fransa’yı yönetecek adamlardı. Böylece hızla yükselirken karmaşık ilişkilerini de kuruyordu. Çok genç yaşlarda bürokrasideydi, içişleri bakanlığı yaptı. 1939’da Libya, Lübnan ve Suriye’deki Fransız Gizli Servisi’ni yönetti. 1940’tan sonra ise Nazi işbirlikçisi Vichy hükümetinde yine aynı roldeydi. Gironde eyaletinde Yahudilerin imhasından sorumlu SS Kolordusuna hizmet ederek 130’u çocuk, bin 560 Yahudinin ölüm trenlerine bindirilmesinde rol aldı.

Savaştan sonra ilişkileri sayesinde yargılanmaktan kurtuldu. Hatta sahte bir ‘Direnişçi Sertifikası’ bile bulabildi! Artık o sıkı bir De Gaulle’ciydi ve geçmişi kimse karıştırmıyordu. De Gaulle de biliyordu durumu ama şöyle açıklıyordu: “Devletin otoritesi o kadar kutsal ve komünist tehlike o kadar korkunçtur ki, Vichy adına çalışmış olanlar da fazla vicdan sorunu olmadan kabul edilmiştir.”

Cezayirlileri vurun!

Papon’un 1945’ten sonraki başlıca görev yeri Cezayir olacaktı. Fas ve Cezayir, özellikle 1954’ten sonra onun sayesinde işkencehaneye döndü. Bu arada Papon, eski sömürge subaylarından oluşan OAS ve bir dizi başka kontr-gerilla örgütünün de başındaydı. Bütün bunların karşılığı ise Legion d’honneur nişanı olacaktı.

Daha sonra Paris Emniyet Müdürlüğü’ne atanan Papon’un baş hedefi komünistler ve özellikle de Cezayirlilerdi! Bu arada, işgalde Almanlarla işbirliği yaptığı için atılan polislerin çoğu yeniden işe alınmış, solcu memurlar ise tasfiye edilmişti. Her türlü pis iş için kadro da sağlamdı!

O günlerde yaklaşık 400 bin Cezayirli Paris’te yaşıyor ve çoğu da Cezayir’in kurtuluşu için savaşan FLN’yi destekliyordu. Papon’un ilk icraatı, sadece Cezayirlilere uygulanan bir ‘sokağa çıkma’ yasağı oldu. Kent merkezinden Arapları temizlemek istiyordu. FLN tarafından vurulan bir polisin cenazesinde ilan etmişti bunu: Vurulan her polise karşı on Cezayirli! 17 Ekim günü yaklaşık 30 bin Cezayirli savaşı ve yasakları protesto için sokaklara çıktığında durum buydu. Bütün engellere rağmen yürümeyi başaran göstericilerin önü kesildi ve saldırı başladı. Havuz medyası Cezayirlilerin 20 polisi öldürdüğü haberini yayarken, polis ateş açıyor, vuruyor, yakaladıklarını dipçiklerle dövüyordu. O gün kaç kişinin öldüğü hala tam olarak bilinmiyor ama 200’den fazla olduğu tahmin ediliyor. Binlerce kişi yaralandı ve 14 bin kişi gözaltına alındı. Katliamdan haftalar sonra bile Seine Nehri’nde cesetler yüzüyordu.

Dahası da var. Papon, ayrıca 1962’de Charonne Katliamı’nın da, Faslı Marksist Mehdi Ben Barka’nın kaybedilmesinin de arkasındaki adamdı. Sonunda 1967’de istifaya zorlandı ama boşta kalmadı, şirketler ona hemen kucak açtılar. 1968’de yine milletvekiliydi. Sonra belediye başkanı, sonra bütçe komisyonu başkanlığı…

Sonunda yargılama

İsim isime ülke ülkeye benzemez ama tarih boyunca egemenlerin en kolay polis müdürleri ve içişleri bakanlarını harcadığı bilinir. Papon, karmaşık ilişkileri sayesinde uzun süre paçayı kurtardı ama sonunda 1981’de, 1944’teki marifetlerinin belgeleri ortaya çıktı. Dava ise tam 14 yıl sonra, 1997’de açılabildi. Uzun süren duruşmalar sonucu Papon’a soykırıma yardımcı olmaktan 10 yıl verildi. Ancak içeride 3 yıl bile kalmadı. 2002’de hastalığı bahane edilerek serbest bırakıldı. 2007’de ise kalp krizi geçirerek öldü. Cenazesi bile sorun oldu! Faşist Le Pen, Papon’un Onur Lejyonu Komutanı rütbesiyle gömülmesi için çok çabaladı ve başardı da. 21 Şubat 2007’de rütbe işaretleri ile gömdüler onu.

Bütün bu olup bitenlerin en azından teselli edici olan yanı, onun hiç olmazsa mahkûm edilmiş olarak dünyamızı terk etmesiydi belki. Ama bir noktayı da atlamamak gerekiyor. Yüce Fransız adaleti onu 1961 katliamından hiç yargılamadı! O kadar da değil yani! Hep söylemişti kendisi ya: Ne yaptıysam devlet için yaptım!

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

MB’ye göre gerileme var!

Sonraki Haber

İklim krizi en çok yoksulları etkileyecek

Sonraki Haber

İklim krizi en çok yoksulları etkileyecek

SON HABERLER

Tarihsel yükler ya da yeni ufuklar

İktidar, süreç ve siyasi tutsaklıklar

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
15 Kasım 2025

Tarihsel hakikatten dersim gerçeğine

Tarihsel hakikatten dersim gerçeğine

Yazar: Heval Elçi
15 Kasım 2025

Amed’de çetelere kimler göz yumuyor?

Amed’de çetelere kimler göz yumuyor?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
15 Kasım 2025

Uçak kazaları ve iktidar

Uçak kazaları ve iktidar

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
15 Kasım 2025

45 yıllık darbe rejimine mahkûm muyuz?

23 yılda 36 bin iş cinayeti tesadüf mü?

Yazar: Heval Elçi
15 Kasım 2025

Kasım bir mevsim değil, Dêrsim’in hafızası’dır

Kasım bir mevsim değil, Dêrsim’in hafızası’dır

Yazar: Heval Elçi
15 Kasım 2025

Şam’da art arda patlamalar: Ölü ve yaralılar var

Şam’da art arda patlamalar: Ölü ve yaralılar var

Yazar: Yeni Yaşam
14 Kasım 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır