Kirmanşah’ın ‘güneşe akan nehri’ Karasu, kirlilik ve ihmal yüzünden yok oluyor; ekosistemi ve kültürel mirası tehdit eden bu kriz, acil çözüm bekliyor
Kirmanşah şairlerinin “güneşe akan nehir” dediği Karasu, kirlilik ve ihmalle yok oluyor. Kentin ekosistemini ve kültürel mirasını tehdit eden nehir, binlerce yıllık yaşamını kaybetme noktasında.
Hükümetin zayıf çevre politikaları, Karasu’yu evsel ve endüstriyel atıklarla zehirliyor. Sarab Nilufar gibi nehirler kururken, Karasu da aynı kaderi paylaşıyor. 2019’da Kirmanşah Petrol Rafinerisi atıkları 100 binden fazla balığı öldürdü. Tahran Harezmi Üniversitesi’nin öğrencilerinin yaptığı araştırma, nehirde çinko, bakır ve kurşun gibi ağır metaller tespit etti; özellikle rafineri çevresinde kirliliğin kritik düzeyde olduğu belirlendi.
Yetkililer evsel atıkları suçlasa da, endüstriyel kirlilik göz ardı ediliyor. Temizlik çalışmaları göstermelik bir şekilde yapılırken, atıklar arıtılmadan nehre akıyor, sucul canlılar yok ediliyor. Nehrin kuruması, tarım ve hayvancılığı baltalarken, su kaynaklı hastalıkları da artırıyor. Karasu’nun tahribatı, Kirmanşah’ın tarihi ve kültürel kimliğini de eritiyor.
Uzmanların uyarılarına rağmen kapsamlı bir restorasyon planı yok. Zayıf denetim ve yasa uygulaması, krizi derinleştiriyor. Medya, STK’lar ve aktivistlerin bilinçlendirme çabaları, Karasu’yu kurtarmak için kritik önem taşıyor. Bir zamanlar hayat taşıyan nehir, şimdi yıkıma sürükleniyor.
Kaynak: NÛJINHA