• İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
10 Mayıs 2025 Cumartesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
ABONE OL!
GİRİŞ YAP
Yeni Yaşam Gazetesi
JIN
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Güncel
    • Yaşam
    • Söyleşi
    • Forum
    • Politika
  • Günün Manşeti
    • Karikatür
  • Kadın
  • Dünya
    • Ortadoğu
  • Kültür
  • Ekoloji
  • Emek
  • Yazarlar
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Tümü
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Yeni Yaşam Gazetesi
Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
Ana Sayfa Yazarlar Ender İmrek

Hindistan-Pakistan gerilimi ve küresel etkileri

10 Mayıs 2025 Cumartesi - 00:00
Kategori: Ender İmrek, Yazarlar
ABD seçim sonuçları ve  kötülüğün ardına kadar açılan kapıları

Hindistan ve Pakistan arasındaki gerilim, 1947’de Hindistan’ın bölünmesiyle başlayan ve Keşmir sorunu etrafında şekillenen tarihsel bir çekişmenin devamı. Ancak 23 Nisan 2025’te, Hindistan kontrolündeki Cammu ve Keşmir’deki Baisaran Vadisi’nde gerçekleşen ve çoğunluğu Hindu turist olmak üzere, 27 kişinin öldüğü saldırı, yeni gerilimi tetikledi.

Direniş Cephesi (TRF) önce saldırıyı üstlenirken sis perdesi kalkmış değil. Hindistan, Pakistan’ı saldırının destekçisi olmakla suçladı. Pakistan ise bu iddiaları reddetti ve bir savaş hilesine dikkat çekerek, saldırının “sahte bayrak” operasyonu olabileceğini belirtti. Ancak saldırı, iki nükleer gücü bir kez daha savaşın eşiğine getirmiş görünüyor.

Elbette gerilimin tarihsel arka planı var. Ancak gelişmeleri emperyal güçlerin hesaplarından, bölgesel güç dengelerinin yeniden dizaynından ve savaş sanayisinin hesaplarından bağımsız düşünmek olası değil. Güncel krizin nedenlerini, iç, bölgesel ve küresel faktörlerde aramak gerek. Özellikle ABD ve Çin ile Rusya gibi küresel güçlerin rolü olası bir yeni hakimiyet savaşının dinamiklerine işaret ediyor.

 Keşmir sorunu, artan diplomatik ve askeri gerilim, bölgesel ve küresel etkenler 

Keşmir, 1947’deki Hindistan-Pakistan bölünmesinden bu yana iki ülke arasında temel anlaşmazlık konusu oldu. Hindistan’ın 2019’da Keşmir’in özel statüsünü kaldırması, bölgedeki gerilimi artırmıştı.

23 Nisan saldırısından sonra Hindistan, Pakistanlı diplomatları sınır dışı etti, vize hizmetlerini iptal etti, sınırları kapattı ve İndus Suları Anlaşması’nı askıya alarak su paylaşımını bir baskı aracı olarak kullanmaya başladı. Pakistan, bu hamlelere misilleme tehdidiyle yanıt verdi.

7 Mayıs 2025’te Hindistan’ın Pakistan’daki hedeflere yönelik hava saldırıları ise çatışmayı yoğunlaştırdı. Bu durum aynı zamanda nükleer riski gündeme getirmiş oldu. Her iki ülkenin nükleer silahlara sahip olması, gerilimin bölgesel ve küresel bir krize dönüşme potansiyelini artırıyor.

Trump’ın yeni döneminin Hindistan-Pakistan gerilimindeki rolü 

Donald Trump’ın ikinci döneminde ABD’nin, Hindistan’ı Çin’e karşı dengeleme stratejisinde kilit bir ortak olarak görmesi, Hindistan’ın kendine güvenini artırdı. Modi iktidarı, içeride ve bölgede ABD’nin jandarması olmaya aday görünüyor. ABD Başkanı Trump, Hindistan-Pakistan gerilimine ilişkin “uzun süredir devam eden bir çatışma” diyerek “güncel” olanı gizlemek istese de ABD’nin Hindistan’a verdiği stratejik destek dikkat çekiyor. Ayrıca Hint kökenli figürlerin Trump kabinesindeki etkin rolü de atlanmamalı. Trump yönetiminde Hint asıllı isimlerin önemli mevkilerde bulunması, kabinedeki Yahudi etkisinin İsrail’e etkilerini akla getiriyor.

FBI Direktörü Kash Patel ve Başkan Yardımcısı JD Vance’in Hindu eşi ilk akla gelenler. Trump yönetiminde etkili pozisyonlarda Hindu isimlerin olması, Hindistan’ın aşırı sağcı politikalarına dolaylı destek olarak yorumlanıyor. Ayrıca yapılan yorumlarda JD Vance’in Nisan 2025’teki Hindistan ziyareti, gerilimin tırmanışıyla ilişkilendiriliyor. 

Ayrıca, “Ticaret ve Stratejik Politikaları” alanı bu gerilimde önemli bir yere sahip olsa gerek. Trump’ın, “korumacı ticaret politikaları” ve Çin’e yönelik yaygın yaptırımları, küresel şirketlerin operasyonlarını Hindistan’a kaydırmasına neden oldu. Bu, Hindistan’ın ekonomik ve jeopolitik özgüvenini güçlendirdi, ancak Pakistan’ı rahatsız ettiği de biliniyor. 

Güney Asya’daki gerilimde ABD ve Çin rekabetinin etkisi 

Çin-Pakistan İttifakı’nın ABD’nin dikkat merkezinde olduğu biliniyor. Zira Pakistan, Çin’in bölgedeki en yakın müttefiklerinden biri. Ayrıca Çin-Pakistan Ekonomik Koridoru (CPEC) gibi projeler, Pakistan’ı Çin’in stratejik ortağı haline getiriyor. Yine, Hindistan-Pakistan gerilimi, ABD’nin Çin’i çevreleme politikasıyla kesişiyor. Bu tabloya göre Hindistan, ABD’nin Güney Asya’daki vekili olarak görülürken, Pakistan’ın ise Çin’in desteğini arkasında hissettiği biliniyor. 

ABD’nin Hindistan’ı desteklemesi ve Güney Asya’dadaki hareketlenme Ortadoğu’dan Pasifik’e uzanan hesaplara işaret ediyor. ABD, Çin’in Asya-Pasifik’teki etkisini dengelemek için Hindistan’la askeri ve ekonomik bağlarını her geçen gün güçlendirdi ve bu Hindistan’ın Pakistan’a karşı daha agresif bir tutum sergilemesine zemin hazırladı.

Ticaret savaşları ve küresel dinamikler 

Trump’ın, Çin’e karşı ticaret savaşları, bölgenin iki ezeli düşman yönetimleri olan Hindistan ve Pakistan’ı küresel ticaretin yeniden şekillendiği bir arenada karşı karşıya getirdi. Çin’in, Hindistan ve Pakistan üzerinden ticaret kapılarını koruma çabası, iki ülke arasındaki gerilimi bir vekalet savaşına dönüştürme riski taşıyor.

Giderek, Ortadoğu’ya benzeyen bir Güney Asya tablosu çok da şaşırtıcı olmayacaktır. Zira Hindistan-Pakistan gerilimi, bu küresel güç mücadelesinin bir yansıması olarak görülmeli ve iki ülke arasındaki ilişkilerin ötesinde bir hesabın ürünü olarak işlev görebilir. Hindistan-Pakistan geriliminin 2025’teki alevlenmesi, Keşmir’deki turistlere yönelik saldırı ve tarihi rekabetin yanı sıra, küresel güç dengelerindeki değişimlerle yakından bağlantılı olarak değerlendirilmelidir.

Trump’ın Hindistan’a stratejik desteği ve Çin’e karşı süren politikaları, Hindistan’ın Pakistan’a karşı daha “cesur” adımlar atmasını teşvik ederken, Çin’in, Pakistan’la ittifakı ise gerilimi derinleştiriyor. Ve giderek artan ABD-Çin rekabeti, bölgesel çatışmaları vekalet savaşlarına dönüştürme potansiyeli taşıyor.

Bu durum, nükleer silahlara sahip iki komşu ülke arasındaki gerginliği küresel bir risk haline getiriyor. Dolayısıyla Hindistan-Pakistan geriliminin ABD-Çin ticaret savaşlarıyla bağlantılı olduğunu, Rusya’nın bölgeye yönelik hesapları da düşünüldüğünde vekalet savaşları riskini artırdığını vurgulamakta yarar var.

 

PaylaşTweetGönderPaylaşGönder
Önceki Haber

Önder Apo

SON HABERLER

ABD seçim sonuçları ve  kötülüğün ardına kadar açılan kapıları

Hindistan-Pakistan gerilimi ve küresel etkileri

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

Önder Apo

Önder Apo

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

Barışın aması olmaz!

Özgür Basın tarihi

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

Dünyadan bir Sırrı geçti: Barışın dili susturulamaz

Dünyadan bir Sırrı geçti: Barışın dili susturulamaz

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

Muhalefet mi dediniz?

Halkın öfkesi, iktidarın kararlılığı

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

Emek ve Özgürlük İttifakı’nın sorumluluğu…

Sırrı Süreyya, şahsiyet ve barışa dair

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

Selin Top: Birbirimizin elini tutup barışı savunacağız

Selin Top: Birbirimizin elini tutup barışı savunacağız

Yazar: Yeni Yaşam
10 Mayıs 2025

  • İletişim
  • Yazarlar
  • Gizlilik Politikası
yeniyasamgazetesi@gmail.com

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır

Welcome Back!

Login to your account below

Forgotten Password?

Retrieve your password

Please enter your username or email address to reset your password.

Log In

Add New Playlist

E-gazete aboneliği için tıklayınız.

Sonuç Yok
Tüm Sonuçları Görüntüle
  • Tümü
  • Güncel
  • Yaşam
  • Söyleşi
  • Forum
  • Politika
  • Kadın
  • Dünya
  • Ortadoğu
  • Kültür
  • Emek-Ekonomi
  • Ekoloji
  • Emek-Ekonomi
  • Yazarlar
  • Editörün Seçtikleri
  • Panorama
    • Panorama 2024
    • Panorama 2023
    • Panorama 2022
  • Karikatür
  • Günün Manşeti

© 2022 Yeni Yaşam Gazetesi - Tüm Hakları Saklıdır