• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
20 Aralık 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar

‘Grev denilen olaylar’-Özge Yurttaş

Yeni Yaşam Yazar: Yeni Yaşam
4 Mart 2019
Kategori: Yazarlar
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Türkiye değişik bir ülke. İhtiyacımız olduğu halde neyin noksanlığını çekiyorsak en çok onun adı dillerde dolanıyor. Sanki varmış, sanki mümkünmüş gibi. Grev de bunlardan biri.

İşçi sınıfının tarihsel kazanımı, en büyük silahı. Son dönemde farklı uçlardaki siyasilerin dilinde. Cumhurbaşkanı son bir yılda adeta her köşe başında düzenlediği mitinglerde sık sık grevleri yasaklarıyla övündü. “Bizimle beraber grev denilen olaylar ortadan kalktı”, doğrudan onun ifadesi.

İktidarın sermaye ile arasındaki karmaşık çıkar ilişkileri göz önüne alınınca bu ifadelerin mesajını almak kolaylaşıyor. Fakat grev karşıtlığı iktidarla sınırlı değil. İşçilerin grev hakkı ‘sol’dan ‘sağ’dan çekiştiriliyor. CHP İzmir Milletvekili, eski DİSK Genel Başkanı, ondan önce eski DİSK Genel İş Sendikası Genel Başkanı Kani Beko, 1 Mart akşamı sosyal medya hesabından İzmir Karabağlar Belediyesi’nde süren DİSK’e bağlı Dev Turizm İş Sendikası grevini kastederek şu görüşleri paylaştı: “Grev bir anlamda işsizliktir. Grevin kazananı olmaz. Grev her iki tarafın da aslında istemeyeceği bir seçenektir, dolayısıyla da uzlaşmanın bir yolu bulunmalıdır.”

Hayatının önemli bir bölümünü sendikal mücadele içinde geçirmiş deneyimli bir sendikacının grev üzerine sarf ettiği bu sözlere katılmam mümkün değil. Çünkü grev hakkı işçi sınıfının büyük bedeller ödeyerek kazandığı tarihsel bir haktır. Sendikal hareket ve toplu sözleşme düzeneği grev hakkı olmaksızın güdük ve eksik bırakılmış olur. Zira işçilerin patronlar karşısında sahip olduğu en etkili güç “üretimden gelen güç”leridir ve çoğunlukla haklı taleplerini kabul ettirmenin tek yolu bu gücü kullanabilmektir.

Kaldı ki Türkiye’de yasaların tanıdığı grev hakkı her yönden budanmış durumda. Yasal mevzuat yalnızca toplu sözleşme görüşmelerinin uyuşmazlıkla sonuçlanması durumunda yapılan grevleri “kanuni grev” kapsamında değerlendiriyor. Siyasi grev, dayanışma grevi, genel grev gibi kavramlar adları anılmadan “kanun dışı grev” statüsünde sokulmuş durumda. İşçilerin sosyal, toplumsal konularda üretimden gelen güçlerini kullanma ve duruma örgütlü bir politik aktör olarak müdahale hakkı yasal olarak yok.

Öte yandan “kanuni grev” yapılabilmesi için de bin dereden su getirmek gerekiyor. Bir sendika hem iş kolu hem işyeri barajını geçecek ardından bakanlıktan toplu sözleşme yetkisi alacak; Toplu sözleşme görüşmelerinde uyuşmazlık durumu çıkacak; Bunun üzerine grev kararı alsa bile grev oylaması istenirse işyerindeki sendika üyesi olsun olmasın tüm çalışanların katıldığı grev oylamasından grev kararı çıkacak ki greve çıksın. Okurken bile zorlandınız değil mi?

Türkiye’de tüm bu zorlukları aşıp greve çıkıldığı anda ise devreye grev yasağı giriyor. DİSK-AR tarafından hazırlanan ve 27 Şubat’ta açıklanan Sendikalaşma Raporu’na göre AKP döneminde 7’si OHAL dönemi olmak üzere toplam 16 grev, erteleme adı altında fiilen yasaklanmış. OHAL durumu dışında da Bakanlar Kurulu’nun “genel sağlığı ve milli güvenliği bozucu nitelikte bulursa” grevleri 60 gün erteleme yetkisi var. Erteleme aslında yasak anlamına geliyor. Ertelenen grev yeniden yapılmıyor, toplu sözleşme süreci önce arabulucuya sonra Yüksek Hakem Kurulu’na havale ediliyor. İçinde işçi, “işveren” ve devlet kesimi temsilcileri bulunan bu kurul son karar merci olarak tanımlanıyor. Kurulda genelde işveren kesimi ile devlet ittifakı sonucu patron lehine kararlar çıkıyor ve tarafların karara itiraz hakkı bulunmuyor. Yine DİSK-AR raporunda AKP döneminde grev eğiliminde ciddi bir gerileme yaşandığı şu verilerle ortaya konuyor: “1984-2002 döneminde yıllık ortalama greve çıkan işçi sayısı 40 bin 823 iken, bu sayı 2002-2017 döneminde 5693’e geriledi. “

Grev değil de grev yapılamamasının sonucunun ne olduğunu düşük ücretlerle ağır koşullarda çalışan Türkiye işçi sınıfı iliklerine kadar hissediyor. Çünkü sendikal mevzuat işçinin toplu pazarlık gücünü kullandırtmamak üzerine kurulu. O nedenle çoğu kez hak alıcı mücadelelerin fiili, meşru ve militan bir çizgiyde yükseldiğine tanık oluyoruz.

Yeni Yaşam

Yeni Yaşam

İlgiliYazılar

Süreç ve HDK davasında adalet arayışı

Süreç, riskler ve solun sorumluluğu

Yazar: Heval Elçi
20 Aralık 2025

Önemli gelişmeler sürecindeyiz. Bu gelişmeler, 40 yıllık çatışmalı sürecin sona ermesi yönünde umut verici adımlar olarak değerlendiriliyor. Ancak süreç, ikinci...

Uçak kazaları ve iktidar

Yetse de yetmese de…

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

İktidarın, sürecin başından beri sergilediği “mış gibi yapma” hırkasını yavaş yavaş atmaya başladığını söyleyebiliriz. Mehmet Uçum, meclis komisyonuna sunulan AKP...

Öcalan’ın söyledikleri ve hakikatin dili

Sosyalizm ve sınıfta kalanlar

Yazar: Heval Elçi
20 Aralık 2025

Sosyalizm, skolastik mantıkla açıklanabilecek bir ideoloji değil. Sosyalizm eşitliği, özgürlüğü savunan bir yaşam formu. Marx, sosyalizmin çıkış noktası olarak kabul...

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

CHP’nin Raporu, tew lê gulê!

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

CHP, beklenen komisyon raporunu açıkladı. 53 sayfalık rapor, hemen ilk sayfada da belirtildiği üzere, yaz aylarında kamuoyu ile paylaşılan demokrasi...

2026 bütçesinde harcamalar ve vergiler

Adalet perspektifinden 2026 bütçesi (b)

Yazar: Heval Elçi
19 Aralık 2025

Bir önceki bölümde, adil bir bütçe politikasına ilişkin konuların dört başlıkta ele alınabileceğini belirtmiş ve bu konuda ilk olarak mali...

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Bildiğimiz dünyanın sonrası: Kapitalizm ve Ortadoğu

Yazar: Heval Elçi
18 Aralık 2025

“Bildiğimiz dünyanın sonu” değil, “sonrası” demek diyalektik bakış açısından kaynaklanıyor. Her bilinen dünya (yani verili dünya düzeni) kendi çelişkilerini üretir....

Sonraki Haber

‘Kürdistan’ nefreti-Cafer Menafi

SON HABERLER

Karşı kutuplara itmeden sosyalizmi tartışabilmek

Karşı kutuplara itmeden sosyalizmi tartışabilmek

Yazar: Bedri Adanır
20 Aralık 2025

Süreç ve HDK davasında adalet arayışı

Süreç, riskler ve solun sorumluluğu

Yazar: Heval Elçi
20 Aralık 2025

Uçak kazaları ve iktidar

Yetse de yetmese de…

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

Öcalan’ın söyledikleri ve hakikatin dili

Sosyalizm ve sınıfta kalanlar

Yazar: Heval Elçi
20 Aralık 2025

DADSAZ: Varlığın hukuk dili

CHP’nin Raporu, tew lê gulê!

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

Barış konuşulurken aydın ve entelektüeller nerede?

Barış konuşulurken aydın ve entelektüeller nerede?

Yazar: Nazlı Buket Yazıcı
20 Aralık 2025

Bakırhan’dan rapor açıklaması: Kürt meselesini torbaya sıkıştırmak çözüm değil

Bakırhan’dan rapor açıklaması: Kürt meselesini torbaya sıkıştırmak çözüm değil

Yazar: Yeni Yaşam
19 Aralık 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır